Çok güzeldi serinin devamını kesinlikle okuyacağım , sadece ben katili tahmin ettim çok tahmin edilebilirdi bence , dedektif erika çok güçlü bir kadın karakter gerçekten dedektif olduğunu hissettiriyor ama bazı olaylarda çok donuktu karakterin duyguları bana geçmedi , onun dışında okurken sürekli bir heyecan vardı hiç sıkılmadım. Yazar çok detaylı bir şekilde yazmış ki bazı yerlerde aklımda canlandırırken midem bulandı . Kitapta ki en fav karakterim moss oldu
Buzdaki KızRobert Bryndza · Yabancı Yayınları · 20161,160 okunma
Açıkçası ben Robert Bryndza'nın Dedektif Erika Foster serisine "Buzdaki Kız" ile başlamış ve ilk kitaptan itibaren bağlanmıştım. "Derin Sular" da serinin üçüncü kitabı olarak beklentimi fazlasıyla karşıladı diyebilirim.
Kitabın en sevdiğim yanı kesinlikle sürükleyiciliği oldu. Bryndza, hikayeyi öyle bir kurguluyor ki, her sayfanın sonunda "bir sayfa daha okuyayım" döngüsüne giriyorsunuz. Özellikle başı ve sonu çok hızlı ilerliyor, olaylar dur durak bilmiyor. Ara bölümlerde bazen tempo hafif düşse de, bu durum beni çok rahatsız etmedi çünkü karakterleri ve olayı daha iyi sindirme fırsatı buldum.
Jessica Collins'in kayboluşu ve yıllar sonra kemiklerinin bulunmasıyla başlayan hikaye, gerçekten insanı içine çekiyor. Olayın üstünden 26 yıl geçmesi, çözülmesi gereken gizemin katmanlarını artırıyor. Erika'nın bu eski dosyayı deşerken karşılaştığı zorluklar, özellikle de zamanında olayı çözememiş eski dedektifin ve ailenin durumu, hikayeye duygusal bir derinlik katıyor.
"Buzdaki Kız", Robert Bryndza'nın yarattığı Dedektif Erika Foster serisinin ilk kitabı olarak, okuyucuyu daha ilk sayfalardan itibaren karanlık ve gizemli bir atmosfere çekiyor. Londra'nın buz gibi soğuğunda, bir göletin buzunun altında bulunan genç bir kızın cesediyle başlayan bu hikaye, sadece bir cinayet vakası olmanın ötesine geçiyor.
Erika Foster Karakteri: Romanın en güçlü yanlarından biri hiç şüphesiz baş karakteri Erika Foster. Geçmişinde yaşadığı trajik olayların izlerini taşıyan, işine son derece bağlı, ancak aynı zamanda kurallara pek de aldırmayan bir dedektif olarak karşımıza çıkıyor. Onun inatçılığı, zekası ve adalete olan sarsılmaz inancı, soruşturmanın her aşamasında hissediliyor. Erika'nın kusurlarıyla birlikte çizilmiş olması, onu daha gerçekçi ve okuyucuyla bağ kurabilen bir karakter haline getiriyor.
Olay Örgüsü ve Gizem: Bryndza, olay örgüsünü ustaca kurguluyor. İlk başta basit bir cinayet gibi görünen vaka, ilerledikçe derinleşiyor ve karmaşık sır perdeleri aralanıyor. Yazar, okuyucuyu sürekli şüphede bırakacak ipuçları serpiştiriyor ve beklenmedik dönüşlerle merakı canlı tutuyor. Kurbanın kimliği, geçmişi ve katilin motivasyonları yavaş yavaş ortaya çıkarken, gerilim de giderek artıyor.
Selam :)
Öncelikle şunu söylemek istiyorum polisiye seven biri olarak beni tatmin etti. Ana karakterin güçlü bir kadın olması beni daha da cezbetti. Olayların akışında tüm delilleri düşünerek sizde o sürecin bir parçası oluyorsunuz. Ben kitabın büyük bir çoğunluğunda vaka odasında bende varmışım gibi hissettim. Büyük bir çoğunluğunda diyorum çünkü bölümler çok kısa. Okurken konular bölümlerle parçalanmış sanki ve bu benim biraz dikkatimi dağıttı açıkçası. Bölümlerin biraz daha uzun olmasını dilerdim. Bunun dışında kitapla ilgili başka bir eleştirim yok diyebilirim. Bazı incelemeleri okudum ve bazıları sonu için çok tahmin edilebilirdi demiş ama ben buna katılmıyorum. Sıkı bir polisiye okuru olarak diyebilirim ki sonu beni bile şaşırttı, hiç tahmin etmediğim bir kişi çıktı aslında katil.
Yazarın dilini beğendim, betimlemeleri gayet güzel ve sadeydi.
Özellikle RS'den çıkmak isteyenlere önerebileceğim akıcı bir roman.
Siz bu kitabı okudunuz mu, okuduysanız düşünceleriniz neler?
Buzdaki KızRobert Bryndza · Yabancı Yayınları · 20161,160 okunma