Hepimiz farklı karakterlerde insanlarız. Kimimiz su katılmamış ödlek, kimimiz cesur yürek.
Sayfa 57 - 1.7. -> Emniyet ve iç huzur
Endüstride kapalı kapılar ardında neler olup bittiğini dürüstçe bakacak kadar cesur davranabilirseniz göreceğiniz şeyler yürek parçalayıcıdır
Reklam
Fetoş'un Yeğeni
Cumhuriyet gazetesinden Hikmet Çetinkaya 10 Nisan 2008 tarihinde tartışmaya bir başka yönden katılıyordu: Adamda mangal gibi yürek var ... "Cesur yürek" mübarek ... Korkusuz! Gözüpek!
Tüm davranışlarımızda kendini beğenmenin hiç de küçümsenemeyecek bir rolü vardır. Özellikle de zayıf kişilikler dışarıya karşı kendilerini güçlü, cesur ve kararlı gösterecek şekilde davranmak çabasındadırlar.
Dedim ya yürek gerek. Sıska bir gencin haklı, masum ve cesur olabileceğini düşünmeye.
Sayfa 37
Ölüler Hakkında Sakın Kötü Konuşma
Şu dünyada sonum geldi, artık öldüm ben. Şimdi gagalayıp duracaklar merakla o küçük çenebaz kargalar, insan denen. Çıkar bir cesur yürek, gerçeği haykırır: Bil ki burada acımasız kötülüğün yok ettiği büyük bir ruh yatmaktadır. Geldi taze ve hoş günlerinden gençliğin, bu kötü vakte kılıçlarla, ezgilerle. Dilinde kalbinde gelen özgürlük sözü. Yaralıydı ama gizledi maharetle. En sonunda o yara ona diz çöktürdü, uzatıp yatırdı gördüğünüz mezara, koca bir “Başarısız”damgası, alnında.
Reklam
Cesur Yürek
Cesaret anlamına gelen courage sözcüğü İngilizceye eski Fransızcadaki corage sözcüğünden, o da Latincede "kalp" anlamına gelen, insanın tüm duygularının, arzularının ve niyetlerinin kaynağı kabul edilen cor sözcüğünden geliyor. Ortaçağda kalp, bizim bildiğimiz gibi kas değildi. Kan dolaşımını sağlayan bir pompadansa,vücudun can özünü ısıtan bir odaydı. Bu can özü ne kadar sıcaksa o kişinin o kadar cesur olduğu varsayılıyordu.
Sayfa 63
Enver Paşa bir defa kurmay subay olmasına rağmen, Balkanlarda, Bulgaristan'da, eşkiya peşinde koşturuyor. Çok cesur bir adamdı. Boy olarak ufak tefek ama, "Yürek cüsseyle ölçülmez" derler ya, işte tam bunun örneğidir Enver Paşa. İki sene içerisinde 54 silahlı çatışmaya giriyor ki her an ölümle burun buruna geliyor. Fakat çok enteresan bir adam, korku ve ölüm gibi mefhumları bildiğinden emin değilim. Bazen bir Enver Paşa filmi yapalım, senaryo yaz diyorlar, ben de şöyle cevap veriyorum, "Senaryo yazmaya gerek yok, hayatını okuyalım yeter." Oradan oraya koşturuyor. Bir savaştan bir savaşa, bir olaydan bir olaya. Mesela Berlin'de askeri ateşeliği terkedip, Libya'da 20 bin Arabı toplayıp İtalyanlara karşı savaştırıyor. Yanında Mustafa Kemal, Fethi Okyar gibi insanlar da var. Hakikaten de İtalyanlar sahilden içeri adım atamıyorlar.
De Mortuis Nil Nisi Bonum (Ölüler Hakkında Sakın Kötü Konuşma)-Richard Realf
Şu dünyada sonum geldi, artık öldüm ben. Şimdi gagalayıp duracaklar merakla o küçük çenebaz kargalar, insan denen. Çıkar bir cesur yürek, gerçeği haykırır: Bil ki burada acımasız kötülüğün yok ettiği büyük bir ruh yatmaktadır. Geldi taze ve hoş günlerinden gençliğin, bu kötü vakte kılıçlarla, ezgilerle. Dilinde kalbinden gelen özgürlük sözü. Yaralıydı ama gizledi maharetle. En sonunda o yara ona diz çöktürdü, uzatıp yatırdı gördüğünüz mezara, koca bir "Başarısız" damgası, alnında.
Sayfa 506
sevgilim, bu ne rezillik derya ufuklarından kopup gelirken üstüme köpürerek, baş ve yürek bir ulu rüzgar içinde iken, oturup tahta iskemleye yan gelerek, istirahatta beden.. bu bahsi bırak.. sevgilim, saçlarının içinde elim, şarkısı avucumda. sen altı yüz kilometre benden uzak ve başucumda.. bu da ayrı bir bahis. biz bu 39 senesinde ikimizden konuşacak değiliz, henüz o kadar cesur değilim..
473 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.