Bugün biri çıkıp 'sizce dünyada enerji problemi var mı?' diye bir soru sorsa şu cevabı verirdim: 'Evet bayım, kesinlikle dünyada bir negatif enerji problemi var!' Ve daha da kötüsü, bu enerji problemini ortadan kaldıracak elimizde ne bir pozitif enerji santralimiz var, ne de yeraltı rezervlerimiz... Orta Doğu ve Arap Yarımadası dahi bu konuda
Kadın ve Feminzm
Dünyada ve Türkiye 'de Feminizm(Feminizm' in Tarihçesi)
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Feministik düşünceyle tanışmam Üniversite yıllarıma dayanır. "Kadın ne değildir? "in tanımını bana öğreten yine kadınlar olmuştur. Fakat gördüğüm kadarıyla kadının ve kadın haklarının tüm dünyada geri plana atılmasının en büyük
Hangisi gerçekti hangisi hayal gücü?
Zehra, diğer Zülfü Livaneli karakterleri gibi geçmişle gelecek arasına sıkışmış, diğer insanlara göre manevi açıdan farklı özelliklere, doğaüstü özelliklere sahip bir genç kadın. Serenad eserini okuyanlar bilirler oradaki baş karakteri, Konstantiniyye Oteli’nin baş kahramanı Zehra da yine eğitimli, üst düzey bir görevde çalışan sosyal bir İstanbul kadını.
Biraz çevre baskısı, biraz yaşadığınız dönemle ruh hali arasındaki uyumsuzluk biraz hayattan yorgun aslında.
Romanın üslubu ve hikaye akışı şuana kadar okuduğum kitaplardan farklıydı. Bizans kalıntılarından oluşturulan bir otel “Konstantiniyye Oteli” Kitap bu otelin açılışında verilen ve şehrin bir çok kesminden ünlü ismin çağırıldığı davetle başlar. Tüm kitap da orada geçer aslında. Bir geceyi, davette bulunan 30'a yakın masaya, masadaki karakterlerin hayatlarına parça parça dahil olarak izleyeceksiniz uzaktan. Bir salonda, aynı anda bulunan yüzlerce insanın nasıl bambaşka hayatlar, bambaşka hikayeler sakladığını gösteriyor kendi içerisinde. Klasik bir Livaneli eseri. Uykudan göz kapaklarınız kapanmak üzereyken sizin tek derdiniz bir sonraki sayfada neler olacağı. Dili öylesine akıcı ve sade. Ama betimlemeleri ve kullandığı tabirler bir o kadar kulağa süslü ve çekici geliyor.
Eğer daha önce herhangi bir Zülfü Livaneli eseri okuduysanız ve beğendiyseniz bunu da çok seveceğinizden eminim. Özellikle sizlerin de benim gibi Serenad’ın tadı damağınızda kaldıysa, Konstantiniyye Oteli tam da aradığınız kitap.
Sevgiler!
"Araştırmalar gösteriyor ki, boşanmaların büyük çoğunluğunun sebebi evliliktir." Hadi canım sende ciddi olamazsın. :)
Gevezelik》Yine ortalığı karıştıran kitaplardan bir tanesiyle karşınızdayım. Kimi çok alıntı ve inceleme yapmamı istedi kimi kitap hemen bitsin de kurtulalım <şu acımasız gerçeklerden> dedi yani sonrasını ben
Bir kadının aşkı uğruna kendi içinde yaşadığı çatışmalar, çevre baskısı, ön yargılar ve tutkularını işleyen, aşka dair bütün duyguları okura her sayfada çarpıcı bir biçimde yaşatabilen, oldukça sürükleyici bir eser.
Bende bıraktığı duygular çok özel oldu, okurken Marguerite'in acısını derinden hissediyorsunuz.
Peki aşk her şeyin üstesinden gelir miydi? Marguerite'in öyküsü kuraldışı bir olay, ama her gün rastlanan türden bir şey olsa, yazma çabasına değer miydi?
Kamelyalı KadınAlexandre Dumas (fils) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201917,8bin okunma
Hoş Nağme, peş peşe sayılabilecek kısa bir arayla iki çocuk sahibi olmuş bir annenin kariyerini bırakıp çocuklarına bakmak için evde kalmasıyla birlikte yaşadığı sıkıntılarla başlıyor. Bir yandan çocuk bakımını nerdeyse tamamen ve sadece annenin omuzlarına yüklenen bir sorumluluk olarak dayatan toplum ve çevre baskısı ve diğer yandan artık
**Yazılanlarda bir parça da olsa size dokunan bir yer varsa oraya daha önce birisi dokunduğu içindir**.
Böyle bir epigraf ile başlamış
Taş Sektirme Ustası kitabına.
Bu deyiş bam telimeden vurdu beni. Dedim acaba hangi yaşanmışlıklar iç olacak bana.
Kolay değil yaşanmışlıkların ya da ifade edilemeyen boşlukların, insanı zincir gibi bağlayan, esir eden
Dünya Edebiyat tarihinde belki de en çok tartışılan , tartışılacak olan ve tartışılmayı da hak eden bir kitap. Kitabın hem övülecek ve hem de eleştirilecek o kadar çok özellikleri var ki; işte bütün bunlardan dolayı bence de çok tartışılmalı ve çok konuşulmalıdır bu kitap.
Kitabın yazarı Boris Pasternak , aslında usta bir şairdir ve
Kitaba kayıtlı pdf’lere bakarken rastladım, akşam üstüne kadar böyle bir kitabın varlığından bile haberim yoktu, Karl Marx ve intihar sözcüklerini yan yana görünce de epey şaşırıp bir bakayım diye başladım.
Paris’te intiharlar üzerine çalışma yapan bir polis memurunun Peuchet’in ölümünden sonra vakalarla alakalı yayınlanan araştırmalarından çok