-Nisa süresi 84. Ayet- Dünya genelinde, gözlerden uzakta, adını bile duymadığımız yerlerde, sessiz savaşlar sürüyor. Bu savaşlar, haber bültenlerinde yer bulamayan, ancak insanların hayatlarını derinden etkileyen mücadeleler. Nisa Suresi’nin 84. ayeti, “Şu halde Allah yolunda savaş. Sen ancak kendinden sorumlu olursun. Müminleri de teşvik et.
Geriye Dönülmez
1987, Ağustos İçeriden yeni çıkmıştım. Çok değişmişti her şey. Üsküdar, Selimiye, köy içi, kuzguncuk.. Arkadaşlarımın bir çoğu yok artık. Ya çatışma dönemlerinde, ya darbeden sonra ya idam.. Yaşayanların da konuşacak, yaşayacak heyecanı kalmamıştır. Kimi memleketine, kimi yurt dışına, kimi de evlenip, geçmiş hayatını açamamak üzere kapatmıştır.
Reklam
İçsel çatışma olmadan yeni bir yol gözükmez. Kulluk da yükselmek için de durum böyledir. Duygu ile akllın ve vicdanın çatışmalarından doğar bir yol.
Hiç kimse, hatta dahi olarak gördüğümüz insanlar bile rezillik ve zaaflardan azade değildirler. Tek fark, insanların bunu kendilerine ve başkalarına itiraf etmeye ne kadar istekli olduklarıdır. Ruhu aynı anda hem zehirleyen hem de arıtan bir çatışma için- de, kişinin hayatındaki tüm günahlarla ve başarısızlıkla cesaretli bir şekilde yüzleşmesi; bu ancak gerçekten cesur ve büyük bir adamın yapabileceği şeydir. Nakıs insan yoktur, sadece gayrısamimi insanlar vardır."
Uzun yıllar boyunca iyi bir insan olmak için çabaladım. Doğruyu bulmak, doğru bir yaşam sürmek için elimden geleni yaptım. Ancak, zamanla, hayatın karmaşıklığı içinde kayboldum ve kendi ilkelerimden uzaklaştım. Her adımımı dikkatle atmak isterken olmayacak sonuçlara sürüklendim Yoldan çıkmış bir ruh halinde, değerlerimden uzaklaştım ve her şeyi yanlış yapan birine dönüştüm. İyi niyetlerim karanlık bir gölgeyle kaplandı ve her gün içimdeki çatışma daha da büyüdü. İçsel mücadelelerim, ne kadar çabalasam da, doğru yolu bulmamı engelledi ve zamanla kendimi yabancılaşmış biri olarak buldum. Belki de zamanın ötesinde bir gerçeklik vardır; belki de her an, sadece bizim zihinlerimizin oyunudur. Ancak, ne zaman ne de mekân gerçeği değiştirmez. Bizim görevimiz, bu yanılsamayı anlamak ve yaşamımızı anlamlı kılmak için zamanı en iyi şekilde kullanmaktır. Belki de zamanın yanılsamalarından kurtulduğumuzda, gerçek varlığımızı bulur ve özgürce yaşarız...
VİCDAN NASIL DAĞLANIR
"İnsanlar artık Tanrı'dan korkmadıklarında, O'nun yasalarını hiç tereddüt etmeden ihlal ederler. Tanrı korkusu kaybolduğunda, bunun sonuçları caydırıcı olmaz." – A. W. TOZER Kutsal korkuyu kaybetmenin ilk işaretleri belirsizdir – o kadar belirsizdir ki, biraz daha odaklanmamız ve bu önemli noktayı detaylandırmamız gerekir.
Reklam
Hak geldi ve Batılı zail etmek bize kaldı ÜMMET..
Birkaç gün önce çok ilginç bir haberle dehşete düştüm.. Belki sizde takip etmişsinizdir; İstanbul'da bir sitede çalışan görevli temizlik işçisi ve bahçıvan çocuklara saldıran 2 başıboş sokak köpeğini siteden dışarıya çıkarmış ve site sakinlerinden birinin şikayeti üzerine bahçıvan ve temizlik görevlisine tam 14.000 lira para cezası
Gelecek Uzun Sürer(2011)
25 yıl sonra belki biz seninle yine surlara çıkarız. Biraz yaşlanmış oluruz. Seninle beraber bütün Karadeniz’in etrafını bisikletle dolanırız. Batum’da çaça içer, Gürcü şarkılar dinleriz. Sonra bir de Mayakovski’nin evine götürürüm seni.  İçelim ve birbirimize sen diyelim. deyip Moskova Petrovski treninde vokta içeriz. Varna’da karşı kıyıdan sesleniyorum. Sesimi işitiyor musun Mehmet! Mehmet! diye Nazım’ı yad ederiz. Sonra haritayı açarız. Gözümüzü kapatırız. Seçeriz bir yer. Derim, yürü. Sonra ben belki politikaya atılırım,ama sadece ulaştırma bakanı olurum ha! Bütün ülkeyi demir yolları ile döşerim. Sadece batıdan doğuya değil. Batıdan Karadeniz’e Karadeniz’den Akdeniz’e, uzun uzun demir yolları... Sonra her bölgede yok olmakta olan diller ve kültürlerle ilgili enstitüler kurmuş olurum. Sonra. Sonra. Belki her şey değişmiş olur. Sonra çalışma saatleri beş saat olur. Sonra otuz yıldır içinde bulunduğumuz bu çatışma ortamıyla ilgili Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulmuş olur. Sonra, ne çok sonra var değil? ‘Özcan Alper’
Bir toplumu tanımak mı istiyorsunuz? Medyalarına ve bu medyaları nasıl kullandıklarına bakın. SAVAŞLAR, MEYDAN'LARDA DEĞİL MEDYA'LARDA KAZANILIYOR! Bir toplumu yok etmek mi istiyorsunuz? Algılama biçimlerini değiştirin. Böylelikle zihinleri köleleşsin, beyin ölümü gerçekleşsin, istenilen şekillerde yönlendirilebilecek hâle
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.