İnsan, eskiden hak uğruna kan döker, bunun için önüne geleni gönül rahatlığıyla temizlerdi; zamanımızdaysa, kan dökmeyi iğrenç saydığımız halde bu iğrençlikten kendimizi alamıyoruz, hem de eskisinden daha çok.
"Kızımın kalbini kırarsa onu her şeyden çok sevdiği o arabayla ezerim." "Eskiden her şeyden çok seviyordum."
Sayfa 343 - Maya'nın babası, NoahKitabı okudu
Reklam
Osmanlı Devleti vergileri takdir ederken, küçük köylülüğe yüklenip büyük toprak sahiplerini kolladığı için, gelirler azaldıkça kırsal alanda vergi oranları artıyordu. Devlet borçları ağırlaştıkça, aşarın hazinenin toplam geliri içindeki payı daha çok artırılırdı. 1863-64 mali yılında aşar gelirlerinin toplam gelirlere oranı %34 iken, 1872-73 yılında bu oran %44'e ulaşmıştı. Osmanlı imparatorluğu'nun en kötü şartlar içinde yaşayan %70'lik köylü kesimi, toplam vergilerin %77'sini ödüyordu. Aşar:eskiden toprak ürünlerinden onda bir oranında alınan vergi.
Psikotrop ilaçlar ve Kapitalizm…
“Psikotrop ilaç kullanımı ile iletisim cihazlarının arasindaki pek çok bağlantıdan bir tanesi, her ikisinin de toplumsal itaat biçimleri üretmesidir. Ancak sadece uysallığı ve sakinleşmeyi vurgulamak, bu iki ürün kategorisi pazarını destekleyen diğer eylemlilik ve girişimcilik fantezilerini atlamak olur. Örnegin, yetişkinleri yaygın biçimde dikkat eksikligi ve hiperaktivite bozukluğu (ADHD) ilaçlarını kullanmaya sevk eden çoğunlukla kişinin iş yerindeki performansını ve rekabetçiliğini artırma ümididir- ve daha acımasızı, metamfetamin bağımlılığı çoğunlukla performans ve kendini yüceltme konusundaki tahrip edici kuruntularla ilişkilendirilir. Söz konusu pazarların küresel ölçekte olması ve büyük nüfusların tutarlı ya da tahmin edilebilir davranışlarına dayanması, kaçınılmaz bir sonuç olarak yaygın bir aynılığı doğurmuştur. Bu sonuca, kitle toplumu kuramlarının eskiden ileri sürdüğü gibi, benzer bireyler üretme yoluyla değil, farklılıkları azaltma veya bertaraf etme, çoğu çağdaş kurumsal bağlamda etkin ya da başarılı biçimde işleyen davranış yelpazesini daraltma yoluyla erişilir. -Jonathan Crary, 7/24 Geç Kapitalizm ve Uykuların Sonu, Metis Yayınları, syf: 61
"Hani hepimiz arkadaşken, Hani oyunlar tükenmemişken, Henüz kimse bize ihanet etmemiş, Biz kimseyi aldatmamışken, Eskidendi, çok eskiden"
Sayfa 82 - Karakarga yayınlarıKitabı okuyor
Kolaağacı
Afrikalılar kolaağacının kafein içeren meyvelerini eskiden uyuşturucu olarak çiğnerlerdi; Coca-Cola şirketi Amerikalıları ve bütün dünyayı ayartıp onlara başlangıçta bu meyvenin özünü içeren meşrubatı içirmeyi başarmadan çok önce.
Reklam
"İnsanların değerlendirilmesi açısından şaşırtıcı olan nokta şu: Bizim dışımızda, kendine özgü nitelikleriyle değerlendirilmeyen hiçbir şey, hiçbir varlık yok. Bir atı güçlü ve çevik olduğu için överiz, Ama koşumları nedeniyle övmeyiz. Bir tazıyı tasması nedeniyle değil, çevikliği nedeniyle severiz; bir şahin uçarken kanatlarını iyi kullandığı için övülür; kolanları, çıngırakları nedeniyle değil. Neden insan söz konusu olduğunda onun sahip olduğu şeyleri değerlendirerek düşünmüyoruz, buna göre karar vermiyoruz peki? Keyfi yerinde, güzel bir şatosu var, itibarlı ve zengin: Bütün bunlar dışarıdakı ve çevresindeki şeyler; onda olan şeyler değil. Görmeden bir kedi satın almazsınız; bir at satın almak için pazarlık yaparken atın koşumlarını çıkartırsınız; çıplak, örtüsüz halde incelersiniz hayvanı. Eskiden prenslere at satarken çok gerekli olmayan uzuvları örtülürmüş. Burada amaç alıcının atın güzel tüyleriyle ve geniş sağrısıyla oyalanıp vakit kaybetmemesi; özellikle en önemli uzuvları olan bacakları, ayakları, gözleriyle ilgilenmesidir. Peki insan neden sarılmış, sarmalanmış, paketlenmiş bir halde inceleniyor? İnsan, bize, kesinlikle kendine ait olmayan şeyleri göstermeye dikkat eder ve onu gerçek anlamda değerlendirebileceğimiz taraflarını saklar bizden. Sizin aradığınız kının değil, kılıcın değeridir; kınından çıkardığınızda gördüğünüz kılıca belki bir kuruş bile vermezsiniz."
Sayfa 292 - Alfa Yayınları
"Bir kötülük, dalgaya dönüşmüş bir kötülük, dile getirilemez, kavranılması imkansız bir kötülük dalgası alanda kaynamaktaydı; bu kötülük elli bin, yüz bin ağızdan kusuluyordu, bu kötülüğü herkes duymaksızın, hatta kötülük olduğunun bilincine bile varmaksızın birbirine haykırmaktaydı; buna rağmen yine herkes, cehennemi çağrıştıran bir
" Eskiden cemaat çok, camiler azdı. Şimdi camiler çoğaldı, cemaat azaldı!"
Sayfa 38 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
Ölülerin yanından öylece geçip gitmek , çok eskiden beri insanlığın alışkanlığıdır.
Reklam
372 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yazarın bipolar rahatsızlığına sahip olması ve Scarleti yazarken kendinden parçalar eklemesi bence gayet güzeldi zira onun o gelgitleri, gerçek mi hayal mi bocalamalarını ilk yarıda gayet hissedilir kılmıştı diyerek yorumuma başlayayım. İlk yarı zaten bir bakıma karekterleri tanıma, geçmişlerine göz atma derken bir tık slow işliyor ama yarıdan sonra ikilinin ilişki gelişimi, aralarında ki çekim, geçmişe dair ortak sırlar falan derken gayet akıcı ilerliyor anlayacağınız. Sol gelecek olursakta cidden çok ince detaylarla oluşturulan bir villain karekterdi. Hani bizde eskiden kabadayılar vardı böyle kendi ahlaki kurallarına göre ceza kesip kendi insanlarını korurlardı.İşte Sol da tam o tarz bir karekterdi. Scarlett’in istekleri ihtiyaçlarını düşünüp ona göre hareket etmesi, hastalığına yaklaşım tarzı cidden güzeldi..genel olarak ben onun karekterini bir sahne hariç okurken oldukça keyif aldım. (Sol gibi bir adama o sahneyi yazmak bence çok gereksiz di zira oluşturulan ve bize yansıtılan karekterle bağdaşmadı en azından ben bağdaştıramadım.) Netice olarak tür olarak tam Dark sayılır mı çok emin değilim zira sıkı bir dark okuyucu olarak daha karanlık kitaplar okumuşluğum var. Bunun yanın sıra Trope larında #stalkerromance vardı ama biz karekterin o yönünü de göremedik pek kitapta daha çok geçmişte kalmış zira kitap ikilinin karşılaşması ile başlıyordu. Tabi benim beklentim bu yönde olunca biraz şaşırsam da yine de keyifle okuduğumu söyleyebilirim. #darkromance ve #stalkerromance ı yeni okumak isteyip çekinenler için kesinlikle doğru tercih olabilir diyerek yorumumu noktalıyorum.
Hayalet
HayaletGreer Rivers · Lapis Yayınları · 202483 okunma
Bu devrin İnsanı mıyız?
Teknolojiyi ne kadar sevsemse oyunlar, animeler, music çeşitliliği bir o kadarda bana negatif etkileri var. Eskiden ufak bir tebessüm ile mutlu olan çocuklarin bu devirde Iphone Pro Max ile mutlu edemediği çocuklarını görüyorum. İnsanlara bakıyorum sanki marketteymiş gibi eş arıyorlar elinde seçenek çok oldugu için her yerni seçenek bir öncekinin ışığını engelliyor. Bu nasıl bir etkileşim? Ya kırmızı çizgiler? Eğitimsiz çocukların topluma verdiği zararlar? Reddit, Facebook, Discord vb. Gibi programlarda kendi toplum değerlerine küfür eden çocuklarin sorumlusu kim? Bunlari nasıl düzeltebiliriz? Kendime defalarca diyorum "Gücünün yetmediği seyleri düşünme diye." ama malesef yapamıyorum. Yanlış yöne evrilen bu topluma küsmeyi denedim olmadi... Biraz spesifik oluyor ama Konuşanları izleyen bir sahsın neye güldüğünü bile anlamiyorum... Özel hayat denilen seylerin özgürlük, mizah gibi kavramlar altında hoş bir sekilde sunulması ne kadarda içerisinde çin tozu (Msg : Mono sodyum glutamat) basılmış besin kalitesinin leş olduğu hazır gıdalara benziyor. Ufak zamanlı zevkler için nasil zararli gida yemiyorsak (Çünkü bize kalıcı hasar bırakabilir.) Zihnimize ve Bilinçaltımızada sahip cıkalım. Ve eğitmeyecekseniz çocuk yapmayin. Bu ülkenin kekolara değil insanlara ihtiyaçı var.
Resim