Umut etmek cesaret etmektir, yanlış giden bir şeylerin değişebileceğine ve dünyayı ve ülkemizi bulduğumuzdan daha güzel bırakabileceğimize duyduğumuz inançtır.
Sayfa 141Kitabı okudu
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun.
_İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir.
_Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur.
_İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz.
_Yanlış anlayanlar tarafından
Ama sen beni henüz anlayamamışsın, benim için cesaret inançtır.
…insandan başka bir şey olmadıkları şüphesi. İnsanın yavaş yavaş kafasına dank ediyordu. Uluyor, zıplıyor, dönüyor ve suratlarını korkunç şekillere sokuyorlardı; ama insanı asıl ürperten şey onların -tıpkı senin gibi- insan oldukları, bu vahşi ve tutuklu hengâmeyle uzaktan akraba olduğun düşüncesiydi. Çirkin. Evet, gayet çirkindi; ama yeterince insansan, cesaretin varsa kabul ederdin bu gürültünün korkunç içtenliğine ufacık da olsa bir tepki verme isteği duyduğunu, ilk çağların gecesinden bu kadar uzakta olmana rağmen orada senin de anlayabileceğin bir anlamın var olduğuna dair belli belirsiz bir şüphe duyduğunu. Hem neden olmasın? İnsan zihni her şeye kadirdir - çünkü her şey insanın zihnindedir, tüm gelecek ve tüm geçmiş. Zaten ne vardı ki orada? Neşe, korku, hüzün, bağlılık, cesaret, öfke -kim bilir? - ama hakikat oradaydı - zaman pelerininden sıyrılmış hakikat. Budalalar hayretle ağızlarını açıp ürpersinler - insan bilir ve gözünü kırpmadan bakabilir. Ama en azından şu sahildekiler kadar insan olmalıdır. Kendi içindeki hakikatle -doğuştan gelen kuvvetiyle- hakikati karşılamalıdır. İlkeler? İlkeler işe yaramaz. Mal mülk, giysiler, gösterişli paçavralar -şöyle iyice bir silkelenir silkelenmez dökülür giderler. Hayır, düşünülüp taşınılmış bir inançtır gereken. Bu şeytani hayhuya çağrılıyor muyum ben de? Pekâlâ. Duyuyorum, kabul ediyorum, ama benim de bir sesim var ve ister iyi olsun ister kötü, susturulamayacak bir ses. Salt korku ve güzel duygularla hareket eden bir budala daima emniyettedir elbette…
Sayfa 54 - İş bankası kültür yayınları
Bir kadının hayatını değiştirmek için ihtiyacı olan tek şey biraz cesaret biraz da inançtır.
Güvende olmak , aslında bir batıl inançtır. Doğaya aykırıdır. Tabiatta hiç bir canlı güvende olmadığı gibi insan da güvende değildir. Tehlikeden kaçınmanın güvenceyi sağlamadığı uzun vadede ortaya çıkar. Hayat ya gözü pek bir maceradır ya da hiçbir şey. Yüzünü değişime dönmek ve kader karşısında özgür ruhlar olarak yaşamak, işte yenilmezlik budur.
Helen Keller
Sayfa 3 - Kuraldışı yayınlarıKitabı okudu
Başlangıç
Bir kadının hayatını değiştirmek için ihtiyacı olan tek şey biraz cesaret biraz da inançtır.
ArkadyaKitabı okudu
İyimserlik, çaba harcamanın değeceğine inançtır; iyimserlik, yol üstüne çıkacak engellere karşın olumlu sonuçlara eriş-
me umududur. İyimser olmak cesaret ister, ama bu, eğer olumsuzluk ve teslimiyet çıkmaz sokağından kaçınmak ve başarmak istiyorsak bizim tek seçeneğimizdir.
Sayfa 25 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Erdoğan, ABD’de bir düşünce kuruluşunda yaptığı konuşmada “Ben çocuklarımı Amerika’da okutuyorum. Bunun bir sebebi var. O da bu medeniyete duyduğum inançtır.” diyor. Siyasal kariyerinin çok büyük bir bölümünü anti-Amerikanizm üzerine kuran bir siyasetçinin geliştirmiş olduğu kıvraklık şaşırtıcıdır. Almanların ünlü sosyal demokrat eğilimli dergisi “Der Spie-gel”in 17 Mart 2004 tarihli sayısında, “Türkiye’nin güçlü adamı Erdoğan, ABD ile yapılmış gizli bir anlaşmanın arkasındaki adam” diye nitelendiriliyor. Erdoğan’ın ABD ile gizli bir gündeminin olup olmadığını bilmek mümkün değil ama 27 Ocak 2004’te ABD’de Amerikan Yahudi Kongresi'nden cesaret ödülü alan Erdoğan, 16 Şubat 2004’te Teke Tek programında “Diyarbakır’ı istiyorum ki, şu anda Amerika’nın Büyük Orta Doğu projesi var ya Genişletilmiş Orta Doğu, yani bu proje içinde Diyarbakır bir yıldız, bir merkez olabilir. Bunu başarmamız lazım.” diyerek, “ bulunabilecek en iyi Müslüman lider” sıfatını hak ettiğini gösteriyor. Her ne kadar AKP, Türk halkından gelen tepkiler üzerine BOP'a daha temkinli bir yaklaşım sergiler görünse dahi BOP'un bir parçası olarak kalmaya devam etmektedir.
Umut etmek cesaret etmektir, yanlış giden bir şeylerin değişebileceğine ve dünyayı ve ülkemizi bulduğumuzdan daha güzel bırakabileceğimize duyduğumuz inançtır.
Sayfa 141 - Kapı YayınlarıKitabı okudu