Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aman, psikoloji olmasın da ne olursa olsun, çünkü bu sapma insanın kendisi hakkında bilgi sahibi olmasına yol açabilir! Onun yerine, hep karşı tarafın suçlanabildiği savaş olsun daha iyi. Üstüne üstelik de, tüm dün­ yanın, korkulup kaçılan şeyi adeta çıldırmış gibi yaptığını kimse fark etmiyor.
Nietzsche'nin tanrı deneyimi
...-yalnızca avınım senin ben, avcıların en acımasızı! senin en gururlu tutsağınım, ey, bulutların ardındaki haydut..
Reklam
İnsan ruhu­nun spontan, naif ve çarpıtılmamış bir ürünü olan masal, insan ruhu ne ise onu ifade etmekten başka bir şey yapamaz belli ki.
Bencillik, bir dereceye kadar, kaçınılmaz bir gerekli­liktir. Bu güçlü temel içgüdü olmaksızın bilincimize egemen olamayız ve karanlığa düşeriz.
Descartes şöyle der: "Ruh sürekli düşünür."
Psikoloji büyücülük değildir, bir bilimdir: Bilincin ve veri­lerinin bilimidir. Aynı zamanda bilinçaltının da bilimidir, ama ikincil derecede; çünkü bilinçaltına dolaysız ulaşılamaz. Nedeni de bilinçdışı oluşudur. Ama vardır, bu doğru.
Reklam
Eğer kültür tersine gelişen bir şeyse, bunun nedeni insanların, ben de dahil, tersine gitmelerindendir. Akılcı olarak önce benim doğrulmam gerekir kendi kendime...
Kendini tanımayan bir kişi bir başkasını tanıyamaz. Ve her birimizde de yüzünü bilmediğimiz bir yabancı vardır.
Düş, ruhun en karanlık, en gizli köşelerine yerleşmiş dar bir kapıdır. Bu kapı, benlik bilinci­nin varolmasından çok önceki bir zamana, ruhu bireysel bi­lincin hiç ulaşamayacağı bir yerin çok ötelerine sürükleyip götüren o kökensel geceye açılır.
"Daha önce her şeyi denemediniz mi? Girişimlerinizin eninde sonunda sizi yine bu düzen bozukluğuna getirdiğine kendi gözlerinizle tanık olmadınız mı?" İşte, söze böyle baş­layacağım. "Kendi dünyanızın herhangi bir yerinde değilse, başka nerede bulursunuz iyileşme umudunuzu?"
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.