Çizmeyi aşmak
Söyleyişte daha ziyade “Çizmeyi aşma”, yahut, “Çizmeden yukarı çıkma” biçiminde emir kipiyle ve boyundan bü­yük bir iş e girişildiğini ima eder mahiyette kullanılan bu deyimin hikayesi şöyledir: Milad-ı İsa’dan üç asır evvel Efes’te yaşamış olan Apelle (Apel) isimli bir ressam vardır. Büyük İskender’in resimlerini yapmakla şöhret bulan Apel’in en büyük özelliği yaptığı resimleri halka açması ve gizlendiği bir perdenin arkasından onların tenkitlerini dinleyip hoşa gidecek yeni resimler için fikir geliştirmesi imiş. Günlerden birinde bir kunduracı Apel’in resimlerinden birini tepeden tırnağa süzüp tenkide başlamış. Önce resimdeki çizmeler üzerinde görüşlerini bildirip, kunduracılık sanatı bakımından tenkitlerini sıralamış. Apel bunları dinleyip gerekli notları almış. Ancak bir müddet sonra adam resmin üst kısımlarını da eleştirmeye ve hatta teknik yönden, sanat açısından, renklerin kontrastı ve gölgelerin derecesi üzerine de ileri geri konuşmaya başlayınca Apel perdenin arkasından bağırmış. Efendi, haddini bil; çizmeden yukarı çıkma!
Osmanlı sarayında Enderun'da belirli konuların haricinde Kur'an, kelâm, Müslümanlık, tarih, yazı, muhtelif sanatlar, musiki, hatta askerî talimin dışında spor öğrenmek, ünsiyet kesbetmek mümkündü. Bunlarda padişahların çocukları, Enderun'daki öğrencilerle eğitim görmekteydi. Bu bir disiplini getirirdi. Kimse, hele hükümdar çocuğu astlarının karşısında küçük duruma düşmek istemezdi. Öbürleri de padişahın çocuğuyla eğitim görüyorum diye çizmeyi aşmak ve laubali olma hakkını bulamazdı.
Reklam
Çizmeyi aşmak deyimi,
"Efesli ressam Apelles, yaptığı tabloları halka sunup bir perdenin arkasına gizlenerek yorumları dinlemekten çok hoşlanır. Bir gün, Apelles'in sergisini gezen ayakkabı ustası, tablodaki insanların ayakkabılarını eleştirmeye başlar... Ayakkabı ustası uzmanlık alanının dışına çıkıp, resmi sanat ve teknik açısından eleştirmeye başlayınca, Apelles perdenin arkasından bağırır: "Efendi, haddini bil, çizmeden yukarı çıkma!"
Sayfa 102Kitabı okudu
Çizmeyi aşmak
Milâd-ı İsa'dan üç asır evvel Efes'te Apelle(Apel) isimli bir ressam yaşarmış.. Büyük İskender'in resimde ne yapmakla şöhret bulan Apel'in en büyük özelliği yaptığı resimleri halka açması ve gizlendiği bir perdenin arkasına onların tenkitleni dinleyip hoşa gidecek yeni resimler için fikir geliştirmesi imiş . Günlerden birinde bir kunduracı ,Apel'in resimlerinden birini tepeden tırnağa süzüp tenkide başlamış .Önce resimdeki çizmeler üzerinde görüşlerini bildirip, kunduracılık sanatı bakımdan tenkitlerini sıralamış.Apel ,bunları dinleyip gerekli notları almış .Ancak bir müddet sonra adam , resmin üst kısımlarını da eleştirmeye ve hatta teknik yönden ,sanat açısından ,renklerin kontrastı ve gölgelerin derecesi üzerine de ileri gelen konuşmaya başlayınca Apel perdenin arkasından bağırmış: --Efendi, haddini bil ;çizmeden yukarı çıkma!
Çizmeyi Aşmak Deyiminin Hikayesi: Bir gün ünlü bir ressam bir resim sergisi açmak ister ve yaptığı eserleri bir araya getirerek sergiyi oluşturur. Bu sergiye herkesi çağırır ve misafirleri izlemeye koyulur. Bu arada çizdiği bir resmin inceleyen bir adama denk gelir. Bu adam resimleri dikkatle incelemeye başlamıştır. Ressam, adamın yanına gider, sorunun ne olduğunu sorar. Ressam adama sorunun ne olduğunu sorar. Adam resimdeki adamın çizmesinin körük kısmında sorunlar olduğunu söyler. Ressam bu hatayı kabul ederek adama teşekkür eder. Adam ayakkabıcı olduğu için bunu anladığını söyler. Ressamın tavırları adamı şişirir. Adam daha çok eleştirmeye başlar. Resimdeki adamın pantolonunda sorunlar bulmaya başlar. Ressam bence siz çizmeyi aşmayın der. O gün bugündür çizmeyi aşmak deyimi dilimizde yerleşik olarak kullanılmaya başlanmıştır
178 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kitap uzman bir psikolog tarafından ele alınmıştır. Giriş bölümünde kitaptaki bölümler hakkında temel bir fikrimizin oluşması için bilinçaltı yansımalarından ve bu yansımaların ne anlama geldiğinden bahsedilmiştir. Asıl içerik ise psikoloğun, kendi hastalarının hayatı üzerinden bilinçaltı yansımalarının nasıl ortaya çıktığı, ne gibi durumların bu yansımaları tetiklediği den bahsetmesidir. Toplamda 11 farklı öyküye ver verilmiştir. Psikolog farklı sorunları olan gerçek hastalarından bahsetmiş ve bu hastalar ile nasıl normalleşme sürecine gittiğini, yaptığı çıkarımlar ile bilinçaltı yansımalarına nasıl indiğinden bahsetmiştir. Amacı; geçmişteki yanlış öğrenmeleri yeni uyum sağlayan kalıplarla değiştirmek, yani bilinaltını aşmalarını sağlamak olmuştur. Bu farklı öykülerden, farklı yaşam ve rahatsızlıklardan çıkarttığım tek ortak nokta ise anne-baba sevgisinin eksikliği ve bilinçsizliği olmuştur. Aslında bu insanları hasta edenler, doğduğumuz andan itibaren ilgisine ve sevgisine muhtaç olduğumuz ebeveynleridir. Bilinçli anne- baba olmanın ne kadar gerekli olduğunun somut bir şekilde örneğini 14 farklı öyküde görebiliyoruz. Benim gibi kitapların sizi etkileyen yerlerinin altını çizmeyi ve bu çıkarım ile okumayı seviyorsanız, sıkılmadan okuyacağınız bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Keyifli okumalar dilerim.
Bilinç 6'nı Aşmak
Bilinç 6'nı AşmakHilal Doymuş · Elma Yayınevi · 201979 okunma
Reklam
23 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.