Yetişkinler,çocuğun aklının zamanla gelişmesine bel bağlayıp işi oluruna bırakırlar.Yardım etmek bir yana,çocuğun düşünme süreçlerine engel olurlar.
Sayfa 104Kitabı okudu
Zekâ,hiç yoktan oluşmaz.Zekâ,çocuğun duyarlılık dönemlerinde attığı temeller üzerinde kurulur.
Reklam
Ana-baba, çocuğun yaratıcısı, yapıcısı değil, vasisidir. Onlara düşen, çocuğu korumak ve bu kutsal emanete ihanet etmemektir.
- Bir başka sapma da sevgiyi ezip yerine nefreti geçiren sahip olma tutkusudur. Bu sapma, örgütlenmiş bir çevreye musallat olduğunda sade bireyi değil, toplu çalışmayı da zedeler. Böylece doğal işbölümü düzeninin yerini başkalarının emeğini sömürme ilkesi alır.
Reklam
- [ ] Bir sürü insanın kendi yanılgıları yüzünden mahvolduğunu görünce, bundan bütün insan türünün birtakım temel yanılgılara düştüğü sonucunu çıkarabiliriz.
İnsanın bedensel ve ruhsal yaşamları birbirine yakından bağlı olduğuna göre, hastalıkların daima psikolojik bir yanı vardır.
Böylece, alçak gönüllülüğe erişmeyi başaran kişi, sonunda kendi mizacının kusurlarından utanç duyma olgunluğuna varır.
Nasıl, belalar bir başlarına gelmezlerse, öfke gibi kusurlar da yanları sıra türlü belaları birlikte getirir. Ve işin acısı, böyle kusurlar iyilik kisvesine de bürünür.
Reklam
Zaten aşk, bizi başkalarının gözüne görünmeyen şeylere karşı duyarlı kılmaz da ne yapar?
Yetişkinler, çocuğa kendinden büyüklere itaata zorunlu bir varlık, bebekken de yastık gibi taşınacak bir eşya gözüyle bakmaktan vazgeçmeli, çocuğun gelişiminde kendilerine ikinci derecede bir rol düştüğünü kavramalıdırlar. Yardım edebilmeleri için onları anlamaya çalışmalıdırlar.
499 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.