Çocuklar kimliklerini etraflarından aldıkları mesajlardan yaratırlar: Eğer bu mesajlar çelişkili ya da karışıksa, çocuklar neler olup bittiğini anlamaya çalışmakla gittikçe çoğalan garip boyutlara sürüklenirler.
Doktorlar için vertigonun anlamı, denge organlarınız ile gözleriniz hareket halinde olup olmadığınıza dair çelişkili mesajlar verdiğinde ortaya çıkan, mide bulantısının eşlik ettiği baş dönmesidir.
Sol partiler, düzeni ya da o düzen içindeki birçok kurumu köklü biçimde değiştirme iddiası taşırlar. Bu nedenle de toplumsal-ekonomik düzenin eleştirisi ve getirilmek istenen yeni düzenin inandırıcılığı önem taşır. İşte bu konumdur ki sol partiler açısından hem ideolojinin hem de yapısal tutarlılığın önemini artırır. Sol bir partinin başarısı, bir yandan programının kitlelerde "umut" yaratmasına, öte yandan da örgütü, önderi ve yönetici kadrolarıyla "güven" vermesine bağlıdır. Düzeni korumak, değiştirmekten daha kolaydır. Düzeni ufak düzeltmelerle sürdürme amacındaki bir sağcı parti, hele bir de iktidarda ise kendi içindeki bazı önemli çelişkilere karşın başarılı olabilir. Çünkü neyin korunmak istendiği ve iktidarda iken neler yapıldığı ortadadır. Oysa soldaki bir partide, topluma çelişkili mesajlar iletiliyorsa, ortadaki seçmeni kazanma şansı azalır. Sadece "tepki" oylan ile yetinilir. Çünkü iktidara geldiğinde neler yapacağı konusunda bir açıklık ve inandırıcılık oluşmaz.
"Vertigo" sözcüğü genellikle yükseklik korkusunu anlatmak için kullanılır ama doktorlar için vertigonun anlamı, denge organlarınız ile gözleriniz hareket halinde olup olmadığınıza dair çelişkili mesajlar verdiğinde ortaya çıkan, mide bulantısının eşlik ettiği baş dönmesidir.
Yine çelişkili duyusal bilgilerin gelmesi sonucu gelişen deniz tutmasıyla da ilişkilidir.
Fırtına sırasında gemideyseniz iç kulağınız hareket ettiğinizi, gözlerinizse bunun tam tersini söyler. Hasta bir iç kulak olduğunuz yerde kaldığınızı söylerken, gözlerinizin öyle olmadığına şahitlik etmesi ya da tam tersine, gözleriniz hareket etmediğinizi söylerken iç kulağınızın beyninize döndüğünüz bilgisini vermesi, feci bir bulantıyla birlikte vertigo gelişmesine neden olur.
Okunması incelenmesinden daha kolay kitaplar serisine güzel bir örnek daha. Karşınızda Zorba, herkesin kendinden bir parça bulabileceği bir kitap. Bir mozaik. Doğu felsefesi ve Avrupa bakışı, Antik Yunan düşüncesi ila Buddah karışımı. Zorba' yı düşündükçe aklıma Diyojen geliyor. Reenkarne bir Diyojen; edep konusunda yarışabilirler. Kart zampara, katil ve düzensiz yaşamı olan bir filozof. Hayat okulundan mezun bir filozof. Zorba ile linyit kömürü benziyor aslında, ikiside zaman ile çürümesi gerekirken daha çok yaşama tutunuyor daha çok değerleniyor. Zorba bir kömür madeni, ham ve işlenmemiş. Eğitim almamış, yontulmamış en önemlisi yönlendirilmemiş olması. Filozofluk yönü burdan geliyor aslında adeta bir çocuk aklıyla hayatı sorgulayan koca bir adam. Hayatın gerçeği Zorba; "Kendin yarı şeytan olmazsan, şeytandan nasıl kurtulursun?" diyor. Kendiside zaten yarı bir şeytan, hayatta hiçbir şeyin tamamen iyi veya kötü olmadığının canlı kanıtı. Aynı zamanda yarım kalan şeylere düşman olması da hayat boyu çelişkili yaşamına güzel bir örnek. Çelişkili diye söyleyince ağır bunalım ve buhran geçirircesine çelişkiler değil, ani ve keskin bir kesik gibi bir yıldırım düşmesi gibi karar veren bir adam. Hayata dair çok derin mesajlar içeren güzel bir roman. Usta ellerden çıktığı her halinden belli, ayrıca şahsi olarak Türk motiflerini görmek beni çok etkiledi, sevindim. Nikos Kazancakis'in mezar taşıyla başlıyor; mezar taşında " Hiçbir şey beklemiyorum, hiçbir şeyden korkmuyorum, özgürüm." sözleri yazılı. Böyle çarpıcı bir giriş ve böylesine çarpıcı bir yazarın eserini okumak benim için onurdu.
Bazen ağzımızdan çıkan kelimelerle ses tonumuz iki farklı mesaj verir. Çelişkili mesajlar veririz ve ne yazık ki eşimiz genellikle söylenen kelimeleri değil, ses tonundaki mesajı algılar.
Ama kelimesi çelişkili mesajlar verir. Bundan sonra Konuşurken ama kelimesini nasıl kullanacağınıza dikkat edin. Sakın unutma deyiminide ç. ok dikkatli kullanmalıyız. Sonunda nolur tembih edileni unuturuz. sakın unutma yerine Lütfen anımsa ifadesini kullanmaya. başlayalım
Vertigo, denge organlarınız ile gözleriniz hareket halinde olup olmadığınıza dair çelişkili mesajlar verdiğinde ortaya çıkan, mide bulantısının eşlik ettiği baş dönmesidir.
Yine çelişkili duyusal bilgilerin gelmesi sonucu gelişen deniz tutmasıyla da ilişkilidir. Fırtına sırasında gemideyseniz iç kulağınız hareket ettiğinizi, gözlerinizse bunun tam tersini söyler. Hasta bir iç kulak olduğunuz yerde kaldığınızı söylerken, gözlerinizin öyle olmadığına şahitlik etmesi ya da tam tersine, gözleriniz hareket etmediğinizi söylerken iç kulağınızın beyninize döndüğünüz bilgisini vermesi, feci bir bulantıyla birlikte vertigo gelişmesine neden olur.
Karşı-fobik kadınlar erkeklerle olumlu ilişki kurmakta zorluk çeker. Kendilerini üstün, "otorite sahibi" hissetme ihtiyacı duyarlar. Sevgi ilişkilerinde kendi seçtikleri erkekler konusunda şikayetçi olmaya başlarlar. Balayı bitince, soğuk ve reddedici davranmaya başlarlar. Söz konusu erkek şaşkına döner, hatasının ne olduğunu bilmeden garip suçluluk duygularına kapılır. Erkeğin hatası, temelde ürkek olan kadının yansıttığı kendinden emin imaja inanmasıdır. Yüzeyden bakıldığında böyle bir kadın kesinlikle sırtını erkeğine dayamaz, oysa gerçekte her zaman (gizliden gizliye) istediği şey de işte budur. Temel güvensizlik ve çaresizlik duygularını gizlemek için cesur, arsız ve bağımsız davranan kadınlarda bir çelişkili mesajlar sistemi ağır basar. Erkek, kadının sahte bir öz-yeterlilik maskesinin arkasına gizlendiğini anlamaz. Erkek de kadının istediğini isteyebilir; sırtını dayayabileceği güçlü, bağımsız bir "başkası." Kadının gerçek ihtiyaçları ortaya çıktığı ve erkek bu ihtiyaçlara cevap vermek istemediği vega veremediği zaman korkunç çatışmalar baş gösterir.
#okudumbitti
Oncelikle bu kanalı/ hesabı niye açtık, tekrar belirtmekte fayda var. Biz kitap okuyan anne ve baba olarak, kitap kanallarını da bilhassa ben anne olarak yakından takip ediyordum . Onların "mutlaka okuyun" dediği kitapları heyecanla alıp okur, nasıl ya bunu mu övdüler diyerek kapatıyordum. Boyle örneklerin sayisi arşa
Temel güvensizlik ve çaresizlik duygularını gizlemek için cesur, arsız ve bağımsız davranan kadınlarda bir çelişkili mesajlar sistemi ağır basar. Erkek, kadının sahte bir özyeterlilik maskesinin arkasına gizlendiğini anlamaz.
Bazen ağzımızdan çıkan kelimelerle ses tonumuz iki farklı mesaj verir. Çelişkili mesajlar veririz ve ne yazık ki eşimiz genellikle söylenen kelimeleri değil, ses tonundaki mesajı algılar.
Şair, yazar, eleştirmen, aktivist, feminist gibi birçok sıfata sahip Margaret Atwood ile tanışma kitabımız, daha önce dizisini izlemiş ve beğenmiştim kitabı da #basakile1001okuyoruz grubumuz vesilesiyle okumuş oldum.
Gerçek bir olaydan esinlenerek yazılmış ancak konuya ilişkin kaynakların çoğu çelişkili ve yetersiz. Zaten yazar sonsözde olayların