Her an karanlığını giyinecek gibisin
Ne kadar uzun sürüyor
Ta içinden gözlerine gelmesi dikkatin
Karnın ne kadar küçük ve içerde
İnce belin-
Fazla kabarık değil kemiklerinden etlerin
Biliyorum ancak sen
Bu kadarla yetindikçe ve ekmeği
Böyle mübarek tuttukça
doyar karnı çinin hindistanın amerikanın
Sen olabilirsin çaresi
Su içinde
Susuzluk hissinden ölen kimselerin
Yedi Güzel Adam'dan sonra okuduğum ikinci Şiir kitabıydı. Başlarken ve bitirdiğimde 'Şiiri Üzerine Görüşler' bölümünü okuyunca daha iyi kavrayabildim. "Şiirlerinde geniş boyutlarla, özellikle madde ve ruh çatışması, Batı diktasına karşı Doğu protestosu gibi temaları işlediği görülüyor." Sanırım, Zarifoğlu'nun işlediği temayı en iyi
Çocuklar
Kurtulamazlar yanaklarına konan yaradan
Olmadık anda bırakılırlar
Sonra
Nice sonra
Hatta bazen karanlıklarına uzanırlarken kadar sonra
Üzerinde gözyaşı izleri
Senelerin izleri ile yol yol kalmış yanakları
Mahzun yayılır
Ancak görünür güzel dişleri
Ve 'kuşlar da kaderle uçar'
açık sözler gelmişti
ve açık sözleri açıklayan sözler gelmişti
ve açık sözleri açıklayan sözleri açan sözler gelmişti
bilenler için
onlarsa sözleri değil tahtaları bile
yıkılmazdan önce ağlayan
anlamayan olmuşlardı