"Kimse yaşadığımız mevsimin, günlerin ve gecelerin yaşamın kendisi olduğundan söz etmiyor."
Yaşam, şimdi ancak kavranılması ve anlaşılması gereken; oysa yaşanması, gerçeğine inilmesi ilerideki yıllara atılan bir yabancı öğe gibi önümüze getirilmiş. Coğrafya derslerine getirilen yer küre gibi.
Reklam
Bu romanlar, yaşadığımız dünyayla ne kadar bağdaşıyor.
Yaşamlarının karanlık odasından bir şeyler görebilme isteği boşuna..
Şimdilerde... Sokak aralarından geçerken... gözüme pijamalı aile babaları ilişirse, kışın, yağmurlu gri gün-lerde tüten soba bacalarına ilişirse gözlerim... evlerin pencere camları buharlaşmışsa... odaların içine asılmış çamaşır görürsem... bulutlar ıslak kiremitlere yakınsa, yağmur çiseliyorsa, radyolardan naklen futbol maçları yayımlanıyorsa, tartışan insanların sesleri sokaklara dek yansıyorsa, gitmek, gitmek, gitmek, gitmek, gitmek.. .... isterim hep.
Bu kadar güzel yemişler varken, insan nasıl ölmeyi düşünüyor?
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.