Benim tarafımda hayat sıklıkla kitap okuyarak geçiyordu. Dikkate değer bir yanım yoktu.
Sabahları kalkıp kahve yapıyordum, kendimi kitaplara veriyor, onları inceliyordum, bir yandan kahve içiyordum ve sonra gidiyordum.
Sonra da geri geliyordum.
Olacaksa olur ve bunun önüne kimse geçemez.
Kapıyı açık bırakmayı öğrendim. Gelene merhaba gidene eyvallah demeye hazırım. Canımı yakanları o kapıdan uyarlayabilecek kadar güçlü, girmek isteyenleri davet edebilecek kadar yürekliyim