markalaşma...
İsrailli bir genç elindeki McDonald's şapkasıyla ona doğru yürüdü Elçi Indyke şapkayla bir kalem uzatıp şöyle dedi: "Siz Elçi misiniz? İmzanızı alabilir miyim?" Süklüm püklüm bir edayla Elçi Indyk şöyle yanıt verdi: "Elbette. Daha önce kimse benden imza istememişti" Elçi ismini imzalamaya hazırlanırken, İsrailli genç ona şöyle dedi: ,Vay canına, McDonald's'ın elçisi olmak, dünyanın her yerindeki McDonald's restoranlarının açılışına gitmek nasıl bir duygu?" Elçi Indyk İsrailli gence baktı ve şöyle dedi: "Hayır, hayır. Ben Amerikan elçisiyim, McDonald's'ın elçisi değil!" Elçi Indyk ardından yaşananları şöyle tarif ediyordu: "Ona, bu benim imzamı istemediğin anlamına mı geliyor?' diye sordum. Çocuk da bana, "Hayır, imzanı istemiyorum" dedikten sonra arkasına dönüp uzaklaştı..
Amazon.com® ilginç bir vakadır. 1994’te şirketin kurucusu, o sırada Wall Street’te olan Jeff Bezos, yeni World Wide Web’in yılda %2.300 büyüme kaydettiğini fark etti. Web’de iş yapmaya karar verdi ve satılabilecek bir ürünler listesi düşündü. Büyük çeşitlilik imkânı, piyasayı tek bir firmanın kontrol etmemesi ve bilgisayarların müşterilerin istediğini bulmasında yardım etmesi yüzünden kitaplar üzerinde karar kıldı. İşini bıraktı ve Seattle’a doğru yola çıktı, çünkü orası yüksek teknoloji yeriydi ve önemli bir kitap dağıtım merkezine ulaşmasına olanak tanıyordu. Böylece kitap tüketimi için yeni bir araç bulunmuş oldu. 1998’in ortasında Jeff Bezos’un bu şirketteki payı yaklaşık 2 milyar dolar değerindeydi.
Sayfa 36 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir çıkar çatışması var: İnsanlar bütün bu mal ve hizmetleri istiyor ya da istediklerini düşünmeye sevk ediliyor. Yeni tüketim araçları tüketicilerin bu şeyleri ve giderek artan miktarlarda istemelerini gerektiriyor. Aynı şey imalatçılar için de geçerli. Bankacılar ve kredi kartı şirketlerinin yöneticileri de tüketim artışıyla ilgileniyor, çünkü bu, verilen kredilerin yükselmesi ve bu kredinin işlenmesinden gelecek gelirin artması demek.
Sayfa 53 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Son yıllarda çocuklar ve ergenlik çağındakiler kendi başlarına önemli tüketiciler oldular (örneğin çocuklara yönelik kozmetik, ergenleri hedefleyen CD’ler) ve yetişkinlere çok sayıda yeni tüketim aracını tanıtmada merkezi bir rol oynuyorlar.
Sayfa 53 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Geçmişte oyuncaklar yetişkin aletlerinin oyun versiyonlarıydı (oyuncak çekiç), yetişkin becerilerini öğretiyorlardı (bebek evleri, kaldıraç seti) ya da ortak donanım ilgileriyle bağlantılıydı (elektrikli trenler).7 1930’lar, yetişkin eşyalarının oyun versiyonları olmayan ve doğrudan çocuklara hitap eden ilk oyuncaklara tanık oldu. Bunların arasında ilk Disney karakterlerinden türetilen oyuncaklar da vardı. 1950’lerde Barbie® ve G.L Joe® gibi oyuncaklar televizyon reklamları aracılığıyla doğrudan çocuklara pazarlanıyordu. Bugün yetişkinler birçok oyuncakla ilgili ya çok az şey bilir ya da hiçbir şey bilmezler -örneğin X-Men, Sing and Snore Ernies- “çünkü bunlar, televizyonda ve sinemada doğrudan çocuklara pazarlanan farklı bir çocuk kültürünün bir parçasıdır.”8 Çocuklar oyuncaklara yönelik ilgilerini yetişkinlere bildirmelidir ki, yetişkinler satın alabilsin. Ya da yetişkinler tümüyle teslim olur, çocuklara parayı verir ve kendi başlarına satın almalarını sağlarlar.
Sayfa 54 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
- Çiçek (ya da ekmek) bölümü süpermarkette çoğunlukla ilk karşılaşılan yerdir. Tüketicinin iştahını uyandırmak, marketle ilgili olumlu bir izlenim uyandırmak ve tüketicinin kararlılığını zayıflatmak üzere tasarlanmıştır. - Yiyecekleri sergilemek için en iyi yer her koridorun başı ve sonudur. Buralarda sergilenen yiyecekler kolayca iki üç katı satılabilir. Daha genel bir ifadeyle göz seviyesinde ya da bir koridorun başında sergilenen malların satışı artar. - Çocuklara yönelik yiyecekler genellikle alt raflara konulur. Bu durum çocukların sadece ürünü görmesine değil, ellerine alıp ana babalarına satın alması için yalvarmalarına da olanak sağlar. - Süt ürünleri genellikle bir kenarda, etler arkadadır. Temel gıdalara ulaşmak için müşteriler genellikle mağazanın büyük kısmından ve çeşitli malların önünden geçmek zorundadır. - Koridorlardaki yığılı mal kutuları müşterileri yavaşlatarak raflara daha çok bakmalarına neden olabilir. Ayrıca bir depo havası yaratarak ucuz fiyat izlenimi de verirler.
Sayfa 64 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
127 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.