Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir.
"Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir."
Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğimde telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir.
"Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir..."
Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir.
Yorumlara bir göz attım da bir eleştiri göremedim neden kimse eleştirmiyor? diyerek başlayayım :D Eleştiriden ziyade uzun zamandır dilimden dökülmeyi bekleyen bazı şeyleri aktaracağım. İletiye de az çok değineceğim ama bu size karşı çıkmak değil de kendimce bir durum analizi tadında olacaktır. Sanırım birkaç yıldır takipleşiyoruz yani akışta
Şâyet nef- sin "Canım onlara bakma, onların zamanındaki imkânlar başka idi. Sen zamanındaki insanlara bak. Sen şimdi onlar gibi yapmak istersen, sana deli derler, seninle alay etmeye başlarlar. Sen, zamanındaki insanlar gibi olmaya çalış. Sana, onlara gelen gelir, başka bir şey gelmez. Musîbet umumileştiği zaman kolaylaşır." derse, sakın onun tesvilâtına aldanma.
Ona de ki; "Bir memleketi sel bastığı vakit, işin içyüzünü bilemedikleri için buna aldırış etmeyip herkes yerinde otursa, buna karşılık senin bir kayığa binerek oradan uzaklaşman mümkün olsa, durur musun?"