ben iyiyim.
bazı ülkelerde sonbahar şimdi, ondan biraz hüzünlüyüm tabi.. bazı ülkelerde kar yağıyor şimdi, ondan üşüyorum biraz. bazı ülkelerde saat gece yarısını çok geçti diye kısık sesle konuşuyorum gündüz vakitleri..
tesadüflere inanmıyorum hala. ve hala sevmiyorum, sevmediğin şeyleri..
hala sana dokunan her kadının cehenneme gitmesi
Belki de yalnızca mutsuz bir insanım ben. Durmak bilmeden kendi kendimi
sorgulamalarımın, dalıp gitmelerimin, çevremde onlarca insan olduğu halde
kimse yokmuş gibi davranmalarımın sebebi bu. Hiç beklemediğim bir anda geliyor bu düşünce aklıma. Gömleğimin kıvrık yeninden görünen bembeyaz tenime bakıyorum. Bir karasinek konup duruyor masama.
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
“ben iyiyim.
bazı ülkelerde sonbahar şimdi, ondan biraz hüzünlüyüm tabi.. bazı ülkelerde kar yağıyor şimdi, ondan üşüyorum biraz. bazı ülkelerde saat gece yarısını çok geçti diye kısık sesle konuşuyorum gündüz vakitleri..
tesadüflere inanmıyorum hala. ve hala sevmiyorum, sevmediğin şeyleri..
hala sana dokunan her kadının cehenneme gitmesi
Ben iyiyim...
Bazı ülkelerde sonbahar şimdi, ondan biraz hüzünlüyüm tabi.. Bazı ülkelerde kar yağıyor şimdi, ondan üşüyorum biraz. Bazı ülkelerde saat gece yarısını çok geçti diye kısık sesle konuşuyorum gündüz vakitleri..
Tesadüflere inanmıyorum hala. Ve hala sevmiyorum, sevmediğin şeyleri..
Hala sana dokunan her kadının cehenneme gitmesi
Kendime telkinlerde bulunuyorum
Sen yalnız değilsin
Hiç yalnız değilsin diye
Bir yıldızlı gecede kaybediyorum gözlerimi
Göğümün yüzü karanlık
Alnı ay
Kulağımda yaprak hışırtısı
Ayağımın altında kaya cehennemi
aslında başka bir şey bul. seni oyalacak bir şey. seviştiğin kadınların listesini yap mesela, onların gülümseyişlerini hatırla. içlerinden hangisinin seni daha çok sevdiğini tartış. beni atla. benim sana tapıyor olduğumu atla. kişisel şeyler çünkü bunlar. çünkü ben seni kişisel seviyorum. annen gibi değil işte, bilirsin sen sen olmasaydın da
''Sokağa çıkmadan önce karısını öpmüştür bile.
-Ma chere, demiştir, ben yürüyüşe çıkıyorum.
Karısının kılı bile kıpırdamamıştır.
-Peki diye cevap vermiştir. Yalnız akşam yemeğe geç kalma.
Şimdi olsa, kadın hıçkırıklar içinde kocasının ayaklarına kapanır, dizlerine sarılır, sokağa çıkmaması için yalvarır ona; hiç olmaza önce karısının geçimini, geleceğini sağlamasını ister. Ama on altıncı yüzyıl bu kolay, dırıltı falan yok. Adam kılıcını eline alıp havada şöyle bir sallıyor; sonra yemek vaktine kadar görünmüyor. Düelloya, kavgaya bulaşmak için bulunmaz bir fırsat.''
GİDECEKTİN! Gökyüzünün bir tanesi, gözyaşlarımın gölünde ne arıyorsun? Avucumun derisinden yarattığın al çiçek, elveda!
Senle benim yandığımız senfonide çardaklar, kuzgun turnalar, tekerlekler, ölü kuşlar, idare lambaları, donmuş göz bebekleri, fırlayıp gökyüzüne tuzla buz oluyordu. Tayfunun sarı güneşi kanımızı dondurdu. Çilemizin şarkıları
Babama Mektup
"sevgili babacığım,
belki hatırlamazsın ama bugün sen öleli tam iki yıl oluyor. ne yazık ki bu süre içinde ben daha iyi ve akıllı olamadım; bu fırsatı da kullanamadım. oysa yıllar önce, bazı zamanlar, sen olmasaydın bir çok şey yapabileceğimi düşünürdüm. şimdi artık suçun kendimde olduğunu görmek zorundayım.
sana bazı şeyleri
Çok üzülüyorum sensizliğe. Senin benim olmaman, kahrediyor. Nedendir bilinmez göz yaşlarıma öğrettim artık akmamaları gerektiklerini. Ne kadar özlesem de biliyorum bana geri gelmeyeceğini. Kaderimi kendimin yönlendirememesi düşüncesini hiç sevmediğim için işimi kadere bırakmıyorum. Sokağa her çıktığımda sanki sana rastlayacakmışım gibi özenle çıkıyorum. Belki karşılaşırız da boynuma sarılırsın diye en güzel kokuları sıkıyorum. Bana dönüp tek kelime ''merhaba'' bile yazsan, kalbimin o anda ki ritmini tahmin edemiyorum. Seni özlüyorum, seni içimde hep anıyorum. Sakın ha beni aciz sanma, yüzüme gülümsemeyi öğretebildim ben. Kimse anlamıyor ne hissettiğimi. Belki de ben böyle düşünüyorum. Bilmiyorum; ıssız bir adada yalnız başıma kalmış gibiyim sanki. Kalbim bomboş, benden başka hiç kimse yok. Nefesimin sesinden başka bir ses işitmiyor kulaklarım. Halbuki sen varken böyle miydi? Yanımda olmamana rağmen seni her zerremde hissediyordum. Beni hiç anıyor musun acaba yalnız kaldığında? Anmıyorsan sorun değil, ben seni hep anıyorum çünkü. Kendine ''SEV KENDİNİ'' dediğin vakit de ben bunu senin yerine fazlasıyla yapmaya çalışıyordum. Gördüğüm herkeste seni arıyorum. Geçen gün bir kızın diş yapısını seninkine benzettim. Karşında otururken bana karşı her gülüşünde öndeki iki dişine hayran kalmıştım. Şimdi kimde görsem o güzel dişleri aklıma sen geliyorsun. Ah çok salağım, hiç aklımdan çıkmıyorsun ki? Seni hiç tanımamış gibi yapmayı çok denedim; ama başaramadım.
Ne olur affet beni, ne olur.
21.07.21