224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İnanın bu kadının kitabı harika.Bir anne olarak silkelenip kendinize gelmenizi sağlıyor.Çok samimi,doğru tespitleri var çocuklar hakkında.Çocuğun dünyasına çocuğun gözünden bakmanızı sağlıyor.iyi ki kızım daha küçükken bu kitabı okumuşum diyorum...
Çocuk Eğitimi - Montessori Metodu
Çocuk Eğitimi - Montessori MetoduMaria Montessori · Özgür Yayınları · 1995220 okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Zaman Blog © Emine Kökten Dünyada Büyük İlgi Gören Montessori Eğitimi Nedir ve Hangi Yaşta Başlamalı? Bireylerin eğitilmesi için geliştirilen birçok yöntem ve eğitim metodu var; Bunlardan bir tanesi de Montessori Eğitimi diye bilinen eğitim metodudur. Daha çok küçük yaştaki çocuklara yönelik olan bu eğitim doğumdan itibaren başlıyor. Bu eğitim
Doğumdan İtibaren Montessori
Doğumdan İtibaren MontessoriPaula Polk Lillard · Kaknüs Yayınları · 2015251 okunma
Reklam
Son yıllarda çocuğa yoğun bir toplumsal ilgi gösterilmeye başlandı. Diğer önemli toplum hareketleri gibi bu da tek bir kişinin ya da örgütün başlatmasıyla değil, çeşitli yer ve yönlerden birbirini izleyen patlamalar biçiminde ortaya çıktı. Bilim, çocuk ölümlerinin oranında görülmedik bir düşüş sağlamakla bu harekete bir zemin hazırladı. Ardından okullarda çocuklara yüklenen derslerin ağırlığı dikkati çekti. Çocuk sağlığı konusunda yapılan araştırmalar onların mutsuz, yorgun; omuzlarının çökmüş, ciğerlerinin her an vereme dönüşebilecek zayıflıkta olduğunu ortaya koydu.
Çağdaş şehirlerdeki iç içe yaşantıda çocuklara yer yoktur. Otomobillerin sel gibi akıp geçtiği sokaklarda, acelesi olan yetişkinlerin koşuşturdukları kaldırımlarda nasıl yer olabilir onlar için? Kendi işlerini tamamlamaya vakit bulamayan yetişkinlerin, çocuklara ayıracak zamanları da yoktur. Genellikle hem baba hem de ananın çalışması gerekmektedir. Aksi halde, çocuklar da onlarla birlikte yoksulluk çekeceklerdir. Daha iyi koşullarda yaşayan çocukların hayatları bile dört duvar arasında geçer, bakımlarını yabancılar üstlerine almışlardır. Evin ana babaya ait bölümüne geçmelerine izin verilmediği bile olur. Ne onları anlayan biri vardır, ne de kendilerine özgü faaliyetlerini sürdürebilecekleri bir köşeleri. Sessiz olmalı, hiçbir şeye el sürmemelidirler. Çünkü hiçbir şey onların değildir, her şey yetişkinlerin malıdır. Çok yakın zamanlara kadar çocukların benim diyebilecekleri bir iskemleleri bile olmamıştır.
Ruhsal bir alışkanlıktan olmalı, yetişkinler kendi çocukları için uygun bir ortam hazırlamak gereğini pek duymazlar. Sanki toplum onların varlığından utanç duymaktadır. İnsanoğlu kendisi için yasalar koymuştur, ama öz evlatları için böyle bir gerek duymamış, onları yasa dışı bırakmıştır. Çocuklar, ana babalarının diktatörce heves ve içgüdülerinin insafına bırakılmışlardır. Oysa çocuklar dünyaya geldiklerinde geçmiş kuşakların yanlışlarını düzeltebilecek bir güç, dünyayı değiştirebilecek yeni bir soluk getirirler beraberlerinde. Ne var ki, yüzyıllar boyu, belki de insanlığın başlangıcından beri çocuklarının ihtiyaçlarıyla, gelecekleriyle pek ilgilenmeyen insanoğlu, son yıllarda onların varlığının bilincine varmış bulunuyor. Çocuk sağlığı konusundaki ilerlemeler sayesinde, yaşamın ilk yılında ölen çocuk sayısında gittikçe artan bir düşüş kaydedilmekte. Yirminci yüzyılın başından bu yana çocuğun hayatı ve sağlığı konusundaki görüşler yepyeni boyutlar kazandı. Okullar çağdaşlaştırıldı. Gerek okullarda, gerekse evlerde, yumuşaklığı, hoşgörüyü ön plana alan yeni eğitim ilkeleri benimsendi.
Bilimdeki ilerlemelerle açıklanabilecek bütün bu gelişmelerden başka, kökleri ancak insan duyarlılığının daha derinlerinde aranabilecek bazı hareketler görüldü. Artık çocuklar ciddiye alınıyor. Şehirlerde onlara park yerleri, oyun alanları ayrılmaya başlandı. Çocuk tiyatroları kuruldu, çocuk yayınları gün geçtikçe artmakta. Artık kendi boylarına uygun giyecekleri, eşyaları var onların da. Yavru Kurtlar ve benzeri çocuk örgütleri, onlara kendilerine özgü bir biçimde bağlılık duyabilecekleri, övünebilecekleri toplumsal dayanışma imkânları sağladı. Politikacılar bile onları kendi devrimci amaçlarına alet etmek için taraftarlıklarını kazanmaya uğraşıyorlar. Kısacası, sonuçları ister sevindirici, ister üzücü olsun, çocuklara gösterilen ilginin gün geçtikçe artmakta olduğunu artık inkâr edemeyiz. Ana babalarının bayramlık elbiselerini giydirip eş dost görsün diye sokağa çıkarttıktan zavallılar olmaktan çıktılar. Artık içinde yaşadıktan toplumun bir parçası çocuklar. Gün, çocukların günüdür ve bu gerçek, toplum için büyük önem taşıyan bazı sorunları beraberinde getirmektedir.
Reklam
458 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.