T.C.'yi yönetenler, Celal TALABANİ'nin tezgâhladığı ateşkes soytarılığından medet ummaktadırlar ve bu sayede APO iti artık devlet yöneticileri tarafından Abdullah ÖCALAN olarak telafuz edilmektedir.
Hestîyarî
Tê bîra min berê heftek berîya dawetekî li teyiban de stranê koma rozerin , elîf bîyanî û hozan remzî vedikirin. Û ji hemî gund re didan guhdar kirin. Gava ew çand çû kenê rûyê me jî çû.
ALLAH (C.C)'a en yakın kimseler. O'nun kendilerine ayirdigi payi en ziyade gönül huzuru ile benimseyenlerdir.
İbn Ömer Resulullah'ın (s.a.v.) şöyle buyurduğunu rivayet eder: "Allah (c.c.) dilini tutan kimsenin hatasını örter, öfkesine hakim olan kimseye azap etmez, kendisine özür beyan eden kimsenin de özrünü kabul buyurur."*
Sayfa 9 - *Taberânî, İbn Ebi'd-Dünya ve Beyhakî hasen senetle rivayet etmiştir.Kitabı okudu
#takvim
Diyanet Takvimi Ön Yüz:
Dünya Sigarayı Bırakma Günü
Bir kadın, şu dört şey için nikâhlanır: Malı için, soyluluğu için, güzelliği için yahut da dindarlığı için. Siz dindar olanını tercih edin ki eliniz dert görmesin. (Buhârî, Nikâh, 15)
Diyanet Takvimi Arka Yüz:
EVLİLİK KADER MİDİR?
Kader ve kaza, Allah’ın ilim, irade, kudret ve tekvin sıfatlarının zorunlu bir sonucudur. Allah, kullarına hayrı da şerri de serbestçe seçecek şekilde bir irade vermiştir. İnsan, bu iradesiyle hayır ve şerden dilediğini seçebilmekte, kulun seçtiğini de Allah yaratmaktadır. Bundan ötürü kul, iradesini sarf ettiği işlerden sorumludur. Kişi sorumluluktan kurtulmak için “Allah böyle takdir etmiş” diyemez. Çünkü O’nun ezeldeki ilim ve takdiri, kulun iradesini belirli bir yerde kullanmasını gerektirmez. Aksine Allah, kulunun iradesini ne yönde kullanacağını bildiği için takdirini o yönde yapmıştır. Kader ve kazaya güve- nip çalışmayı bırakmak, olumlu ya da olumsuz sonuçların önlenmesi için sebeplere sarılmamak bu anlayışa uygun düşmez. Allah, her şeyi birtakım sebeplere bağlamıştır. İnsan bunları yerine getirirse Allah da o sebeplerin sonucunu yaratacaktır. Bu da ilahi bir kanundur ve kaderdir. Dolayısıyla evlilik kişi iradesine bağlı olan kaderdir. Yani kul istemiş Allah da takdir etmiştir.
T.C. Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı
O'nun ümmeti, O'na tabi olandır.
O'na tabi olan da dünyadan yüz çevirip ahirete yönelendir.
Çünkü Resûlüllah (s.a.v.) insanları ancak Allah (c.c.)'a ve ahiret gününe davet etmiş ve dünyanın zevk ve şehvetlerinden men etmiştir.
Sed mixabin çû ji bal min ew hebîba çavbelek/ Ah û efxanim şev û rojan tiçin hetta felek/ Wê ji feryadê di min ‘aciz dibîn îns û melek / Mam di qeyda dax û derdan paşî wan zulfêt helek / Ger bizanim ez di heşrê da ne nebînim dilberê/ Dê çi lê kem cenetê, pê wer bikem xakisterê
