Beyza Bircan

İnsan denen varlığın yüreği, bedeni ve aklı, halihazırda iç içe geçmiş durumdadır ve bundan bir milyon yıl sonra olacakları gibi ayrı ayrı bölmelerde değillerdir; o nedenle de iyi bir akşam yemeği, güzel bir sohbet için büyük bir önem taşır. Kişi iyi bir yemek yemediyse, iyi düşünemez, iyi sevemez ve iyi uyuyamaz.
Reklam
İnsan orada gece gündüz demeden oturabilir ve düşüncelerinin içinde kaybolabilirdi. Benim aklım da -onu hak ettiğinden daha onurlu bir sözcükle tanımlıyorum- oltasının ipini nehre sarkıtmıştı. İp kendisini sulara teslim etmiş, dakikalar boyunca o yansımaların ve otların arasında bir o yana, bir bu yana salınmış, ucuna aniden bir fikir oluşumu takılana kadar -oltanın ucundaki o belli belirsiz çekiştirmeyi siz de bilirsiniz- suyun onu batıp çıkarmasına izin vermişti. Daha sonra sıra onu özenle yukarı çekip, dikkatle yere sermeye gelmişti ama otların üzerine serdiğim o oluşum, heyhat, gözüme ne kadar küçük ve önemsiz görünmüştü… İşinin ehli bir balıkçının tuttuktan sonra biraz daha semirsin ve günün birinde pişirilip yenecek hale gelsin diye yeniden suya attığı bir balık gibiydi adeta…
Dudaklarımdan yalanlar dökülecek ama bunların arasına karışmış bazı gerçekler de olabilir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir kadın değişimi kafasına koyarsa, onu durdurabilecek hiçbir şey yoktur. Ancak tek sorun, değişmeye karar verdiğimiz çoğu zaman, gerçekten karar vermemiş olmamızdır.
Sayfa 149Kitabı okudu
Kendinin olanı kıskanmak, ölçülü olduğu sürece, hoş bir şey olabilir. Peki ya asla senin olamayacak birini ya da bir şeyi kıskanmak? İşte bu, kıskançlığın en tehlikelisi ve en acı verenidir. Çünkü hiçbir zaman sizin olmayan bir şeyi, asla kaybetmiş sayılmazsınız ve bu, birlikte olup kaybetmekten çok daha fazla acı verir.
Sayfa 133Kitabı okudu
Reklam
Reklam
143 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.