İnfak, giderek hafifleyen dünya kefesinin karşısına, giderek ağırlaşan cenneti koymak içindir.
İnfak “veriş”lerimizin karşısına daha büyük, daha kalıcı, daha anlamlı, daha vefalı ve daha değerli "alışlar" koymak içindir. İnfak, giderek hafifleyen dünya kefesinin karşısına giderek ağırlaşan cenneti koymak içindir. İnfak için niyetlenmek, varlığımızı aşağılayıcı bir tükenişten, küçültücü bir yangından kurtarma çabasıdır. İnfak, varoluşumuzu yeni baştan tanımlamak, tamamlamak icindir. "Ben kendi haline bırakılmış sahipsiz bir varlık mıyım? Yoksa, kendisine ikram edilen, özellikle lutfedilmek için seçilmiş, başköşede oturtulan, el üstünde tutulan onurlu bir konuk muyum?"
Reklam
Vermek, kendisine verildiğini bilenlerin işidir. Vermemek, kendisine verildiğini unutanların titreyişidir.
Başkasına verebilen, kendisine Biri'nin verdiğini bilir. Kendisini, 'verilen','ikram edilen', 'lütfa layık görülen','misafir olarak ağırlanan' diye tanımlar. Kendine yakıştırdığı varoluş, aşağılık bir varoluş değildir;yücedir. Kirli değil temizdir kazandıkları. Gasp edilmiş değil lutfedilmiştir. Çalıntı değil "Allah vergisi" dir. Vermekle "Veren"i bulur verenler. İnfak ederek Allah'ı kazanırlar, Allah'ı kazananlar ise cömerttirler. Fakirlikten korkmazlar. Başkalarını düşünürler. Kendilerine yontmazlar. Muhtaçları da öncelerler. İstiflemez, paylaşırlar. Yığmaz, dağıtırlar. Haksızlık etmekten korkarlar. Ezmeyi, sömürmeyi kendilerine yakıştırmazlar.
Yıllarca içimde biriktirdiğim "Hayır" larımın hayırsız çığlığına "Hayır!" dediğim gündü o gün.
Reklam
Öyle ya; kıtlık olmasaydı, Yusuf'u kuyuya atıp unutan kardeşleri ne Mısır'a varacaklardı ne kötülük ettikleri Yusuf'u kendilerine iyilik ederken bulacaklardı. Kıtlık, kardeşleri hem Yusuf'un yitik yüzüyle hem nefislerinin kötülüğü isteyen yüzüyle yüzleştirmişti.
Kriz olmasaydı, Yusuf'a tuzak kuran kardeşlerinin ayakları Mısır'da hazırlanmış tanelerin tuzağına dolanmayacaktı, İstiğfar ve af dileme yolları hep kapalı kalacaktı. Kriz, bizi "tuzak kuranların en hayırlısı" Rabb-i Rahimimizle tanıştırdı.
Kıtlık olmayacak olmasaydı, ne Yusuf'u zindana atıp unutanlar o rüyayı görecekti, ne rüyayı yormak için Yusuf'u arayacaklardı, ne de Yusuf zindandan çıkıp gün yüzü görebilecekti. Kriz, uykusunu uyanıklık sananları uyanıklığından uyandırdı,Yusuf'a körleşmişlerin gözlerini Yusuf yüzlüye açtı. Kriz olmasaydı ne Yusuf'un "zina"dan kaçıp "zindan"a razı oluşu -Züleyha'nın itirafıyla- açığa çıkacaktı, ne de Yusuf'un gömleği kardeşleriyle babasına gidip Yakub'un(as) gözleri açılacaktı. Kriz, hem iftira perdesini yırttı,hem umut penceresini açtı.
214 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.