Hadi, biz dil bilmez saftirik Türkler, çoluk çocuk gider avuçlarımızı patlatırız Küçük Çiftlik Park'ta 2012'de, sonra Ülker Spor ve Etkinlikler Salonu'nda 2016'da, ondan önce Parkorman'da 2008'de ve daha kim bilir nerelerde, ne zamanlarda da, Chris de Burgh neden bu kadar nobrandır? Eyyubi'yi hayırla yad eden
Eski yaşamımın külleri üzerine yeni bir benlik kurmam için bir fırsat bu !
Friedrich Nietzsche hayranlığımı beni tanıyanlar bilir. Ama bu kitabın ismine defalarca rastlamış olmama rağmen, daha yeni okumuş olmam bir ayıp bence. Açıkçası, içeriğini pek bilmediğim için sembolik olarak ismi böyledir diye düşündüm. Nietzsche karakterinin kendisinin yer aldığını bilseydim, bir gün bile beklemez, okurdum. Ama kitapta tek hayranlık duyduğum
3 hafta önce okuduğum lakin inceleme yazma fırsatına erişemediğimden dolayı ancak şimdi yazabiliyorum. Sıdıka… Sıdıka Saka bana çok değişik duygular tattırdı. Kah güldürdü, kah düşündürdü, kah duygusallaştırdı. Kendimle bir iç muhasebe yaptırdı. Canım Sıdıka… Etrafımızda o kadar çok Sıdıka’lar var ki… Hepsi gözümüzün önünden duruyor diyemeyeceğim
Bazı geceler durduk yere içimden kendimi sokaklara vurup naralar atmak geliyor. Herkesi huzursuz etmek, taşkınlıklar yapmak, olaylar çıkarmak istiyorum. Ama konu komşuya ayıp olur diye duruyorum. Bu medeniyet
işleri canımı çok sıkıyor...
Çok gömüyorsun ama ayıp oluyor bir sor neden kokluyorlar :D
Tabii ki de tüm erkekleri aynı şartlarda değerlendiremeyiz ama illaki bir tanımlama yapmamız gerekirse yanında yeni tanıştığı bir kız varken yemek yemeden önce temiz çatalı peçeteyle silen ama tek başınayken çoraplarının pis olup olmadığını koklayarak kontrol eden canlıya erkek denir.