Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Egemenlik kayıtsız şartsız milletin degil mi? Ben istersem egemenliğimi BİR ADAMA devrederim, istersem ÖZGÜRLÜGÜMDEN de vazgeçerim!" diye düşünenler olabilir. Ancak bu düsüncenin sonu gönüllü köleliktir. İlginçtir! Bu düsünceye sahip olanlari Atatürk, 1 Mart 1923 tarihli Meclis Açılış konuşmasında şöyle uyarmış: "Bir insan belki kendi istegi ile kişisel özgürlüğünü bir yana bırakabilir. Fakat bu girişim koca bir ulusun hayatina ve özgürlüğüne zarar verecekse, büyük ve onurlu bir milli yaşam bu yüzden sönecekse, o milletin evlatlar ve torunlar bu yüzden yok olacaklarsa bu girişim hiçbir zaman meşru ve kabul edilebilir bir konu olamaz. Ve hele böyle bir girişim hiçbir zaman özgürlük adına hoşgörü ile düşünülemez." Demem o ki, egemenliğini asla bir adama devretme ve higbir zaman özgürlügünden vazgeçme...
368 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
O kadar harikaydı ki iki günde bitirdim! Bu kitabın sizde yarattığı hissi anlatamam çünkü anlatmak için gerekli olan kelimeleri bırakın Liste'yi, şu anki dilde bile bulamıyorum O yüzden anlatılmaz okunur diyerek, ben kitabı anlatmaya geçiyorum Öncelikle kitabın arkasındaki kitabı anlatması gereken kısım biraz hatalı olduğu ve yetersiz olduğu için aslında kitap hakkında hiçbir şey bilmeden kitaba başladım. Herkes kitabın sadece güzel olduğunu söylüyor, ama neyi anlattığını söylemiyordu. Bu yüzden ben bu konuda biraz yardımcı olarak, kitabın ne anlattığını anşatayım özellikle okumayı düşünenler için... 12 yaşında bir kız olan Letta, kendini bildi bileli Ark'ın kelime ustası Benjaminle beraberdir. Ark, Dünya'nın sonunu getirecek olan büyük "Erime" yi önceden fark edip, aslında kıyamete aşırı benzeyen bu olaydan korunmak amacıyla John Noa'nın kurduğu bir şehirdir. Dünyada sadece Ark kalmış, öbür herkes ölmüştür. Noa, eskiden insanların boş şeylerle uğraştığı için bu felaketi yaşadığını düşünen bir adamdır. Ona göre, insanlar, eper hayvanlar gibi, sadece hayatta kalmayı, o anı düşünseydi, hep daha, hep daha istemeseydi, müzik, resim gibi şeylerle uğraşmasaydı, bunlar başlarına hiç gelmeyecekti! Baksanıza, bir geyik hiç daha güzel şarkı söylemeyi düşünür mü? Ya da bir bozkurt daha kliteli kıyafet üretmeyi? Ama Noa'nın anlamadığı bir şey vardı: Zaten biz insanları hayvanlardan ayıran özellik de buydu, eğer biz böyle şeyleri düşünemiyor, düşünmüyor olsaydık, zaten hayvan olurduk...
Liste
ListePatricia Forde · Timaş Genç Yayınları · 20212,378 okunma
Reklam
Bazı insanlar her başarısızlıkta dış faktörleri suçlar. En büyük rakiplerine yenilince, 'saha çamurluydu', 'hakem kötüydü', 'rüzgâr karşıdan esiyordu' edebiyatı yapan takımlar bu gruba örnektir. Böyle düşünenler kendi yetersizliklerini göremediklerinden kendilerini de geliştiremezler. İkinci bir grup ise her olumsuz
"Melekler hastalanamaz, iyileşemez ve bundandır ki, onun Şafi ismini deneyimleyerek bilemezler. Ya da sıkıntı hissi yaşayamazlar. Geçen gün söylemiştin sanırım. Sıkıntı halinde el-Kabiz ismi tecelli ediyor diye. Dolayısıyla melekler Yaratıcı'nın el-Kabiz olduğunu deneyimleyerek bilemezler. Yani insanı meleklerden bile üstün kılan özellik, insanın Yaratıcı'nın tüm isimlerini deneyimleyerek bilmesi ve tanıması mı?" "Evet doktor, İşte acıların, kederlerin, hüzünlerin hikmeti de burada tecelli ediyor gibi geliyor bana. O isteseydi, tabii ki bu dünya hayatını acısız da yaratabilirdi ama o zaman insan büyük bir fırsatı kaçırmış olurdu. O'nun bize kendisini açmasının, kendisini tanıma fırsatı vermesinin de bir bedeli olmalı. Düşünsene, insan Mutlak bir Varlığı tanıyor. Önündeki fırsatın büyüklüğünü düşün. Başka hiçbir varlığa kısmet olmayan, O'nun sonsuz isimlerine mazhar olma fırsatını, Yaratıcı'yı tüm diğer varlıklar içinde en iyi tanıma ve bilebilme fırsatını düşünsene bir. Bırak da bunun bir bedeli olsun. İşte bu bedel, birçok zahmeti, meşakkati, sıkıntıyı, acıyı, kederi, hüznü, ayrılığı yaşamaktır. Hatta ölümü bile. Melekler ölmez biliyorsun. Ölmezler ve çok önemli bir fırsatı ya da işe yarama imkânını da kaçırmış olurlar." Sadece yaşamak bir fırsat diye düşünenler aldanmıştı. Hayat ve yaşanan her şey bir fırsattı fakat fırsatlar ölmekle bitmiyordu. Ölmekle devam ediyordu.
Sayfa 142
Gel de kızma!
Hatta kadın sadece erkeklerin yazdığı kurgu eserlerde var olsa, onun son derece önemli, oldukça değişken, hem kahraman ruhlu hem zalim, muhteşem ve alçak, sonsuz güzellikte ve aşırı tiksinç, erkek kadar büyük (daha büyük olduğunu düşünenler de çıkardı) bir şahsiyet olduğu düşünülürdü. Fakat bu, kurgu edebiyatından bir kadın. Gerçekteyse, Profesör Trevelyan'ın belirttiği gibi, kadın odaya kilitleniyor, dövülüyor ve odada sağa sola savruluyordu.
192 syf.
·
Puan vermedi
İhsan Oktay Anar pazar listesi bile yazsa okuyacağım için, okuduğum kitap. İhsan Oktay Anar'ın edebiyatçısından, akademisyenine, siyasetçisine, yurdumun ortalama insanına sana laflar hazırladım dedikten sonra bu lafları söyleyebileceği basit bir roman kurgulamış ve başından sonuna hikayenin her yerinde bu lafları bir bir sıralamıştır. Roman
Galiz Kahraman
Galiz Kahramanİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20143,308 okunma
Reklam
64 syf.
4/10 puan verdi
'Öylee bi içimden geldi' incelemesi :D
Yazarın görmüş olduğu bir kâbustan yola çıkarak yazmış olduğu kısa bir eser.
Dr. Jekyll ile Bay Hyde
Dr. Jekyll ile Bay Hyde
kitabını çok severek ve merakla okuduğum için bu kitaptan da aynı verimi alabileceğimi düşündüm ve arka kapağına aldanıp okumaya başladım. Oopss! Benim için hayal kırıklığı :D Sizce de arka kapak metnini bazen çok süsleyip püslemiyorlar mı? Bu kaçıncı düşüşüm? :D Savaş sırasında yaralanan askerimiz tedavi gördüğü hastaneden ayrılarak, hava değişimi gereksinimi için yoksul düşmüş soylu bir ailenin (anne-oğul-kız üçlüsü) yanına pansiyoner olarak yerleşir. Ve genç subayımız kendini bir takım tekinsiz olayların içinde bulur. Stevenson’ın Olalla'sı (okunuşu ''Olaya'') kıraç ve dağlık arazideki büyük, viran bir konakta geçer. Kimi eleştirmenlerce "Vampir Öyküsü" olarak nitelendirilse de ( anne kadın her gün güneşlenirken nasıl vampir öyküsü diyebildiler buna da anlam verebilmiş değilim zaten :D ) bu öyküde, soyunun günahlarının kefaretini ödemek için dünyadan elini eteğini çeken olağanüstü güzellikte bir genç kız, lanetlenmiş bir soy, sadizm konu edilmekte. Okumayı düşünenler için çok fazla beklentiye girmeden okumalarını öneririm. Sevgiyle ve kitapla kalınız efenim.
Olalla
OlallaRobert Louis Stevenson · İş Bankası Kültür Yayınları · 20203,906 okunma
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
Bizim medeniyetimizi Avrupa medeniyetinden küçük görmek en büyük hatadır ve bu şekilde düşünenler insanlığa ve milletimize hizmet edemezler.
Sayfa 217Kitabı okudu
332 syf.
6/10 puan verdi
Eğer seriyi okuyup beğenen arkadaşlarım olmasa büyük ihtimalle bitirmezdim kitabı. Çok acemice yazılmış, karakter güçleri klasik, x men den kopyala yapıştır gibi olmuş. Dex i zaten hepimiz biliyoruz çeviriler allaha emanet yazım yanlışları gırla. Arkadaşların dediğine göre 2. Kitap dan itibaren açılıyormuş seri o yüzden 2 ve 3 ü kesin okurum yine böyle devam ederse devam eder miyim bilmiyorum. Kitabı okumayı düşünenler baya bir beklentiyi düşürsün derim.
Bana Dokunma
Bana DokunmaTahereh Mafi · DEX Yayınları · 20181,340 okunma
Reklam
52 syf.
·
Puan vermedi
GEÇMİŞE YOLCULUK / STEFAN ZWEIG Gene dersler, ağır kitaplar, düzenli gurup okumaları arasında sıkışmışken bir kaçamak yaptım. Kendime, kafa dağıtmaya, dinlenmek için araya bir Zweig kitabı sıkıştırıverdim. Bu seferki kitabın adı 'Geçmişe Yolculuk'. Geçmişe Yolculuk, yazar yaşarken basılmamış. Zweig'in 1942 yılındaki
Geçmişe Yolculuk
Geçmişe YolculukStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202326,4bin okunma
Ben savaşa gidiyorum, ama ölmek için gidiyorum. Aylığım yok, isteyenler yanıma gelmesin. Yağma düşünmem, düşünenler çevremden çekilsin. Rahat aramam, arayanlar arkama düşmesin. Kurşundan, gülleden korkmam, korkanlar karılarının yanında otursun. Mümkün olsa bütün vatan kardeşlerime şu zayıf vücudumu siper edeceğim. Mümkün olsa vatanımı gönlümün
116 syf.
9/10 puan verdi
Sümerin derin bilgeliği
Cumhuriyetin aydın, nazik ve bilge kadını Muazzez hanımın, herkesin kolaylıkla anlayabileceği basit ve anlaşılır bir dil ile yazılmış Sümerin tek tanrılı dinler üzerine etkilerini anlatan başucu bir kitaptır. Sümerin devamında aynı yada farklı coğrafyalarda medeniyetleri nasıl etkilediğini özellikle çivi yazısının icadı ve bu dili edebi olarak
Kur'an, İncil ve Tevrat'ın Sumer'deki Kökeni
Kur'an, İncil ve Tevrat'ın Sumer'deki KökeniMuazzez İlmiye Çığ · Kaynak Yayınları · 20064,117 okunma
148 syf.
·
Puan vermedi
·
34 saatte okudu
Hayatın içinden kısa kısa hikayeleri kahramanların iç dünyalarıyla okuyucuya sunan muhteşem bir kitap. Yazarın daha önce de kitaplarını okudum. Hiç bitmesin istiyorsunuz. Kitabı okumaya başlamayı düşünenler için şunu söyleyebilirim çok beğeneceksiniz. Bir süre sonra alışmış sonra da unutmuştum. Her zaman süreç böyle işler zaten. Boşlukları ne kadar çabuk kapatırsanız o kadar çabuk geçer. Dünya derdi olan insanları taşıyabilecek kadar şefkatli değil. Silahlarımızı kuşanmak zorundayız. Sizi seven bir adamın özelliği siz kaybettikçe o da eksilir Her türlü iletişime kapalıyım imajı vermek için elimde kalkan niyetine tuttuğum kitap... Çaresizlik mi diyorsunuz? Bizim en büyük çaresizliğimiz aklımızın hâlâ başımızda olması. Yokluğun varlıktan daha çok yer kapladığı zamanlar var. Bildiniz mi? Bir gün bilirsiniz...
Belki Bir Gün Uçarız
Belki Bir Gün UçarızAylin Balboa · İletişim Yayınevi · 20211,863 okunma
∆ Büyük bir heyecanla hazırladığımız poetika, sanat, edebiyat dergimiz çıktı! ∆ Merhaba. Aklı başından gidenler. Merhaba. Suskunluğunu denizle paylaşanlar. Merhaba. İftara ne yapsam/yesem diye düşünenler. ∆ ŞİİRİYET, SİZLERİ SELAMLIYOR!
Şiiriyet - Sayı 1 (Mart - Nisan 2024)
Şiiriyet - Sayı 1 (Mart - Nisan 2024)
kitapyurdu.com/kitap/siiriyet-...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.