TIMARHANE BANA NEYZEN TEVFİK’İ TANITTI
Neyzen Tevfik (1879-1953) Onu tanımayan yoktur sanırım o kuşakta ve bizim kuşakta. Yeni kuşak merak sarsa, belki biraz tanıyabilir onun kişiliğini şiirlerinden... Görmek mümkündü onu Beyoğlu’nda, Havuzlu Beyazıt Meydanı’nda, Küllük Kahvesinde, Kumkapı’da, Samatya’da... İstanbul’un her yerinde, her
I. Dünya Savaşı'na yedek subay olarak katılan Ahmet Celâl, bu savaşta tek kolunu kaybederek geri döner, istanbul, ingilizler tarafından işgal edilince emireri Mehmet Ali'nin davetine uyarak, onun Porsuk çayı kıyısındaki köyüne gider. Ama aklı sürmekte olan savaştadır. Köyde, her gün gazete getirterek gelişmeleri izler. Fırsat buldukça da köylülere
Adı dünyayı sarsan, bir çok konuda ödül almış, animesi ve bir çok filmi çekilmiş bir manga. Belki bu kadarı bile bu manga serisini okumak için yeterli bir neden olabilir.
Mangalar, herkese hitap eden bir tür değil. Ama çizgi roman hayranıysanız gerçekten vazgeçemeyeceğiniz bir tutku haline geliyor. Eminim bir çok insanın aklına manga dedikten sonra Japonya geliyordur. Kitapta Japon kültürünü, günlük yaşantısını, bireysel düşünce dünyasını da okuyorsunuz aslında.
Dizi her ne kadar on üç kitaptan oluşsa da aslında 12. kitap serinin son kitabı. Bu sayısı daha çok yazar ve çizer ile yapılmış röportajlardan vesaire oluşuyor.
Konusu, bir ölüm tanrısının (Şinigami) ölüm defterini (death note) dünyaya düşürmesi ve Light adındaki zeki bir lise gencinin bu defteri bulması ile başlayan bir macera. Light, bu defteri suçluları öldürmek için kullanmaya başlar çünkü amacı doğru ve güvenilir bir dünya kurmaktır. "Kira" adıyla kendini dünyaya tanıtır. Fakat yaptığı şey aslında cinayet işlemektir. Ve devreye "L" lakaplı, en az Light kadar zeki olan bir dedektif girer.
Olaylar bu şekilde devam eder. Bu ikili birbirini yakalamaya çalışırken kitaba birçok karakter dahil olur ya da kitaptan çıkar. Peki, acaba kim kimi yakalayacaktır? L, bu konu da başarılı mi olacak yoksa adı Light tarafından ölüm defterine mı yazılacak? Öyleyse Kira'yı kim yakalayacak? Yoksa herkesi alt ederek kendisini yeni dünyanın tanrısı mı ilan edecek? Herkese iyi okumalar. Kitaplar iyidir. Hele resimli kitaplar çok daha iyidir.
Her daim kitaplarla kalmanız dileğiyle.
Ölüm Defteri 13Tsugumi Ooba · Akılçelen Kitaplar · 2017999 okunma
"'Kadermiş!' Öyle mi? Haşa, bu söz değil doğru:
Belanı istedin, Allah da verdi ... Doğrusu bu.
Taleb nasılsa, tabt'i netice öyle çıkar.
( ... )
Sonunda bir de 'tevekkül' sokuşturup araya,
Zavallı dini çevirdin onunla maskaraya!
Bırak çalışmayı emr et oturduğun yerden,
Yorulma, öyle ya, Mevla ecır-i hasın iken!
Yazıp sabahleyin evden çıkarken işlerini,
Birer birer oku tekmil edince defterini;
Bütün o işleri Rabbim görür: Vazifesidir ...
Yükün hafifledi ... Sen şimdi doğru kahveye gir!
( ... )
Huda vekil-i umarun değil mi? Keyfine bak!
( ... )
Hüda'yı kendine kul yaptı, kendi oldu Huda;
Utanmadan da tevekkül diyor bu cür'ete ... Ha!"
Akif'in "Sonunda bir de 'tevekkür sokuşturup araya" i "Zavallı
dini çevirdin onunla maskaraya" dizeleri geleneksel tevekkül
anlayışına yönelik en sert eleştirilerden biridir. Yüz yıl kadar
önce, hatta bugün "tevekkülün dini maskaraya çevirdiğini" yazıp
söyleyebilecek kaç din adamı veya kaç "islamcı" aydın vardır bu
topraklarda?