FRANKO
Franko silah yönünden çok güçlü olduğu için ,Çingeneler Franko’ya karşı şarkı söyleyerek savaşmışlardır , bunun üzerine Franko toplanıp şarkı söylenilen avluya duvarlar ördürmüştür. Bunun üzerine çingeneler daha yüksek sesle şarkılar söyleyerek duvarlardan seslerini birbirlerine geçirmişler buna ithafen yazılmış.
youtube.com/watch?v=TCQUc-f...
Salla
Bir nara sarhoşların ağzından
Özgürlük geçsin boğazımızdan
Aman
Örülse de duvar aramıza
Sesimiz duyuluyor ardından
Hala başak vermeye devam eder bu tarlalar
Hala mecalimiz var inadına, inadına
Şarkılar söyle bir çingeneden doğaya
Uyan dünya aç hadi gözlerinin kırlarını bu bahara
Şarkılar söyle bir çingeneden doğaya
Uyan dünya aç hadi gözlerinin kırlarını bu bahara
Salla
Bir nara sarhoşların ağzından
Özgürlük geçsin boğazımızdan
Aman Örülse de duvar aramıza
Sesimiz duyuluyor ardından
Şarkılar söyle bir çingeneden doğaya
Uyan dünya aç hadi gözlerinin kırlarını bu bahara
Şarkılar söyle bir çingeneden doğaya
Uyan dünya aç hadi gözlerinin kırlarını bu bahara
Irk Bakımından Yabancılar
Naziler, Yahudileri sınıflandırırken, dinsel kökenlerine , ebeveynlerine ve büyük ebeveynlerine bakıyorlardı, bu her ne kadar Nazi ırkçı kuramının saçmalığını ortaya koyuyor olsa da , teşhis ve dışlamaya dair bürokratik işlemlere net bir ölçüt getiriyordu. Ancak Çingeneler için böylesine net bir tanım yoktu. Bunun üzerine yetkililer , ırk bilimi dedikleri bir düzmeceye güvendiler ve Çingeneleri ırksal olarak sınıflandırmak ve haklarında bilgi toplamak için yeni bir kurum oluşturdular. Savaş sırasında Alman Çingenelerinin Auschwitz'e gönderilişleri sırasında kullanılan bu çalışma , savaş öncesi dışlama politikalarından en önemlileri arasındaydı.
Sayfa 131 - Dışlama Politikası: Nazi Devletinde Baskı,1933-1939, Nikolaus WachsmannKitabı okudu
Çocukken düz yolda yürüyüp her nasılsa düştüğümüzde büyüklerimiz "çingeneler yola tuz serpmiş" derlerdi.Gerçekten de inanırdım ben.Kötülük olsun diye bir şeyler yapmış olabileceklerine.Yani kendi kusurlarımızın suçlusu bile onlardı ya aslında öğrendiğimiz buydu.Irkçılık sonradan edinilmiyor.Onu bebeklikten itibaren minik dozlar olarak alıyoruz damarlarımıza.Farkında olmak görebilmek arınmak gittikçe daha da zorlaşıyor.Ben bu yazıyı niye mi yazdım.Yıllarca nazi soykırımını bilmem hangi ülkenin faşist tarihini öğrenip üzerine filmler izleyip şaşıp şaşıp kalıyoruz da kendi içimizdeki küçük faşisti tanımaktan onunla yüzleşmekten o denli kaçıyoruz.Bu ikiyüzlülüğe düşmekten kaçınmalıyız asıl.Karşımıza alıp yakasına yapışmalı ve ondan hesap sormalıyız.Asıl o zaman değişecek her şey.
GEORGE FLOYD’DAN, BARIŞ ÇAKAN’A SOYKIRIM ÜZERİNE
Ankara Etimesgut’ta, balkonunda Kürtçe müzik dinleyen, Barış Çakan faşistler tarafından katledildi.
Faşizm ve faşistler her fırsatını bulduğunda Kürtleri katlediyor, halen bunun nedeni anlamakta zorlanan her nereden ve her kim varsa dönüp dolaşıp aynı lafazanlığı yapmayın bu Kürt Soykırımı’nın