Güzel anlara dair bir beklentimiz kalmamıştı, kötü olanlarıysa dilemek istemiyorduk. Bir sey bekliyorduk ama ne beklediğimizi bile bilmiyorduk. Bir geleceğimiz yoktu. Yaşamaya dair bildiğimiz her şey geçmişte hapsolmuştu.
Nasıl ki en iyi peydahlanmış demir bile paslanmaya uzak değilse, en medeni imparatorluklar da her zaman barbarlığa aynı ölçüde yakın olacaktır; metaller gibi milletlerin de sadece dış yüzeyleri parlar.