"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun."
Birhan Keskin, fakir kene
"Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
. Nereden nasıl başlasam bilemiyorum aslında... Sanderson kitapları benim için her zaman inceleme yazması zor kitaplar olmuştur ve bir şekilde kitaplar hakkında çok fazla fikrim ve düşüncem olsa da bunları yazmak hep zor gelmiştir. Ama birazda kendi düşüncelerim havada kalmasin bir düzende kalsın istiyorum ve Sanderson'nun okuduğum
_Sık ve çok gülmek, zeki insanların saygısını ve çocukların sevgisini kazanmak, dürüst eleştirilerin takdirine layık olmak ve yanlış arkadaşların ihanetlerine katlanabilmek, güzelliği takdir edebilmek, başkalarındaki en iyiyi bulabilmek, sağlıklı bir çocuk, bahçelik bir arazi ya da daha iyi duruma getirilmiş bir sosyal durum yoluyla bu dünyayı
_Spinoza: Anlamak, sevmenin başlangıcıdır.
_Leonardo da Vinci: Anlamadığın bir şeyi, ne sever ne de nefret edersin.
_Marki de Sade: İnsanın anlamadığı ve bilmediği bir şeyden hoşlanmaması kadar doğal bir şey olamaz.
_Gazali: Bir şeyi sevecek ya da düşman olacaksan, onu bilmen gerekir.
_Freud: Sevmek için anlamaya gerek yok çünkü insan duygusal
Dostoyevski ve Tarkovski : Ulus Baker
''Rus düşünürlerini bütün Spinozacılığıma, onların bütün irrasyonelliğine rağmen kendime çok yakın buluyorum.''
Dostoyevski'yi Tarkovski'ye bağlayan bağ, üzerinden onca tank, bombardıman, acı, hayal kırıklığı, devrim ve karşı devrim, hatta varoluş üstünde tepinen onca olumlu şey --bilim, sanat, ahkâm ve
OLİGARŞİK KOLEKTİVİZMİN TEORİ VE PRATİĞİ, Emmanuel Goldstein
Birinci Bölüm
Cehalet Güçtür.
Bilinen tarih boyunca, olasılıkla Neolitik Çağ'ın sona ermesinden bu yana, dünyada üç tür insan olagelmiştir: Yüksek, Orta ve Aşağı. Bunlar kendi içlerinde de pek çok alt bölüme ayrılmışlar, sayısız ad taşımışlar, sayıları ve birbirlerine karşı
"Diyelim ki biri size çağların en önemli sırrının ne olduğunu sordu. Ne cevap verirdiniz? Atom enerjisi mi ? Gezegenler arası seyahat mi ? Kara delikler mi ? Hayır, bunların hiçbiri değil. Öyleyse en önemli sır nedir? Bunu nerede bulabiliriz? Bunu nasıl anlayabilir ve eyleme dökebiliriz ?
Cevap son derece basit. En büyük sır, bilinçaltınızda bulunan ve mucizeler yaratan muhteşem güçtür. Burası insanların en son bakacağı yerdir; bu yüzden pek çok kişi bu sırrı keşfedemez."
Diyelim ki biri size çağların en önemli sırrının ne olduğunu
sordu. Ne cevap verirdiniz? Atom enerjisi mi? Gezegenler arası
seyahat mi? Kara delikler mi? Hayır, bunların hiçbiri değil. Öyleyse en önemli sır nedir? Bunu nerede bulabiliriz? Bunu nasıl
anlayabilir ve eyleme dökebiliriz?
Cevap son derece basit. En büyük sır, bilinçaltınızda bulunan ve mucizeler yaratan muhteşem güçtür. Burası insanların
en son bakacağı yerdir; bu yüzden pek çok kişi bu sırrı keşfedemez.
_Din, yaygın bir tür ruh hastalığıdır; saplantı nevrozudur, çarpıtılmış masallardır, gerçeğin inkarı sonucu oluşan toz pembe yanılsamalar sistemidir, uydurmadır, hurafedir, putperestliktir. Bu putlar ise kendi fantezilerimizdir. Dine karşı olan şeye hakikat denir. Tanrı ise abartılmış bir baba figürüdür.
_Din, ırkın karakteridir
_Uygarlığı
Hacc tecrübesi bana neler öğretti.
Kişi hacca giderken kendi kendine "hacc ne demektir diye sormalı ve haccın Allah'a doğru yükselmesi olduğunu bilmelidir." Hacc ibadeti pek çok şeylerin aynı anda gösterisidir.
Gösteride Allah, sahnenin yöneticisidir. Adem, İbrahim, Hacer ve şeytan başlıca karakterleridir. Sahneler Mescid'ûl