736 syf.
10/10 puan verdi
SPOİLİ YORUMUM; Kitap Daren ve Novanın Diyara dönmesiyle olaylar başlıyor...3.kitapta diğer kitaplara kıyasla çok fazla olay ve çok fazla ayrıntı vardı. Gerçekten anlamak için bazı yerleri tekrar tekrar okuduğum oldu. Her sayfada yazarın kalemine zekasına hayran olmamak elde değil her bir bilmece bir gizem ve kitabın sonuna kadar o bilmeceyi
Deliler ve Cellatlar
Deliler ve CellatlarN. G. Kabal · Dex Yayınevi · 202495 okunma
156 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Orhan Pamuk’tan okuduğum ilk kitap ve açıkçası kapağı ve arka kapak yazısından yola çıkarak ‘aa alayım bi Orhan Pamuk okumaya başlayayım’ okumaya başladım. Kitap aslında, yazarın bu kitaptan önceki eseri olan Sessiz Ev’in bir karakteri olan Faruk’un bu defteri bir sandıkta bulup yayımlamak istemesiyle başlıyor. Giriş kısmında da bundan bahsediyor Faruk. Tabii ben bu kişinin kurgusal bir karakter olduğunu bilmediğim için internete arattım ve karşıma bu bilgi çıktı. Ve sanırım ilk de bir kitapta böyle bir kurguyla karşılaşıyorum, aşırı hoşuma gitti bu detay. İlk sayfasından itibaren beni içine çeken ve okuması oldukça akıcı olan Venedikli bir bilim insanın yazdığı günlüklerden oluşan bir kitap. Böyle tarihsel olayların -doğru ya da yanlış biçimde- kurgulanmasını seviyorum ve okunması da çok keyifli hale geliyor benim için. Son 30 sayfasında (yazarın son sözünü de dahil ederek) böyle bir şey beklemiyordum açıkçası. Sonunu kendimce tahmin edebildiğimi düşünmüştüm ancak yanılmışım, kitapta yazarın son sözünde de bahsettiği “ikililik” durumu var ve oldukça güzel işlemiş. Kendisi de bu kitabı yazmak için yaptığı çeşitli okumalar ve bunlardan aldıkları ve kendi kişisel deneyimlerini birleştirmiş sonucunda bu tarihi kurgu novellayı yazmış. Karakterlerin o bunalımlarını, sorularını, acabalarını, endişe ve öfkelerini fazlaca benimsedim. Su gibi akıp gitti kitap. Beni oldukça şaşırttı ve soru işaretleriyle bıraktı ama bu durum oldukça hoşuma gitti. Keyifli bir okumaydı, yazarı okumaya devam edeceğim. Okuma ne şahane şey!
Beyaz Kale
Beyaz Kale
Beyaz Kale
Beyaz KaleOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20228,9bin okunma
Reklam
509 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
}♡{ Bu kadar yıl sonra bile iki kişinin birbirlerine bu denli ışıltıyla bakmayı sürdürmeleri mümkün olabilir miydi? Bir erkek bunca yıl tek bir kadına evlilik bağıyla bağlı kalabilir, aşkını koruyabilir miydi? Aslında bunun olabileceğinin en yakın ör- neği, annem ve babamdı. Ancak yine de... Bu konuyu aklıma getirişimin beni korkutmaması
Aşk Her Şeyi Affeder mi?
Aşk Her Şeyi Affeder mi?Burcu Büyükyıldız · Ephesus Yayınları · 2015420 okunma
230 syf.
10/10 puan verdi
Kişisel gelişimimize fazlasıyla katkıda bulunabilecek, çalışkan olmamız ve kendimizin efendisi olma yolunda bizlere fazlasıyla ışık olabilecek bir kitap. Ben bölüm bölüm ilerledikçe kitabın özetini çıkarttım sizlerinde böyle yapmasını tavsiye ederim. Kitap, tembelliği yenmek ve kendimizin efendisi olmak için fizyolojik ve psikolojik olarak yapılması gerekenleri bizlere sunmuş. Çok kısa örnek vermek gerekirse fizyolojik olarak; beslenmeye dikkat etmek, yürüyüş gibi hafif egzersizler yapmak, uyku alışkanlıklarına dikkat etmek. Psikolojik olarak; kendimizi terbiye ederken net kurallarımızın olması, içteki ve dıştaki düşmanları yenmemiz, başlanılan işi zamanında bitirmemiz, kötü duygu ve düşünceleri iyi duygu ve düşüncelerle değiştirmemiz, planlı olmamız, entelektüel çalışma için düzenli ve sebatkar olmamız gerektiğinden en önemlisi bunları nasıl başarabileceğimizden açıkça bahsetmiş. Keyifli okumalar dilerim :)
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Karbon Kitaplar Yayınları · 202028,6bin okunma
360 syf.
10/10 puan verdi
Başka Dilde Aşk – Mia Sheridan #okudumbitti "Eğer kapın açıksa içeri girmemin sorun olmayacağını anlarım. " . Bree'yle ne kadar farklı olduğumuzu düşündüm... Ama bir o kadar da benzerdik. . "Bugün dünyada senin yanın dışında olmak istediğim başka bir şey yok." . "Seni hayal etmeye yetecek kadar bilmiyordum, Bree ama bir şekilde yine de gerçekleştin." "Ben de aynı şekilde hissediyorum. Sen de benim hayalimsin, Archer. Tıpkı olduğun halinle." . Selam, çok güzel bir aşk hikayesi ile karşınızdayım. Karakterleri çok güzel yazılmış. Bütün işaret dili süreçleri çok iyi işlenmiş. Kurgunun her noktası düşünülmüş bir romantizm. Bree güçlü, azimli ve ne istediğini bilen bir karakter. Bu tarz kadın karakterleri görmek artık çok zor. Archer, bana Jackson'ı (Yüz karası erkek karakteri) hatırlattı. Kendini kasaba halkı için kötü gösterip hiç umursamadan yalnızlığıyla yaşaması. Onda da aynı bu şekildeydi. Kitapta bir tek isteğim daha da çok beraber olmalarıydı. Aralarında çekim olması muhteşem ama arkadaşlıkları eksikti. Bu yüzden biraz üzüldüm dersem yeridir. Tabii bu puan kıracak kadar değil. Son sahne!!! Delirttin beni yazar! Kalbim resmen yerinden çıkıyordu. Kitabı ben bir gecede bitirdim. Sizin de seveceğinizi düşünüyorum. İyi okumalar <3
Başka Dilde Aşk
Başka Dilde AşkMia Sheridan · Yabancı Yayınları · 20231,568 okunma
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
En sevdiğim çocuk kitaplarından Küçük Prens. Aslında çok da çocuk kitabı değil ama teknik olarak öyle. Ben her okuduğumda çok keyifle okuyorum. İş bankası yayınlarındaki çevirisini görmemiştim, görünce bir kez daha okuyayım dedim. Bir de Cemal Süreya çevirisi var Tomris Uyar'la beraber yaptıkları onu da okuyacağım. Puanım 8,3/10.
Küçük Prens
Küçük PrensAntoine de Saint-Exupéry · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021234bin okunma
Reklam
309 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Mükemmel bir gerilim kitabı
Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen ben çok çok başarılı buldum. Okurken kitabı elimden bırakamadım ve sonuç olarak 1 günde okuyup bitirdim. Hemen yazarın ikinci kitabı olan Yitik Kızları da sipariş verdim. Bu aralar gerilim kitaplarına takmış bulunmaktayım. Nefes almadan gerilim kitabı okumak istiyorum. Kitap ilk yavaş bir tempoda başlıyor sonradan akıyor. Kitabın konusuna gelirsek: Başarılı ressam Alicia Berenson, kocasının suratına 5 kez ateş ederek öldürüyor. Sonrasında sessizliğe bürünüyor. Kocasını, öldürdüğünden beri ağzından tek kelime çıkmıyor. Psikolojisinin iyi olmadığı gerekçesi ile Alicia hastaneye yatırılıyor ama tüm tedavilere rağmen konuşmaya başlamıyor. Hastaneye yeni gelen psikoterapist Theo Faber, Alicia’yı konuşturabileceğine inanıyor ve olayın iç yüzünü aydınlatmak için harekete geçiyor. Kitapta bir karakter var, benim için taaam bir hayal kırıklığı oldu kendisi. Kitabı okuyanlar anladı kimden bahsettiğimi. Sen ne biçim insansın ya. Uğradığın ihanete rağmen nasıl susup oturdun. Bunu kabullendin aklım almıyor. Tam bir ezik. Başta çok güçlü görünmüştü gözüme sonradan nasıl bir korkak olduğunu anladım… Hemen hemen gidin bu kitabı okuyun ve sizde bu karakterden nefret edin. Beni yalnız bırakmayın lütfennnn
Sessiz Hasta
Sessiz HastaAlex Michaelides · Domingo Yayınevi · 20234,261 okunma
360 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Sıla Koçak ~ Sevda Çiçeği ☆•°~️Acımasızca, "Çünkü onun kanatlarını kıracağım!" diye cevap verdi. Ruhu paramparça ve ben onu daha da parçalayacağım! Mutlu olduğuna inanacak, sevildiğine inanacak ve ben en beklemediği anda onu o mutluluğunda boğacağım! Elini sıkı sıkı tuttuğu,göğsüne saklandığı o adam var ya? Bir daha değil ona dokunmak,
Sevda Çiçeği
Sevda ÇiçeğiSıla Koçak · Pukka Yayınları · 202446 okunma
·
Puan vermedi
Varislerin Oyunu
Merhabaaa Spoiler var Adora yağmurun ilk kitabı olmasıyla beraberinde çok güzel şeyler de getiren varislerin oyunu kitabı yorumunu yapacağım o yüzden hazır olun şimdi öncelikle yazarın ilk kitabı diye ne bileyim şöyle hatalar vardı böyle hatalar vardı demeyeceğim çünkü o kadar da hataya rastlamadım edebi bir şey içirmiyor ama genel olarak zaten
Vârislerin Oyunu
Vârislerin OyunuAdora Yağmur · İndigo Kitap · 20231,032 okunma
664 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Spoiler içerebilir dikkat :)
Rusça kelimelere bile adını kazımış olan “Oblomovluk” kelimesi. Kelime anlamına göre ağır,gereksiz insan kelimelerini yansıtmaktadır. Klasik bir Rus bir romanı gibi başladığı, dönemin refah durumu ve tıpkı Tanzimat dönemindeki gibi Gerçek sorunlar/lirik konular çatışması mevcut. Yazarımız eserde Rusya’nın coğrafi kısmına epey değinmiş ve romanda sınıfsal ayrım oldukça mevcut. Ana karakterimiz Oblomov’dan bahsedecek olursak, psikolojik problemleri olan elinden geldiğince her şeyi erteleyen ve hareket etme iç güdüsü olmayan bir karakter. Her ne kadar üşengeç diye nitelendirsekte farklı bir bakış açısıyla bakacak olursak Oblomov sadece bedenen üşengeç bir insan, zihnini durmadan çalışıyor. Bütün sorunlara çözüm buluyor ancak bunların çözümlerini uygulamayı erteliyor diyebiliriz. Okurken birden fazla çıkarım yapabileceğinizi hatta “herkesin içinde biraz Oblomovluk vardır” sözünü destekleyecek şekilde bir nebze kendinizden bir pay bulabilirsiniz. Okurken çok etkilendiğim bir kitap oldu. Hikayesi inanılmaz güzel aşkın insan hayatında resmen her şeyi değiştirebileceğini, insanoğlu farklı zaman dilimlerinde, farklı bir şekilde yaşasa bile çektiği psikolojik hissiyatlar aynı olabildiğini ve doğduğun evin kaderin olabileceğini gösteren bir kitap. Dip not düşmek gerekirse eğer, sadece ana karakter Oblomov’un değil diğer karakterlerinde herbirinin öyküsü ayrı ayrı değerli dikkatle okumanızı öneririm. Ben bu kitabı çok sevdim ayrıca gerçek hayattan bir hikaye olması beni çok etkiledi.
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Koridor Yayıncılık · 202039bin okunma
Reklam
372 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yazarın bipolar rahatsızlığına sahip olması ve Scarleti yazarken kendinden parçalar eklemesi bence gayet güzeldi zira onun o gelgitleri, gerçek mi hayal mi bocalamalarını ilk yarıda gayet hissedilir kılmıştı diyerek yorumuma başlayayım. İlk yarı zaten bir bakıma karekterleri tanıma, geçmişlerine göz atma derken bir tık slow işliyor ama yarıdan sonra ikilinin ilişki gelişimi, aralarında ki çekim, geçmişe dair ortak sırlar falan derken gayet akıcı ilerliyor anlayacağınız. Sol gelecek olursakta cidden çok ince detaylarla oluşturulan bir villain karekterdi. Hani bizde eskiden kabadayılar vardı böyle kendi ahlaki kurallarına göre ceza kesip kendi insanlarını korurlardı.İşte Sol da tam o tarz bir karekterdi. Scarlett’in istekleri ihtiyaçlarını düşünüp ona göre hareket etmesi, hastalığına yaklaşım tarzı cidden güzeldi..genel olarak ben onun karekterini bir sahne hariç okurken oldukça keyif aldım. (Sol gibi bir adama o sahneyi yazmak bence çok gereksiz di zira oluşturulan ve bize yansıtılan karekterle bağdaşmadı en azından ben bağdaştıramadım.) Netice olarak tür olarak tam Dark sayılır mı çok emin değilim zira sıkı bir dark okuyucu olarak daha karanlık kitaplar okumuşluğum var. Bunun yanın sıra Trope larında #stalkerromance vardı ama biz karekterin o yönünü de göremedik pek kitapta daha çok geçmişte kalmış zira kitap ikilinin karşılaşması ile başlıyordu. Tabi benim beklentim bu yönde olunca biraz şaşırsam da yine de keyifle okuduğumu söyleyebilirim. #darkromance ve #stalkerromance ı yeni okumak isteyip çekinenler için kesinlikle doğru tercih olabilir diyerek yorumumu noktalıyorum.
Hayalet
HayaletGreer Rivers · Lapis Yayınları · 202482 okunma
704 syf.
7/10 puan verdi
Kitabın ilk inceleme yazısı benden :) Baştan belirtmek istiyorum ki yazının tamamı spoiler içermekte ama yine de okumaktan vazgeçmeyin. Çünkü sizi kitabı son anda almaktan vazgeçireceğime inanıyorum :) Kitap genç yaşta alzheimer hastası olan adamın son kalan 2 senesini ailesinden uzakta, hayalindeki gezide ona eşlik edecek, internete verdiği ilanla bulduğu yol arkadaşı bi kadının hikayesini anlatıyor. Bunların sevgili olmaları kaçınılmaz olacağından, ne bileyim işte biraz romantik komedi tadında ilerleyip, sonunda da adamın öleceği düşünülünce ağlak zırlak biten, kafa dağıtmalık bir kitap olur diye aldım. Kitap 700 sayfa olduğundan içeriği de çok gereksiz uzatmalarla doluydu. Yani 300-400 sayfalık bir kitap olsaydı biraz daha tadında olabilirdi diye düşünüyorum ben. Konunun ilerleyişi de tamamen klişelerle doluydu. İşte masuscuktan :) formalite icabı evlendiler. Yok efendim sonra birden aşık oldular falan filan. Adam sonunda öldü ve bilin bakalım son sayfasında ne öğrendik? Kadın 3 aylık hamile. Zaten bir hikayede hamile bi kadın varsa kesinlikle o 3 aylık hamiledir net asla değişmez :) daha bir çok benzetmelerle dolu tam bir Türk dizisi tadındaydı kitap :) belki de yazar bizim dizilerin sıkı takipçilerindendir kim bilir :) Sonu biraz üzücüydü adamın ölmeden önce tamamen hafızasını kaybettiği bölümler ve evet o kısımları sümüklerim aka aka ağlayarak okumuş olabilirim ama bu kitabı beğendiğim anlamına gelmiyor bence :) 'iyi ki aldım iyi ki okudum' diyeceğim bir kitap değildi.. Benim gibi ne paranızı ne de zamanınızı zayi etmeyin derim ama yine de siz bilirsiniz tabi :)
Gökyüzünün Tüm Mavisi
Gökyüzünün Tüm MavisiMélissa Da Costa · Pegasus Yayınları · 01 okunma
268 syf.
·
Puan vermedi
·
63 günde okudu
kültür (özellikle de edebiyat) tarihi meraklıları için bu seri zaaaten başlı başına bir hazine iken, serinin beşinci cildi çok daha tenkit ve şahsi polemik içeriyor. bir solukta okunur, yıllar yılı dönüp dönüp bakılır. hoca ne yazsa leziz.
Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler V
Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler VM. Kayahan Özgül · Çolpan Kitap Yayınları · 20202 okunma
540 syf.
9/10 puan verdi
·
57 günde okudu
Bu eser Sylvia Plath'in hem kafasındaki düşüncelerle hem de depresyonla olan mücadelesini anlatıyor. İç dünyası, hayata ve insanlara olan bakış açısı karmaşık, bazen fazla kötümser bazen de fazla iyimser olan bu gelgitli halleri çoğunlukla onu umutsuzluğa sürüklemiş. Tek isteği kafasındaki sesleri eserlerine aktarmaktı ancak bu mücadelesi o kadar da kolay olmamış. Uzun dönemler şiirleri, düz yazıları geri çevrilmiş bu nedenle de yazma hevesi kırılmış. Ne olursa olsun hayata, eşine olan inancını kaybetmemiş. Ben onun romantik, depresif , şairane tarzını çok seviyorum. Kitabı okurken onun düşüncelerinin çoğuna hayran kaldım. En sevdiğimde duygularını derinlemesine ve en ince ayrıntısına kadar anlatmasıdır. Bu tarz kitapları okumanın bana en büyük katkısının duygularımı ve düşüncelerimi daha iyi ifade etmem olduğunu düşünüyorum. Çünkü duygularımız soyut olduğu için onları anlatırken somut betimlemelere ihtiyaç duyuyoruz. Sylvia'nın yaşadığı buhranı net anlatması bizim onu daha iyi anlamamızı sağlıyor. Kendisini sevdiğim için sanırım okurken çoğu bölümlerde gözlerim doldu. Keşke demenin bir anlamı yok ama yine de diyeceğim... Keşke uzun yıllar yaşayıp bize çok güzel eserler verseydi. Eğer kendisini daha yakından tanımak istiyorsanız kesinlikle tavsiye ederim.
Günlükler
GünlüklerSylvia Plath · Kırmızı Kedi · 20141,061 okunma
632 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Eminim çoğu insanın sıkılmadan okuyacağı bir kitap. Hele tarih ve polisiye bir arada severseniz tam size hitap ediyor. Zaten Başkomiser Nevzat artık benim için etten kemikten bir insan. Onun her macerası okunası geliyor bana. İstanbul'un tarihi ile ilgili bilmediğim ayrıntılar öğrendim. Bu aslında şöyle oldu kitapta okuduklarımla ilgili biraz araştırma yaptım onları da okuyunca iyice oturdu öğrendiklerim. Olay akışının içinde verilen bilgileri seviyorum, insanı yormadan öğretiyor. Kitap yazılmadan donanımlı bir hazırlık aşaması geçirilmiş belli ki. Bu okuduğum kitaba saygımı artırıyor. Zaten kaynakça kısmına göz atınca daha iyi anlayacaksınız. Konusu ise tarihi mekanlara ve hükümdarlara atıf yapılan bir dizi cinayet. Peki katil kim ve neden yapıyor. Okurken o mu bu mu diye o kadar düşündüm. Bir türlü kimse tam olarak oturmadı kafamda katil profiline. 'Acaba' dediğiniz oluyor ama ben dahasını yazmayım. Kitabın ortalarında sıkıldığım oldu, kafam 'acaba katil kim ve neden yapıyor bunları' diye çalkalanırken bazı tarihi bilgileri kaçırmış olabilirim. Birde sonunda bir cinayet neden öyle işlenmiş diye bir konuşma geçmesini beklerdim. Hatta bir yerde eminim aynı yerdeydi Başkomiser Nevzat ve cinayeti işleyenler oraya da atıf yapılmadı. Biraz gururum okşanırdı polisiye sever olarak :) bir ayrıntı farketmiştim ;) Velhasılkelam benim zihnimin çok bunalmış olduğu bir dönemde, düşüncelerim başka yere yoğunlaşsın diye de okudum çok iyi geldi. Kitaplar iyidir...
İstanbul Hatırası
İstanbul HatırasıAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 201935,2bin okunma
Resim