Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.14
A Y Ş E G Ü L
A Y Ş E G Ü L
@candlelight_readings
86 okur puanı
Ekim 2022 tarihinde katıldı
Minik bir hikayenin 13 masalın arasında anlatıldığı bir eser.
Oldukça sembolik, metaforik ve felsefi öğeler.
Yepyeni, ilk defa duyduğum ve çok yaratıcı bir şekilde türetilmiş bir sürü Türkçe kelime.
Kitabın genelinde ölüm teması işlenmiş. Ama yaşamaya dair altı çizilesi ders niteliğinde pek çok satır da mevcut.
Kolunu bir orfinoz balığına kaptıran adamdan yıllarca Sazandere'ye ulaşmaya çalışan bir adama, kuşağında vahşi bir kemirgenle yaşayan ortaçağ abdalından korkusuz kirpiye, usta olmaya çalışan bir sirk çalışanından dehlizde etrafını saran yanıltıya alışıp kendi doğasını kaybeden adama kadar oldukça ilginç ama anlam katmanları çok derin masallar okuyoruz.
Her masal genelde bir denizde, kıyıda, kumsalda, adada hayat buluyor.
Bolca irdelenmesi, sindirilmesi ve yavaş okunması gereken bir eser.
Bir yanda sona ermek üzere olan 2. Dünya Savaşı, diğer yanda iyileşmeye çalışan bir grup hasta...
Tarlakuşu, her şeyin yıkıldığı bir dönemden sonra yeniden doğmaya çalışan, yaşama ümidi ve aşk için önce korkan, onu görmezden gelen ama sonra tıpkı Pandora'nın kutusundaki gibi son ufacık umut kırıntısı ile o aşkı kabullenen bir hasta.
Kitap, sanatoryumda tedavi gören Tarlakuşu'nun arkadaşına yazdığı mektuplardan oluşuyor. Tarlakuşu'nun ümidi azalıp arttıkça mektupların rengi de bir beyaz bir siyah oluyor.
Ölümü kurtuluş gören Dazai romanları arasında umudun yeşerdiği güzel bir eser.
Hz. Musa'nın Vaat edilmiş toprak, Buda'nın Nirvana, Hz. İsa'nın ve Hz. Muhammed'in cennet dediği yere Meksika'nın bir bölgesinde yaşamış Toltek'lerin Yeni Rüya deyip oraya nasıl ulaşılacağını anlatan bir kılavuz kitap.
Hallac-ı Mansur'un ilahi aşka ulaştığı anda Enel Hak yani Allah benim içimde dediği gibi yaratıcının içimizde olduğunu savunuyor Toltek'ler de.
Ya da ölmeden içindeki nefsi öldüren ve insan-ı kâmil mertebesine ulaşan insanı anlatan Mevlana gibi ölüm meleğiyle ölmeden yüzleşmeyi savunuyor Toltek'ler.
Dünyada cenneti yaşamak için yani sonsuz mutluluk için dört anlaşma maddesi söylüyor:
Kullandığın sözcükleri özenle seç
Hiçbir şeyi kişisel algılama
Varsayımda bulunma
Daima yapabildiğinin en iyisini yap
Aslında yöntemler, isimler, inançlar farklı olsa da gerçekliğe giden yolun hep o aynı tek yol olduğunu hatırlattı kitap bana.
O gerçekliği fark etmek ve mutluluğu yakalamak isteyenler için güzel bir kaynak.
Okur Takip Önerileri
Uzun süredir okurken ağladığım bir kitap olmamıştı. Ethem'e ayrı gözyaşı döktüm, Nurten'e ayrı. İkisi de birbirlerinde buldular yaralarının merhemini, yıllarca şifanın yanıbaşlarında olduğunu fark etmeden yaşadıktan sonra.
Üç erkek evlatlı bir ailenin buzdağının görünen kısmındaki hayatlarından başka; görünmeyen, taa en derinlerindeki sırları, duyguları açıyor birer birer yazar. Ama herbiri kendi dilinden anlatıyor yine en güzel kendini. Hepsi arınıyor yüklerinden. Belki yıllarca kendilerine bile itiraf edemediklerini okuyucuya haykırıyorlar yüreklerinin en hassas, ruhlarının en incinmiş yerlerinden.
Muhteşem bir karakter çözümlemesi, ustaca kaleme alınmış sosyokültürel ve psikanalitik betimlemeler, müthiş bir gözlem ve anlayış... Şermin Yaşar yine şaşırtmadı.
Okuyun, okutun.
Wilbur isimli bir domuzcuğun Charlotte isimli bir örümcekle kurduğu güzel dostluğu anlatan bir çocuk kitabı.
Fedakarlık, sevgi, dostluk ve yardımlaşma gibi temaları işlemesi yönünden oldukça tatlı bir eser. Bir gün bu dünyadan ayrılacak olmamız dolayısıyla bu dünyaya bırakacağımız en anlamlı hayatın etrafımızdaki insanlara yardım ederek yüceltilmiş bir ömür olacağı vurgusu çok güzeldi. Fakat kitap boyunca Wilbur'un ölüm korkusuyla sürekli tedirgin ve korkuyor olması biraz rahatsız ediciydi açıkçası.
Ağılda mevsimlerin birer birer geçip gidiyor olması ve ağıldaki diğer hayvanlar tıpkı gerçek hayatta zamanın akıp gitmesi ve farklı prototiplerin birer timsali gibiydi.
