Türkçe bilenin işi rast gider bir İran atasözüymüş. Eskiden beri Türkçe dili rağbet gören bir dil. Dil devriminden sonra 1960 karda yeni yeni oturmaya başladığını savunur Cemal Süreya. Şairin eleştiri yazılarının birinin daha sonuna geldik bir çok ünlü şairleri her anlamda eleştirerek bizlere geçmişten ışık tutar. Günümüzde çok fazla şiir okuyamamaktan yakındığım bu günlerde beni o şairlere davet eder nitelikte. Kitabın içeriğinde birçok başlık ve her başlıkta eleştiriler içermekte. Nazım Hikmet, Orhan Veli, Can Yücel, Garip akımı temsilcileri, İkinci yeniciler daha birçokları bu kitapta yer almakta.
Şiir okuma konusunda henüz çok başlardayım ve hedeflerimden biri şiir okumakta kendimi geliştirmek ve hedefim için böyle bir başlangıç yapmış bulunmaktayım.
Cemal Süreya'dan seçme şiirlerin bulunduğu bu kitaba başladığınızda ilk Doğan Hızlan'ın yani bu kitabı hazırlayan kişinin yazısıyla karşılaşıyorsunuz. Cemal Süreya'dan öyle güzel bahsetmiş ki daha şiirlere başlamadan bende büyük bir heyecan uyandırdı. Sonrasındaysa Süreya'nın güzel şiirlerine başlıyorsunuz ve bir bakmışsınız kitap bitmiş. Yani bende tam olarak böyle oldu, su gibi akıp gitti şiirler, duygularım da içimde su gibi aktı.
Şiire ilk adımımı bu kitapla attığım için mutluyum. Umarım ileride bu alanda çok daha bilgili olabilirim, bunun için çabalayacağım.
Buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim ve güzel okumalar dilerim...
Boyun Eğmeyen Umudu Olan Adam
"İnsanlar gerçekten adı ile yaşıyor."
Ahmed isminin anlamı çok övülen, minnettarlıkla anılmaya layık olan, çok methedilen kişi, Arif ise çok anlayışlı ve sezgili demek. Ahmed Arif hem adı hem de kendi seçtiği soyadı gibi bir insan.
Kısa, öz ve akıcı bir şekilde bir Akarsuda süzülür gibi akan biyografik bir eser. Yazar kitaba direkt olarak Amed Arif'in hayatına girecek şekilde başlamaz. Direkt hayatıyla giriş yapmaktan ziyade Ahmed Arif'ten bağımsız olağan bir hikaye ile başlar.
Hikayede geçen bir tiyatro sahnesinde Ahmed Arif'e ait dizeleri işiten bir karakter olan akademisyen Akarsu hoca aracılığıyla yazar, bize sunar Ahmed Arif'i.
" ...Aymışam yarı gece,
Seni bulmuşam sonra.
Seni, kaburgamın altın parçası..."
Yazar, Ahmed Arif'in hayatını olabilecek en saf şekilde aktarmak için gerek Cemal Süreya'dan gerek Ataol Behramoğlu'ndan şaire yönelik alıntılar eklemiştir. Bu da Ahmed Arif'i yakın çevresinin ağzından yani birinci elden en yalın şekilde tanımamıza olanak sağlamıştır.
·
Not rated
KAZA SÜSÜ
‘’Nazım Hikmet vapuru
deniz ile arasına
dökülen asfaltı kırar
ve özgürlüğüne kavuşturur
Cemal Süreya'nın Çektiği Eziyet
Eveet sevgili followerlarım,uzun sayılabilecek bir aradan sonra yeni bir incelemeyle nihayet karşınıza çıkabildim.Öyle bir kitaba denk geldim ki sormayın hiç.
Daha önce üçlemenin Kasırga adlı birinci kitabını okumuştum.Sıkı takipçilerim kitaptan ne kadar hoşlandığımı(!) hatırlayacaklardır.Serinin 2. kitabı ilkine göre daha derli toplu olsa da
NAZIM HİKMET/MUHAMMET VURAL
Muhammet Vural 1000bir kitapta Ahmed Arif, Nazım Hikmet, Cemal Süreya, Atilla İlhan, Yahya Kemal ve İsmet Özel gibi şiir sanatının ustalarıyla kıyaslanıyor...
Şimdi ya affedersiniz ama bu kıyaslamayı yapanlar!!! Siz ne içiyorsunuz..?
Ahmed Arif nere, Muhammet Vural nere..?
Yani şairlik hayatına yeni yeni girmiş olan birini, usta isimlerle
