“Gelecek, durmadan tekrar inşa edilen ‘şimdi’lerden ibaretti”
Sanat ve Soylulaştırma
“(Sanat)….Yeni Dünya Düzeni’ne geçiş sürecine de destek vermiş oluyor. Peki bunu nasıl yapıyor? Yenilemek ve sermaye yaratmak (diğer bir değişle soylulaştırmak ) için yoksul semtlerdeki halkın yerinden edilme sürecinin tam ortasında yer alarak, ve spekülasyon, kentlerin pazarlanması, markalaştırma ve kültürel mühendislik gibi girişimlere dahil olarak.”
Aidiyetler, kimlikler
“…İnsan kavramının göbekten bağlı bulunduğu yurttaşlık veya çeşitli kimlikler ve aidiyetler yeni biçimler alır, yeni içerimler kazanırken, insanlığın belirleyici gösterenlerinden klasik bedende delik deşik ediliyor.”
Dünya Düzeni
“Artık dünya düzeni Tanrı’ya veya doğaya affedilmez, merkezinde insan vardır ve bilgi de insana odaklanır.”
Sanat bir izlek midir, tecrübe edilerek kavranan bir anlatı mıdır?
“Oysa asıl mesele dünyanın bizzat sergi olarak tasavvur edilir kavranmasıdır. İşte dünya fuarları ve evrensel sergiler,
[…] Dünyayı bir resim olarak kurmuş, izleyici topluluğu karşısında, bakılacak, tecrübe edilecek ve incelenecek bir teşhir nesnesi olarak düzenlenmiştir.”
kibir
‘Negatif bir ‘öteki’ olarak tanımlanan Doğu coğrafyası, uygar dünyanın sınırlarını çizer. Bu şekilde Batı’nın biricikliği vurgulanmış ve üstünlüğü meşrulaştırılmış olur.’
Kimlikler Üzerine
“Kendi düşüncelerimiz, yargılarımız bizi ayırt ediyorlar ama hep başkalarının gözünde [Ulus Baker].”
Birleştiren Sözler ve Güçler
“Dayanışma” buna kusursuz bir adaydı: Bu terim, insanları bütün siyasi farklarına rağmen birbirine bağlaması gereken “basit” ve “temel” insan birliğine karşılık geldiği için siyasi olarak iş görebilmişti.”
Oryantalizm suçunun cezası kaç yıldan başlamalı
“Oryantalizm, Batı’nın “tamamıyla başka bir dünyayı anlamak,[…] denetlemek, nüfuzu altına almak, hatta devralmak için gösterdiği bir irade ve niyet”.
“Modernlik/kolonyalizm, kültürleri ulusallaştırarak, globalizm ise ulusları kültürelleştirerek örgütlenir.”
Güç = kontrol
“Çok kültürcü doğrudan doğruya ırkçı değildir, Ötekinin karşısına kendi kültürünün tikel değerlerini çıkarmaz, ama yine de diğer kültürleri gerektiği şekilde takdir ya da (tektir) edebileceği ayrıcalıklı[…] konumu elinde tutar.
Postmodern ırkçılık üzerine
“Çok kültürcülük tekzip edilmiş, tersine çevrilmiş[…] bir ırkçılık biçimidir,’mesafeli bir ırkçılık’tır.”
Nesneleşen kültür
‘Kültürün bir anlamlandırma sistemi, bir dil olarak ‘maddileşmesi’, iletişimin arketipi olan sanatı bir yandan güçlendiriyor, diğer yandan ise bütün hayata zerk ederek popülerleştiriyor ve eritiyor.’
‘Batının insanlığın kaderinin yalnızca kendi ellerinde olduğuna ilişkin mantıksız ve kabul edilemez iddiasını’ reddettiklerini açıklar.