Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Babamdan ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç hamama gittiniz mi?
Ben gittim lambanın biri söndü
Gözümün biri söndü kör oldum
Tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak Şöylelemesine maviydi kör oldum
Taşlara gelince hamam taşlarına
Taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
Taşlarda yüzümün yarısını gördüm
Bir şey gibiydi bir şey gibi kötü
Yüzümden ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç sabunluyken ağladınız mı?
(1953)
Nazi diktatörü Hitler, Almanlara gelecekteki muazzam bir “Büyük Almanya'’ vaat ediyordu. Bu inanç uğruna 20 milyon Alman öldü, Almanya tamamen bir harabeye döndü, ama Alman halkı son âna kadar Hitler’in vaat ettiği mucizeyi bekledi.
Yaşam beklentidir, ölüm ise değişmezlik. Değişim hayatımızın tam kalbinde... Değişime direnmeye çalışırsanız, değişimi istemezseniz, değişim sizi yok eder.
Hiç Babanız Öldü mü?
Benim bir kere öldü
Kör oldum,
Yıkadılar aldılar götürdüler,
Babamdan ummazdım bunu kör oldum, Siz hiç hamama gittiniz mi ?
Ben gittim lambanın biri söndü Gözümün biri söndü Kör oldum,
Tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak, söylemesine maviydi Kör oldum,
Taşlara gelince hamam taşlarına
Taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi ,
Taşlarda Yüzümün yarısını gördüm ,
bir şey gibiydi bir şey gibi kötü ,
Yüzümden ummazdım bunu Kör oldum,
Siz hiç sabunluyken ağladınız mı?
Cemal Süreya
Onunla beraber kültür hayatımızın bir güneşi söndü. Hayat şevkimiz azaldı: O, her gün keskin neşterini vurup içimizdeki iltihapları deşer sinirlerimizi boşaltırdı da bir günlük hayat dövüşüne daha az zehirlenmiş olarak katılırdık. Esprisi, insanı hiç bir vakit bezdirmezdi. Hicvi, yıkıcı ve kasvet verici değildi. Esprilerinden kendimizi kendi gözümüzle küçülten, kapkara bir yeise düşüren ve daima hayvanlığımızı hatırlatan
hoyrat ve kaba bir hava esmezdi. Tam tersine, bizi daha iyi, daha güzel, daha yaşanmağa değer bir hayatın yaratılabileceğine kandırırdı. Bütün hoyratlıklarına ve kahpeliklerine rağmen insan oğlunu sevmesini öğretirdi.
Onda Nasrettin Hoca'nın iyimser hayat
felsefesi en asil bir devamını bulmuştu.
Vedat Nedim TÖR, (Cumhuriyet : 27-2-948)