Çocuklarla karşılaştığında selâm verir ve yüzlerini okşardı. Câbir bin Semüre (r.a.) anlatıyor: "Resûlullah (s.a.v.) dışarı çıktı, ben de onunla beraber çıktım. Çocuklar onu karşılayınca teker teker hepsinin yanaklarını okşadı. Benim de yanağımı okşayınca elinde bir ferahlık ve pek hoş bir koku duydum; sanki elini özel kokuların bulunduğu bir kaptan çıkarmıştı." Resûlullah'ın (s.a.v.) okşadığı yanak, diğer taraftaki yanağa nisbetle daha bir güzel olurdu
Sayfa 51
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 5 hours
Barlas, Duru, Gökalp, Beren ve Özgür liseden beri arkadaş olan ve ailelerinden uzakta farklı bir şehirde İzmir’de üniversiteyi okumuş beş arkadaş. Yıllardır beraber olan bu arkadaşları zor günler bekliyordu. İklim krizinden sebep sürekli çıkan orman yangınlarını engellemek için ormana atılan yangına sebebiyet verecek çöpleri toplamak için işe
Döngü
DöngüÇağatay Düz · Ren Kitap · 202444 okunma
Reklam
Bizim mekteplerde, duvara asılmış bir yazı vardır... Arasıra, çocuklarla beraber kendim de önünde dururum. Kısacası şu: "Her ümidi kaybetmiş olabilirsin... Bütün dünya seni terketmiş, sana düşman kesilmiş olabilir. O şartlar içinde dahi vazifen ümitsizliğe düşmemektir. Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki kandadır." Güzel söz! Büyük bir insanın sözü... Ümit kesmemek lazım...
Nurullah Genç
Söyleyemeyecek kadar mesela Bir ağacın dalına asıp gözlerini Yolunu bekleyecek kadar bakışlarımın Ya da bir teksir kağıdına kalp atışlarını Yazıp yazıp karalayarak çaresiz Harflerden özür dileyip hecelere Akıtacak kadar bir ırmağı her akşam Yangın yerinden kaçarken herkes Alev denizine dalacak kadar Bir mağarayı alıp omuzlarına Götürerek
Giderayak bu faciadan odada benden başka canlı ve büyük kimse kalmamış idi. İki çocuğu ellerinden tuttum, ocaktaki kız da çıktı, parçalanmıs ölü çocukların, süngülenmiş erkek ve kadınların cesetleri arasından çiftli avlusuna çocuklarla beraber çıktım. Daha önce kız ve genç kadınları götürüp tecavüzden sonra öldürdükleri bitişikteki odanın önünde "Yavrum, babam, kardeşim" diyerek inleyenlerin seslerini duydum. Son nefeslerini böyle veriyorlardı...
Sayfa 40 - Milli Mücadele ve İşgal Hâtıraları II, “Kâhyaoğlu Faciası” Nasıl Meydana Gelmişti; Fatma Hanım Şöyle Konuştu - 11 Haziran 1336 (1920), Dışarıdan İki Silâh Sesi GeldiKitabı okudu
ANNE VARDIR KUDÜS DOĞURUR
Biz müslümanız.Derdi kendini geçmiş,kendinden derdi için vazgeçmiş lakin örtüsünün ucunda hakikat izleri bulunduran dertli Müslümanlar olmalıyız. 'Uyuyanları uyandırmaya bir uyanık yeter' dedikleri bir olmaya talip Müslümanlar olmalı;yarınları özgürce yaşamak için.Bu noktada yarınları kurtaracak evlatlar yetiştirecek olan kadınlara mühim
Reklam
607 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.