Burcu Candan

Burcu Candan
@candanbrc
“Gülmek güneştir; insanın yüzünden kışı kovar.”
Reklam
“Ne kadar acayip bir durum; insan neyi bilmezse ona ihtiyacı oluyor ve neyi bilirse onu kullanamıyor.”
“Ama, sözünüz gönlünüzden doğmazsa, kalpleri birbirine ve kendinize bağlayamazsınız.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Müzeler toplumların hafızasıdır. Bir ülkede aydınlanmayı, demokrasiyi ve adaleti esas kılacaksanız, atacağınız ilk adım müzecilik alanında olmalıdır.”
Sayfa 168Kitabı okudu
“Gelişmiş, uygar ülkelerde oyuncak çocuklara hayalleri güçlensin diye alınırken, geri kalan ülkelerde oyalansın diye verilir.” “... çünkü biz çocuğunu seven ama çocukluğu küçümseyen, alaya alan bir toplumuz.”
Sayfa 121Kitabı okudu
Reklam
“İnsanların unutmaması gereken dört kural vardır: Yanlış söz söyleme, yanlış yatakta uyuma, yanlış eşikten girme, elini yanlış cebe atma.”
“ Sokağımsan Ben anahtarı çevirdiğim zaman Kapanan evin kapısı değil, Senin kapın olsun açılan. Adresimsen, Mektuplarım doğru dürüst gelsin; İki kişi telefonla konuşurken Olmayalım hemen üç kişi. Kentimsen, Başka kentler de girsin araya; Daha bir sevinçle katılayım, Şenliğimsen.”
“Belki kendi gücümü arttırmak için senin korkuna ihtiyacım vardı.”
“Görülemiyor, elle tutulamıyor diye ruhun gerçekleri gerçek olmaktan çıkmaz”
Sayfa 278 - İletişim KlasikleriKitabı okuyor
“Hayatın en yüce mutluluğu, sevildiğinden emin olmaktır.”
Sayfa 214 - İletişim KlasikleriKitabı okuyor
Reklam
“Ne hırsızlardan ne de katillerden korkmalıyız. Bunlar hep dış tehlikelerdir, küçük tehlikelerdir. Biz asıl kendimizden korkalım. Asıl hırsızlar batıl inançlardır; asıl katiller kötülüklerdir. En büyük tehlikeler bizim kendi içimizdekilerdir. Kafamızı ya da kesemizi tehdit eden tehlikelerin ne önemi var! Biz ruhumuzu tehdit eden tehlikelere bakalım.”
Sayfa 63 - İletişim KlasikleriKitabı okuyor
" O güzel burnuna yıldızlarca öpücük..." " Sana doymak korkunç ahmaklık olur." " Sana yakın, sana layık ve hele hele 'senin' olmayı düşünebilmek bile bir cesarettir." " Hatırlıyor musun, yüzünü aklımda tutamıycam diye korktuğumu söylemiştim bir kere. Halbuki nasıl yanılmışım! Hasta hafızama çakılmışsın adeta." " Sen tek başına, cihanın bütün haksız, canavarca düzenine karşı beni ayakta tutabiliyorsun." " Ben senin mecburunum- başkaca yokum." " Nemsin be? Sevgili, dost, yâr, arkadaş... Hepsi. En çok da en ilk de Leylasın bana. Bir umudum, dünya gözüm, dikili ağacımsın. Uçan kuşum, akan suyumsun. Seni anlatabilmek seni. Ben cehennem çarklarından kurtuldum, üşüyorum kapama gözlerini..."
“Gönül bir şeye azmedince cismin acısını pek kolay yener.”
“Kapalı, artık kapalı” diyerek kapattı tüm dükkanı. Her şey açık, her şey yarım, her şey öylece kaldı...”
“Çünkü insanları konuşarak tanıyamazsınız. Konuşmak, canlı yaratıklar arasındaki en etkisiz iletişim aracı. Dil yalan söylüyor, olanları çarpıtıyor, insanlığın hiç bıkıp usanmadığı klişeleri tekrarlıyor. Bu yüzden, insanları dinlemek onları anlamak için yeterli değil.”
Reklam
“Sevda, beklemediğin anda başına gelen bir hışım, bir kasırga, bir yıldırım. Her an başına gelebilir, ölümcül bir kaza gibi.”
“Ölüm eşitliktir. Mezar, imparatorla mahkumu, zenginle yoksulu, güzelle çirkini, bilgeyle deliyi eşit kılar.”
“Peki ya sonuçta? Bu yolculuk ona ne kazandırmıştı? Yanına kâr kalan neydi? Hiçbir şey mi? Varsın hiçbir şey kazanmasındı, neticede onu dünyanın en mutlu erkeği yapan-her ne kadar inanması güç olsa da- harika bir kadınla tanışmıştı! Hem zaten, sırf bunun için bile, bir devriâlem yapmaya değmez miydi?”
Sayfa 290Kitabı okudu
“Bir insan ne denli üstün zekalı ve bilgili olursa olsun, eğer duyarlılıktan yoksunsa; kafa açısından görkemli bir dev, duygu açısından zavallı bir cüceyse, ben neyleyim böyle bir adamın dostluğunu?”