Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
724 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
"Hayatım hayatımın romanı olsun.." diyerek başlayalım.. En çok yarım bırakılan kitaplar arasında 1, En çok okunacak kitaplar arasında 3. sırada olması bile bir çelişki teşkil etmiyor mu? Meraklanıp, kitaba başlayıp, kitaba tutunamayanlar: (Selim olsa hepinizden tiksiniyorum derdi :)) ) Kitap hakkında fikir ve naçizhane tavsiyelerime
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,5bin okunma
152 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Mantığın Mantıksızlığı ve Felsefi Bir Bakış Açısı: Varoluşçuluk
Gözlemlediğim kadarıyla pek çok kişi bu kitabı yarım bırakmış veyahut bir şey anlamadığını öne sürerek beğenmediğini dile getirmiş. Ben de bu karmaşıklığa bir nebze de olsa açıklık getirme amacı ile bir inceleme yazmak istedim.
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
külliyatı kronolojik okuma maratonumun 11. kitabı olan
Yeraltından Notlar
Yeraltından Notlar
’ı iki gün önce bitirdim. Ama ben mi kitabı bitirdim
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020127,7bin okunma
Reklam
600 syf.
1/10 puan verdi
·
9 saatte okudu
Wattpad'deki En Erkek Erkeği İçeren Kitap
YouTube kitap kanalımda okumadan önce ölünmesi gereken Yabancı kitabını yorumladım: ytbe.one/jtUaG022XWM Bitmeyen toksik aşklar, tecavüz güzellemeleri, mutasyon geçirmiş bir erkeğin adeta bir (erkek)²’ye dönüşmesi... İşte bunların hepsi Yabancı kitabı arkadaşlar. İncelemeye başlamadan önce yine şunu söylemem gerek. Bu incelemenin altına
Yabancı - Şahmeran
Yabancı - ŞahmeranÖznur Yıldırım · Pegasus Yayınları · 20167,1bin okunma
100 syf.
10/10 puan verdi
·
11 saatte okudu
Bu Yazarı Herkes Okumalı!
YouTube kitap kanalımda Beton'u ve diğer Thomas Bernhard kitaplarını nasıl okumanız gerektiğinden bahsettim: ytbe.one/5bKKeH6c3Tw Sizi son zamanlarda okuduğum en çarpıcı yazarla tanıştırmak istiyorum. Onun adı Thomas Bernhard. Adına yakışır biçimde, insanı betona çarpmış kadar etkileyen bu kitabı okurken aklıma Nuri Bilge
Beton
BetonThomas Bernhard · Yapı Kredi Yayınları · 2020919 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
48 günde okudu
Spoiler içerir!!
Merhabalar! Tam 5 ay önce okumaya başladığım ve 4 defa okumaktan vazgeçip, sonunda bitirdiğim bu kitabı sırf çok okunuyor diye bende kendi düşüncelerimi yazmak istedim. Yazarın bu kadar çok Klişeyi bir araya nasıl getirdiğini merak ediyorum. :)) Bu aşk mı? Asla değil. Olsa olsa takıntı ya da bağımlılık. Başka türlüsü benim düşünce yapıma ters.
Bir Kürt Sevdim
Bir Kürt SevdimDilek Bilgiç Esen · Müptela · 20224,661 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
bu incelemeyi okuyarak kitaba başlamanızda fayda var
"Gerçek bir hayat hikâyesi olarak değil, gülüp geçtiğin basit romanlar gibi oku beni. Bir iz kalsın ardımda, ama okunduğu anda unutulacak bir iz. Unutulmayacak bir iz bırakan adamlardan değilim." demişti günlüğünün ilk sayfalarında Ekmel Bey. Açıkçası O'nu da diğer günlüklerin sahibi Derya'yı da basit bir roman gibi okumak
Suzan Defter
Suzan DefterAyfer Tunç · Can Yayınları · 202212,8bin okunma
Reklam
Rilke'nin mezar taşında yazılıdır;
"Gül , ey saf çelişki, nice gözkapağının altında hiç kimsenin uykusu olmamanın sevinci "
En değerli Türk yazarlarımız edebi yetenekleri olmasına rağmen hep sefalet içinde yaşamış. Şimdi ise en niteliksiz yazarlar edebi yetenekleri olmamasına rağmen zenginlik içinde yaşıyor. Bu ne yaman çelişki...
·
Puan vermedi
Raskolnikov'u Anlamak…
Dünya edebiyatının en iyi eserlerinden olduğu varsayılan Suç ve Ceza’yı anlamak için Raskolnikov'un eylemlerini ve düşünsel formunu sorgulamamız gerektiğini düşünüyorum. # YÜZLERCE İYİLİK ELDE ETMEK İÇİN BİR KÖTÜLÜK YAPILABİLİR Mİ? Raskolnikov'un maddi durumu oldukça kötüdür. Üniversite öğrencisi olan Raskolnikov, roman boyunca
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Karatay Yayınları · 2020158,9bin okunma
339 syf.
4/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Ben kimim de Cemil Meriç'i eleştiriyorum?
Bu kitap yorumunu Instagram'daki "alintilarlayasiyorum" profilimde de okuyabilirsiniz: instagram.com/p/CaC2x0xtJpA Evet, maalesef 10 üzerinden 4 puan. Kitabın dilinden dolayı da değil üstelik. Peki, ben kimim de Cemil Meriç'i eleştiriyorum? Ben sadece bir okurum. Bir kitabı ya da yazarı eleştirebilmek için illa
Bu Ülke
Bu ÜlkeCemil Meriç · İletişim Yayınları · 201821bin okunma
Reklam
Kendi kendime düşünürüm:nasıl, kendi kendinin de engeli olabiliyor insan, diye.Bir çelişki gibi görünse de, insan, kendi kendinin de engeli olabilir: yaratılış bilgeliğini kavramaya doğru ilerlemeyen insan , bunun gereği zihinsel edinlerini manevi kaynaklarla donatmayan insan , sürekli kendini bir tembelliğe iten insan, kendi kendinin de engeli olur.
336 syf.
10/10 puan verdi
·
35 günde okudu
Jose Saramago efsanesini yaratan kitap; Körlük 1995 yılında yayımlanan ve yazarın ülkemizde de tanınmasında büyük katkısı olan eseri Körlük kahramanın direksiyon başında aniden körleşmesi ve bunun salgın bir hastalık gibi tüm şehre bulaşmasını konu alıyor. İsimlerin, kültürlerin, coğrafyaların olmadığı bu kitap insan doğasının inkar edilemez kötü
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,4bin okunma
140 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
#Fyodor Mihayloviç Dostoyevski#
İnsanın "Yeraltı" kafasının içidir... Kafasının içindeki mağaradır... İç dünyasındaki korkak benliğidir... Dostoyevski, beynin sınırlarını zorlayan bir eserle çıktı karşıma. Aslında bu eser her anlamıyla sınırları zorluyor; vücut bulmak için, anlamak için, anlamlandırılmak için... Öncesinde kitabın genel hatlarından bahsedeyim. (Ayrıca
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020127,7bin okunma
“Ne var ki kaderin tüm beklentilerimi yerine getirmesi ve benim de bunun ötesinde hiçbir şey talep etmeyişim bir alışkanlık haline geldiğinden bu hal giderek yaşamımda bir heyecan eksikliğine ve cansızlaşmaya yol açtı. O dönemde bazı yarı farkındalık anlarında bilincine tam varmadan içimde özlemini çektiğim şey arzulardan ziyade, arzulama arzusuydu; daha güçlü, daha bağımsız, daha tutkulu, daha doyumsuz istek duyma, daha yoğun yaşama, belki de acı çekme ihtiyacıydı. Fazlasıyla aklı başında bir yöntemle varoluşumdan bütün çelişkileri uzaklaştırmıştım ve bu çelişki yokluğu canlılığımı söndürüyordu. İsteklerimin giderek daha da azaldığını ve zayıfladığını, duygularıma bir tür donukluğun yerleştiğini görüyordum; belki de en iyisi şöyle ifade edecek olursam, bir tür ruhsal iktidarsızlık ve yaşamda tutkuyla yer alabilme yetersizliği hissettiğimi söyleyebilirim.”
Teknoloji böyle bir şey işte insanları yakınlaştırıyor mu? Yoksa uzaklaştırıyor mu? Hiç anlamıyorum. Babam beni sosyal medyaya erken yazdırdığı için uzunca bir süredir sosyal ağlarda olduğumdan artık sıkıldım. Artık arkadaşlarımla yüz yüze görüşmek istiyorum. Şimdilerde her şey harika.Uzun bir süredir asosyal bir adam olduğumdan, artık sokaklara
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.