111 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Albert Camus'a göre "saçma", bilinç ile dünyanın ilişkisidir. Saçma, insanın dünyadan kopuşunun, onun anlamlı ve özlemlerine uygun düşen bir ilişkiyi kuramayışının ifadesidir. Eserdeki kahraman ölümle biten Dünya'nın saçma olduğunu düşünerek saçmanın kavramından habersiz, saçma Dünya'da yaşayan bir insanın duygusuyla yaşamaktadır bu sebeple romanda geçen saçma durumların (kahramanın annesinin ölümüne soğukkanlılıkla yaklaşması, öldürdükten sonra cesede 4 el daha ateş etmesi, annesinin ölümünden sonraki duygusuzluğunun cinayeti işlediğine dair delil gösterilmesi, davasında onu karıştırmadan çözümlemeleri vb.) duygusunu hissetmemiştir. Tüm bu saçma duyguları hissetmemesi nedeni, evrensel hukuk kanunları tarafından değilde toplumun değer yargılarının olayların değerlenmesinde büyük bir hak sahibi olduğu bir yaşamda toplumun yargılarına, alışkanlıklarına kendince gerekçeleri vardır; alışarak, adapte olarak veya saçma olan bu dünyada şimdi ile 20 yıl sonra ölmek arasındaki farkın dışında her şeyin aynı olmasına sırtını dayayarak saçma sebepler bulur ve bu sebepler onun bilinçliliğine dayanır yani tam bir bireydir, bir yabancıdır. Saçma kavramının dünyadan kopmak olduğundan habersiz, saçma duygusu içinde yaşayan bir yabancıdır. Albert Camus'un "saçma" hakkındaki felsefesini bilmeyen okursa romanın içeriğine anlam veremeyebilir. Felsefesini az buçuk duyan araştıran herkes Mersault'ta kendinden bir şey bulacaktır.Alışılmışın dışındaki üslubuyla sık rastlanan eserlerden değildir. Okuduktan sonra günlerce üstünde düşüneceğinizi söyleyebilirim.
Yabancı
YabancıAlbert Camus · Can Yayınları · 2019111bin okunma
111 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Spoiler içerir! Kitap bana göre dört bölümden oluşuyor; 1. Meursault'un annesinin ölüm haberini alması üzerine bakımevine gitmesi ve cenaze törenini anlatır. Meursault annesinin ölümüne hiç üzülmemiş gibidir, bilakis sigarasını, kahvesini içer hayatını aynı tek düzelikte yaşamaya devam eder. Hayattaki herşey ona sıradan gelmektedir, üzülmez, şaşırmaz, sevinmez. Hep olsa da olur olmasa da modundadır... 2. Cenazenin ertesi günü kız arkadaşı ile birlikte olur, denize girer sinemaya giderler. Sanki dün annesi ölmemiş gibidir... Komşusu Raymond'a yardım eder. Bir gün hep beraber deniz kenarına bir arkadaşlarına giderler. Burada Meursault anlamsız şekilde bir cinayet işler... 3. Hapishane kısmı. Burası kitabın beğendiğim kısmı. Özgürlüğün kısıtlanmasını çok güzel anlatmış. Zweig'in Satranç'ındaki kısımları anımsattı bana.. 4. Duruşma süreci, karar anı ve infazı bekleyiş... İnanç ve inançsızlık... Karakterimiz için ölse de olur ölmesede... Bu ruh hali, bu sönüklük beni çok sıktı... Daha önce Düşüş'ü okumuştum onda da benzer haller vardı. Albert Camus'u sevmedim. Bu böyledir, beni yadırgamayın. Bazı yazarları severken bazıları size göre değildir...
Yabancı
YabancıAlbert Camus · Can Yayınları · 2019111bin okunma
Reklam
77 syf.
·
Puan vermedi
İnsanın Dört Zindanı kitabı, Ali Şeraiti’ nin 1970 yılında Abadan’da Petrol Fakültesi öğrencilerine yapmış olduğu konferanstan oluşmaktadır. Kitap özünde insan nedir? e cevap arar iken, insan ve beşer arasındaki kavramları da ayrıntısıyla açıklamaktadır. Günümüz modern çağında insanın beşer seviyesinden insan seviyesine geçişte çektiği anlam sıkıntısını üç meşhur düşünce ile dile getirir. Bunlar, “Düşünüyorum o halde varım” (Descartes), “Hissediyorum o halde varım” (A. Gide), “Başkaldırıyorum o halde varım” (A. Camus) tur. Ancak yazara göre insan olabilme geçiş evresinin “Başkaldırıyorum o halde varım” (A. Camus) düşüncesi ile gerçekleşebileceği vurgulanmaktadır. Bu konudaki Hz. Âdem örneği oldukça çarpıcıdır. Bu aşamadan sonraki bölümde de, insanı kuşatan dört zindan açıklanmaktadır. Bu zindanlar 1-Doğa (Biyolojizm) Zindanı. 2-Tarih (Historizm) Zindanı. 3-Toplum (Sosyolojizm) Zindanı, 4-Benlik (‘’Kendim’’ dir ) Zindanı. İlk üç zindanı günümüz insanının bilim ve felsefe ile geçmekte zorlanmadığı anlatılmakla birlikte, en zor zindanın ise zindan ile tutsağın birleştiği ‘’Kendim’’ dir zindanından kurtuluşun reçetesini kıymetli eserinde sunmaktadır. ‘’Kendim’’ dir zindanından kurtulmak arzusunda olan kitap dostlarına şiddetle tavsiyemdir, iyi okumalar…
İnsanın Dört Zindanı
İnsanın Dört ZindanıAli Şeriati · Fecr Yayınları · 20174,904 okunma
Saınt-Just'a göre her şey aşk, Hegel'e göre ise her şey tragedyadır.
79 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Yetmiş yaşındaki bir adamın zihninin bu kadar parlak ve keskin oluşunu deneyimlemek hoş bir rahatlama. Konulara kısaca göz atarsak: -yazma süreci ( çok değerli görüşler var, özellikle yazmak ile uğraşanlar için) -Yapıtları; özellikle varlık ve hiçlik, bulantı ve tabii ki diyalektik aklın eleştirisi. - Dönemin siyasi döngüsü. Özellikle sscb
Sartre Sartre'ı Anlatıyor
Sartre Sartre'ı AnlatıyorJean-Paul Sartre · Yapı Kredi Yayınları · 2004324 okunma
360 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kitap " Kimdir başkaldıran insan ? Hayır diyen biri" sözü ile başlar. Peki niçin hayır, neye göre, kime göre hayır işte bu evrede kitap devreye giriyor. Ona yapılan övgüleri okuduktan sonra hakkettiği kararına vardırtan bir kitap tabi umarım diğer kitapları içinde bu geçerli olur Camus'un, çünkü okuduğum ilk kitabı. Kitabı bitirdikten sonra "sen okumadan önce hangi sebepten hayır demiştin" diye sordurtan bir Albert Camus yapıtı. Kitap kısaca Saint-jus'tan hegel'e, Nietzsche'den Bakunin'e, Sapartacus'tes Marx'a ; Avrupanın düşünce tarihinden Fransız Devrimine kadar devrimden dine, dinden yönetime, yönetimden eyleme, eylemden ölüme kadar hepsini kendi içinde barındıran başarılı bir Albert Camus portesi. Ve görerek yaşıyorsun bu portere de herşeyi. Bir nebzede okuyarak...
Başkaldıran İnsan
Başkaldıran İnsanAlbert Camus · Can Yayınları · 20152,613 okunma
Reklam
"Altın Yumurtlayan Tavuk" ve Düzenin Düzeneği
İlk okuduğum kitaptı;"Altın yumurtlayan tavuk",onunla başladı benim hikayem.Lacan'a göre doğarak,Freud'a göre karşı cinsle ilk tanışmamda...Nietczhe'ye göre hiç başlamadı...Çocukken gördüğüm her karışık düzeni oyun zannederdim.Oynamak isterdim hep.Oysa anlaşamıyordum oyun arkadaşlarımla,hep bir yerde bitiyordu.Belki de topum olmadığı
303 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Albert Camus'un okuduğum ilk kitabı. Belki çevirisinden kaynaklanıyordur ama bana dili biraz ağır geldi. Bu nedenle, okurken biraz sıkılmama rağmen konu ve bütünü itibari ile güzel bir romandı. Yazar veba salgını sırasında ve sonrasında insanların davranışlarını, duygularını ve ruhsal durumunu çok güzel işlemiş. Camus'a göre veba sadece bir hastalık değil aynı zamanda kötülüğün bir simgesi ve kaderci olunmamalı, kötülükle savaşılmalı. Muhteşem bir eser. Okumanızı tavsiye ederim.
Veba
VebaAlbert Camus · Can Yayınları · 202019,9bin okunma
152 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Albert Camus bu kitabında "nasıl mutlu ölünür?" sorusuna cevap aramış. Tek düzelikten sıkılan ve bundan kurtulmak için çareler arayan Mersault'un kafa karıştıran düşünceleri ile bas başa kalıyorsunuz. Mersault bir çırpıda kazanılan para ile para kazanmak için harcanacak olan zamanın satın alınabileceğini ileri sürüyor. Sanılanın aksine mutlu ölmek için sizi seven ve öldükten sonra sizi saygı ile anacak olan insanların olması gerekmediğini savunuyor. Mersault'a göre Insan eğer yaşamını elinde tutabildi ise mutlu ölür. Ve ölüm korkusu yaşamaz.
Mutlu Ölüm
Mutlu ÖlümAlbert Camus · Can Yayınları · 20164,784 okunma
335 syf.
10/10 puan verdi
Nikos Kazancakis...Yunan Edebiyatı'nın usta yazarı,hukuk doktoru,siyasetçi...Nobel Ödülüne aday gösterilmiş,ama ödülü bir puan farkla Albert Camus' a kaptırmış olan medine fukarası...Albert Camus tabi ayıp olmasın diye o benden daha çok hak etti filan demiş ama bilemedim içinden ne geçirdi kimbilir :D Tabi şaka bir yana da Albert Camus'un böyle
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202015,9bin okunma
502 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.