Yazara şunu sormak istiyorum.Neden karakterlerine 30 yıl boyunca acı çektirdin.İçime öküz oturdu ,uykularım kaçtı ya çekilen acılardan.Kitabın ilk 200 sayfası ağzımıza bi parmak bal çaldın , kalan 350 sayfada intikam alırcasına ciğerimi söktün be kadın.
.
Cathy , trafik kazasında ailesini kaybedip büyükannesi ile yaşamaya başladığında henüz 11 yaşındadır.Onunla aynı yaşta ve çok yakın arkadaş olan Trey ve John ise , okula ve kasabaya alışana kadar , Cathy’nin fahri koruyucularıdır.Fakat kısa süreli yapılan bu anlaşma tam 30 sene sürecek ve arkadaşlıkları aşk, ihanet,yalan ve sadakatsizlik çerçevesinde çeşitli yollardan sınanacaktır.
.
Ben aslında dönem kitaplarını ve karakterlerini kurgunun içinde büyüten hikayeleri çok severim.Ama bu kitapta bi olmamışlık hissettim.Ne aşkı ne ihaneti tam hissettiremedi bana.Çok fazla gereksiz detaya da boğmuş okuyucuyu.Bu da kitabın okunmasını çok zorlaştırdı.Sıkıldığım yerleri çok fazlaydı.Kitabın konusu güzel ama yazarın kalemi kötüydü bence.Bir de bari biri mutlu olaydı ya.Kitap okunmayacak kadar kötü değildi ama iyi başlayıp sonradan işleri toparlayamamış canım yazar.Bu noktada okuyup okumamak tamamen tercihinize kalmış yani canımlar.
ve yine dünya klasiklerinden; Emily Bronte'in tek kitabı olarak bildiğim Uğultulu Tepeler... kötü ve sorunlu hatta zorunlu bir hayatın içinde yaşanan aşkı konu alan bir kitap... romanın başkahramanı olan 13 yaşındayken eve evlatlık olarak alınan Heathcliff ile, o ailenin küçük kızı Cathy arasında geçen aşkı anlatıyor... kitap o kadar akıcı ve etkileyici ki; çocukken yaşadıklarının intikamını küçük çocuklara ıztırap olarak yaşatan heathcliff'i sevmememe rağmen, onun aşkına taptım mesela... sevdiğinin geleceğini düşünüp de hayatını feda eden catherine'i de sevdim... kitaba sadece aşk kitabı denilmez aslında... o dönemde yaşanan gerçek hayatı da anlatıyor... kitabın her sayfasını kahramanlarla birlikte aynı duyguları yaşayarak çevirdim... bendeki yerinin ayrı olacağına inandığım ve tekrar okuyacağımı düşündüğüm kitaplardan biri oldu... okuyun ve okutturun isterim... sevgilerimle....
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
A book, a confession, explaining who and how the world's sin network was created. In fact, it is a book that explains how ridiculous things that do not suit our society, which are completely implemented today, are supported and financial support is provided for them. If you can find it, read it!
Hayaller Gerçek Olunca
Tarihi bir aşk romanı.Kont ailesi tarafından değil köy halkı tarafından yetiştiriliyor.Köy halkı Kontun evlenmesi için büyü yaparak fırtınadan yardım istiyor. Daha sonra Kont tarafından sahile vuran sandalda bulunan Eden'ın doğru kişi olduğuna karar veriyorlar. Eden'ın geçmişi ise onları ayırabilir.
Kıza çok üzüldüm sokaklarda yaşaması onu bulan kişinin büyüyünce satması.Onun bu durumdan kaçması.Daha sonra hayallerindeki aşka kavusmuşken geçmişinden dolayı hayallerinin yıkılması. Sonunun beklenmedik şekilde bitmesi güzeldi.
Hayallerinize kavuşmak bazen cesaret gerektirir
1847 yılında yayımlanan bu kitap üç ciltlik bir setin ilk iki cildini oluşturuyormuş. Son cildi kız kardeşi Anne tarafından yazılan Agnes Grey adlı kitapmis. (Şu an o kitabın pesine düştüm açıkçası. Çünkü Uğultulu Tepeler'e hayran kaldım.)
.
.
Olayın ana kahramanları Heathcliff ve Cathy. Heathcliff küçükken aileye evlatlık olarak getiriliyor ve evin küçük kızına yani Cathy âşık oluyor fakat kendisini onun karşısında çok müşkül gördüğü için bana bakmaz gözü ile düşünüyor ve kaçıp gidiyor. Çok sonraları ise intikam hırsı ile geri dönecek tabii.
.
.
Kitabın ilk 200 sayfasında zerre bir şey anlamadım desem yeridir. Adapte olamadım ve karakterleri de anlamadım. Kim kimin nesi, hani ortada aşk mı var falan oldum. Gerçekten çok zorladı beni ve çoğu kişi de bu yüzden yarım bırakmış. Ama son 200 sayfa ise birkaç saat içinde bitti. Öyle bir intikam ateşi ve entrika olamaz be! Heathcliff neler neler yapıyor. Gerçekten okunmaya değer bir kitap. Muazzamdı benim için. Iyi ki bırakmadan devam etmişim. Çok çok hoşuma gitti ve kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum.
#parlakmeltemkitapligi
·
Not rated
Mr.Earnshaw,iş için gittiği Liverpool'dan yanında bir çocukla döner.Adını Heathcliff koydukları çocuk,evdeki diğer çocuklardan farklıdır.Evdeki Hindley ve Cathy tam bir sarışınken,eve gelen yeni çocuk esmerdir.Bu sebeple ilk önceleri kabullenilmez.Daha sonra Cathy ile iyi arkadaş olmayı başaran Heathcliff,Hindley ile aralarında geçen anlaşmazlıklar yüzünden ona düşman olur.Ve iş tam bir intikam alma hikayesine dönüşür.
Okurken bir insanın intikam alma uğruna dönüştüğü canavara,büyüklerin dünyasında yok olup giden çocuklara,imkansız aşklara,acılara tanık oluyorsunuz.
Su gibi akıp giden,bir bölüm daha,bir bölüm daha derken nasıl bittiğini anlamayacağınız bir roman.
Ben sadece sonu daha değişik olabilirdi diye düşünüyorum.Bu kadar kötülükten sonra,öyle bir son basit kaldı gibi geldi bana.Ama yazarımız böyle münasip görmüş,o başka
