Dayaktan sakatlanmış, sersem olmuş nice çocuklar vardır. Ama devletimizin yasaları yine bu işe karışmaz, sanki bu sakatlar, bu sersemler bizim toplumumuzda yaşamıyormuş gibi!
İkinci kez okuduğum bir kitap. Hem yetişkinlere hemde 10 yaş üstüne hitap ediyor. Hiçbirimiz doğmayı tercih etmedik ama büyüklerimizin yemedim yedirdim, giymedim giydirdim gibi sözlerine karşı olarak doğmamızı tercih eden ebeveynlerimizin bunu yapması gerektiğini; fiziksel,duygusal ve zihinsel gelişimin herkeste farklı olduğunu kabul etmemiz gerektiğini, bugün sevdiğimizi yarın sevmeyeceğimiz ya da bugün sevmediğimizi yarın seveceğimizi, zorlanmamayı, dokunulmazlığı kabul etmemiz gerektiğini, duyguların olumsuz olduğunda nedeni olduğunu ve düşüncelerin de bir sebebi olduğunu güzel,öz ve kısa anlatılması oldukça güzeldi. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Merhaba arkadaşlar, nasılsınız?
Beni sorarsınız iyiyim çok şükür.
Yine bir Kristin Hannah yorumu ile karşınızdayım.
Nedense Kristin Hannah kitaplarının fotoğraf çekiminde hep çiçekler olsun diye uğraşıyorum onlara sade bir kareyi yeterli göremiyorum bu belki de kitabın içeriğinden ya da kapak tasarımından kaynaklı bir durum kim bilir.
Son
Öncelikle benim için çok kıymetli olan bu kitabın neden kıymetli olduğundan bahsetmek istiyorum.
Ben watpadde yazılan hikayelere çokça göz gezdirmiş ama içlerinde bizim dinimize örfümüze ahlakımıza uyan okunmaya değer bir eser bulamamış biriydim.
Eserlerin hepsi ağzında sigarası ve küfrü eksik olmayan elinde alkol bardağıyla acıdan dem vuran
Ya işte böyle, Amerika'da günbatımı olunca bazen nehrin kıyısındaki yıkık iskeleye oturur, New Jersey'in üstünde göz alabildiğine uzanan gökyüzünü seyreder, inanılmayacak kadar büyük tek bir tümsek halinde Batı Kıyısı'na doğru yuvarlanan o toy toprakların, başını alıp giden yolların ve sonsuzlukta oturup hayal kuran insanların varlıklarını hissederim. Derim ki Iowa'da çocuklar ağlıyordur şimdi, ağlamalarına izin verilen yerde, o gece gökte yıldız olmayacak, Tanrı Ayıcık Pooh'dur, bilmez misin? Akşam yıldızı çayırın üstüne ölgün ışıklarını döküyor olmalı, az sonra esaslı bir gece çökecek, dünyayı kutsayan, bütün nehirleri karartan, tepeleri sarıp sarmalayan, son kıyıyı da kaplayan gece ve kimse kimseye ne olacağını bilmeyecek, yaşlanmanın çaresiz sefaletinden başka.