Uyanınca rüyamızdaki gerçeklikte ölüyoruz. Tam olarak nerede bitiyor, mutlu son mu değil mi bilmeden pat diye bitiyor. Bir daha aynı rüyayı görmemiz mümkün değilse o rüyadaki zaman çizgisinde neler olacağına dair hiçbir fikrimiz yok.
Hangimiz biten bir rüyadaki olayların devamını merak etti ki? Etmez çünkü o sadece bir rüya. İşte biz ölünce aynı şeyi yapacağız. Şu yaşamdaki olaylar zerre umurumuzda olmayacak. Bu yaşam tam da rüyaların bitiş şekli gibi bitecek. Hiç hazır hissetmeden, beklemeden. Pat diye...
Bu pazar sabahı kötü hissederek uyandım. Bir sürü rüya gördüğüm delik deşik uykulardan. Çokça öldüm anlayacağınız. Yatağı dağınık bırakıp çay koydum. Bir şeyler yazma ihtiyacı duydum. Sonra uyandığım bu gerçeklikten ne zaman uyanacağımı düşündüm. Pat diye uyanacağım biliyorum ama merak ediyorum.
Geçmişi ne zaman hatırlamaya kalksam sanki dün gibi klişesi hep tekrar ediyor. O kadar yaşanmışlık sanki o kadar da yaşanmamış. Bu da beni düşündürüyor. Dün gerçekten var mıydı? Yoksa bir rüyanın alıntısı, kalıntısı olarak mı var? Fotoğraf kareleri gibi anımsanır ya anılar. Yaşadığımı sandığım anılar aslında yaşanmadı mı?
Çay koymuştum gidip de bakayım. Günaydın, mutlu pazarlar...