Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.25
Sus barbatus
Faruk Duman
Kitap okurunu hiç yormuyor fakat donduruyor. Kış masalı olarak yola çıkan romanda politik argümanlar ve kişilerde konuyu bambaşka mercalara çekiyor.
Eğer ormanda saklanan devrimciler olmasa idi ve de işkence gerçekliği geçim sıkıntısı ağır kış sartları,yoksulluk vb sus barbatus bildiğin hikayelerle örülü,efsunlu
Zamana Güzellik Kat
İçi tamamen boşaltılmış, cinsellik safsatalarından baştan aşağı arındırılmış bir kitap olduğuna, adeta kalıbımı basabilirim!
"Aşk nedir gerçekten..? " sorgusuyla başlıyor kitap..şu da bir gerçek daha başlar başlamaz kitaba kapaklanıyorsunuz .
senaryo örgüsü, daha önce kurgulanmamış kimliği ile başlı başına olay yaratacak cinsten.
Kitap kabaca tırtılın kelebeğe dönüşmesi olarak tanımlanabilir. Yerde sürünen tırtılın kanatları olanlara beslediği düşsel saygıdan oluşan koza sürecinin sonunda elde ettiği uçuş deneyimi.. Kitabın asıl büyüleci yanı ise geçirdiği bu süreçlerin ustalıkla işlenmesi. Yazar olmaya çalışan denizcinin sürecine tanığız.
Bir kaç yıl siz okudukça ilerliyor sanki siz her anında kahramanla birlikteymişsiniz gibi hissediyorsunuz. Bu kadar uzun bir kitapta başı ile sonu arasında kopma olmaması beni çok etkiledi. Kitabı bitirdiğinizde şöyle bir Martin Eden’a bakıp, ‘nerdeeeeenn nereye’ diyebiliyorsunuz..
Aynı zamanda otobiyografik öğelerde barındırması, gerçeklik duygusunu yükseltiyor. Çevirmen Levent Cinemre’ye ise büyük bir teşekkür borçluyuz. Okunuşu müthiş zenginleştiren ek notları ve de takdire şayan şiir çevirileri ile şahane bir anlatıya sahip oluyor Jack London..
Psikoterapist Susie Orbach’ın kaleme aldığı Terapi Odasında adlı kitabı, danışma deşifrelerini okumak istediğim bir zamanda (kimsenin böyle bir istekten haberi yoktu) çok sevdiğim bir arkadaşım tarafından hediye edildi. Kitabı ilk elime aldığımda çok şaşırıp mutlu olmuştum :)
Kitap içeriğinde birden fazla danışanla gerçekleştirilen danışma seansları bulunuyor. Bazı danışanlarla 1, bazılarında 2, bazılarında ise 3 seans ile karşılaşıyoruz. Diyaloglar halinde yansıtılan seansın bazı noktalarında yazar ara notlar geçiyor, terapi üzerine veya danışanın söylediği söz üzerine veya danışanıyla arasındaki ilişki üzerine oluyor bu notlar. Özellikle o kısımları okurken bir hayli heyecanlanıyordum sanki o noktada karşımda durarak bana anlatıyor, ders veriyormuş hissi uyandırıyordu ve bu gerçekten heyecan verici bir his ortaya çıkarıyordu. Bazı bölümlerinde yazdıklarının veya söylediklerinin doğruluğunu tartışsam da kendimle, benim için idealdi kitap.
Psikoloji alanında olmayanları belki bir noktada sıkabilir ancak danışma almak isteyen veya buna cesaret edemeyen veya danışma ortamını merak edenler için güzel bir içerik özeti olabilir bu kitap özellikle ara notlarıyla tam olarak büyüleci. Keyifli okumalar
Bu kitabı iki kez okudum.
Hikâyenin içinde hikaye olan bir eser yazar Hakan Akdoğan'a Yunus Nadi Ödülü kazandıran kısa gibi gözüksede dolu dolu yazılmış bir eser.
Hakan Akdoğan büyük bir yazar olduğunu bu kitapla göstermiş.
Kitabın devamı olan Gölge Yaşatan bu kitap kadar başarılı değil.
Necati Beril ve Nevtan'ın, Halil ile Peride'nin, Ante ile Mihriman'ın hikayelerini soluksuz okuyacaksınız.
Yazar bir yerde tersköşe yapıyor Nevtan'dan beklediğim muameleyi Necati yapıyor Beril'e.
En sevdiğim kitaplardan birisi bu eser. Geçmişle günümüzü harmanlayan muhteşem bir kitap.
Kitapta ne yok ki aşk, korku, tarih, cinayet, macera, hatta sanat tam bitti derken yeni başlıyor kitap. Hakan Akdoğan derinlikli karakter yaratmada çok başarılı, Akdoğa'nın dili de büyüleci. Yazar hikayenin sonunu çok iyi bağlamış.
Okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
Diyarbakır da okumak için açlık hissettiğim bir zamanda bir kitapçının raflarını okşarken ilgimi çekince alıp okuduğum ve beğendiğim bir kitap.Kitabın adı cemal süreyyanın bir şiirinden alıntıymış.Kitabın sonunda ki nevin şahsına münhasır yazılmış dizeler hikaye sonunda büyüleci bir etki yaratıyor.Kalemine sağlık Yılmaz bey
Kalbimizi bıraktığımız bir kitap:
İkiAğaç
.
Doğadaki Son Çocuk kitabında,dünyadaki bütün ormanlar arasında bir ekolojik sistemin olduğunu okumuştuk.
Ağaçların,ormanların arasındaki bu güçlü bağ ne kadar büyüleci ve etkileyici .
.
Neden kalbimizi bıraktığımız bir kitap İki Ağaç?
İki yakın arkadaş olan biri büyük biri küçük ağacın fiziksel olarak büyük olanın hep kazandığına dair mesajlar vermediği,aralarına
duvar örülmesiyle yaşadıkları ayrılığa rağmen Umudunu yitirme! duvarları aşabilmemiz için büyümemiz gerek cümlesiyle umudun ve yardımlaşmanın gücünü bize hissettirdikleri ve gerçek dostlar sadece güzel şeyleri yaşayan değil zorlukların üstesinden gelebilenleri gösterdiği için kalbimize taht kurdu.
.
Christophe Blain sıcak ve etkili illüstrasyonuyla,kullandığı renklerle de içeriğin anlamlı olmasına katkısı çok büyük.
Kitabı büyük bir heyecanla tam olarak iki günde okudum. William Shakespeare'in çoğu kitabında olduğu gibi tiyatro şeklinde olması okumayı kolaylaştıyor açıkcası. Kitapta büyük, yasak ve büyüleci bir aşktan bahsediyor. Roma'lı Marcus Antonius ve Mısırlı Kraliçe Kleopatra'nın dev aşkı. Antonius ve Kleopatra'nın aşkı çoğu kişi tarafından onaylanmamış olabilir ama yine de insanın aklını başından alacak kadar büyük bir aşktı. Uğruna ölmeyi bile göze alan iki kalbin birbirleri için delicesine çarpmasından bahsediyor kitap.
Güzellik ve onun ulaşılmazlığı..
Takıntılı Gimpei'yle yalnızlık sokaklarında geziyoruz. Kadınlara hayran hayran bakıyoruz. Hepsinde bir güzellik görüyoruz. Kimileri çok güzel, kimilerinin yüzü çirkin, ama bileği harika, ya da ayakları. Bazen de sesi, o sesi duymak için neler vermez ki Gimpei. Bir bir takip ediyoruz onları. Ardından bir bir yalanlar eşlik ediyor. Bir alışkanlık gibi döngüye girmeye başlıyoruz. Kadınlar büyüleci, onlar birer melek. Fakat Gimpei'nin ayakları çirkin. Güzellik takıntısı ve ayaklarıyla bir bağlantı kuruyor. Ayakları onu bir hamama, bir bara, kimi zaman bilmediği istasyonlara götürüyor. Gittiği her yerde bir kadının peşinde. Gelin Gimpei neler yapmış bakalım.
Gimpei aslında Japonca Öğrenmeni. Öğrencisine duyduğu takıntıdan dolayı işinden olur. Yolu bir Türk hamamına düşer. Hamamda başından geçen olaylar dizesini düşünür. Sonra aynı döngüde olaylar onu takip eder. Fakat hiçbir zaman akıllanmaz. Ara sıra babasının boğulduğu o gölü düşünür. Bazen de yıllar yılı hoşlandığı kuzenini.. Geçmiş ve şimdi arasında yoğrulan bir kumaştadır. Yalnızdır.. Yalnızlık onu sarar ve hikaye aynı modda son bulur.
Kawabata'dan okuduğum üçüncü kitap. Sanırım yazarımız da kadınları büyüleyici buluyor. Diğer kitaplarında gördüğüm şeyleri bu kitabında da gördüm. Kurgusu gerçekten güzeldi. Sahne akışları ve bağlantıları yine hoştu. Alt metinde yine Oidipus kompleksine yer vermiş. Psikolojik tahlilleri harika bir yazar. Mutlaka Kawabatayla tanışmanız gerek.
Latin Amerika’nın Poe‘su; Cortázar, Borges ve Márquez gibi yazarların öncülü, müthiş öykücü Horacio Quiroga’nın aşk ve ölüm gibi bıçak sırtı temaları büyüleci üslubuyla kaleme aldığı on beş öykü ve öykü üzerine dört kısa denemenin yer aldığı bu kitabı bitirir bitirmez hemen sizlerle paylaşmak istedim. Aslında önce #storytel uygulamasında dinledim
Kitap cidden çok güzel özellikle yazarım ön ve arkasında yazdığı küçük notlar onu tanımadan çok sevdım.Yazarın kendı yaşantısından esınlenerek yazdığı bır kıtap gizemler korku gerılım polisiye her şey var kitapta konusunda gelecek olursak ana karakterımız corvina annesı sifozren hastası ama kızını çok iyi yetiştirmiş corvına ınsanlardan uzak buyumus bır genc kız bır gün verenmore üniversitesinden mektup alıyor ve orda okumaya karar verır bu üni eski bir şato ve dağın tepesınde ıssız bir yer burda gizemli olaylar kayıp insanlar cinayetler ve intiharlarla korkutucu aynı zamanda mımarı ıle buyulecı bır yerdır aynı zamanda burda vad la tanısıyor ve aralarında aşk güven tutku onları hıc bırakmıyor tavsıye edibileğim güzel bir kitap :)
Küçüklüğümde bayılarak okuduğum bir kitap. Bu kitap sayesinde yunan mitolojisi hakkında bilgi sahibi olmuş aynı zamanda da hayran kalmıştım. Yazarın anlatımı, olay örgüsü, karakter bir yana dursun Tanrı ve Tanrıçaların kişilerine kadar büyüleci bir kitap. Serisini ve kitabın kendisini herkese öneririm.
