_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
5. Aşkla Siyaset
Hıristiyanlık aşkın görünüşteki olumsallığında, o olumsallığa indirgenemeyecek bir öğe olduğunu çok iyi kavramıştır. Ama o öğeyi hemen aşkınlığa yansıtmıştır, sorun da budur. Ben de o evrensel öğenin aşkta bulunduğunu kabul ediyorum, ama içkin olduğunu düşünüyorum. Kaldı ki, Hıristiyanlık bir şekilde o öğeyi alıp yükseltmiş, aşkın bir güce oturtmuştur. Kısmen de olsa daha Platon'da bile, İyi düşüncesi içinde yer alan bir harekettir bu. Şimdi bizim yapmamız gereken, aşkın gücünün bu ilk ve parlak kullanımını yeryüzüne taşımaktır. Demek istediğim, aslında aşkta evrensel bir güç olduğunu, ama bunun sadece farka ilişkin olumlu, destekleyici ve yaratıcı bir deneyim yaşama olasılığı olduğunu göstermeliyiz. Öteki'dir burada söz konusu olan, ama aşkınlığın "Bambaşkası", "Büyük Başkası" olmadan. Sonuçta, aşk değildir dinlerin söz ettiği. Çünkü yalnızca ondaki yoğunluk kaynağıyla, bir tek aşkın yaratabildiği öznel durumla ilgilenirler, bundaki amaç da o yoğunluğu inanca ve Kilise'ye yöneltmek, o öznel durumu Tanrı'nın egemenliği yararına düzenlemektir. Bunun sonucunda, burada benim övdüğüm, bir dünyanın farklılaşmış doğuşunun yeryüzündeki yaratımı, nokta nokta koparılıp alınan mutluluk olan mücadeleci aşkın yerine Hıristiyanlık edilgin, sofuca, ezik bir sevgi koyar. Diz çökmüş bir aşk benim için aşk değildir, her ne kadar bazen aşkta sevdiğimiz kişiye kendimizi bütünüyle bırakmak istesek de.
Reklam
https://discord.gg/s327gywqMc
ideal ideal ideal bilgi bilgi bilgi bumbum bumbum bumbum nitelikleri, ilerlemeyi, yasayı, ahlakı belgelemiş olurum. Bunları; kendi bumbumlarının gerçek olduğunu ve nihayetinde de her birinin kendi yarattığı bumbuma göre dansettiğini söylemek için zeki mi zeki insanlar bir yığın kitapta tartışmış; ahlaksız merakın tatmini; açıklanamayan
2- MESİH YOLDUR
"Yol Ben'im." Yol bir yöntem olarak düşünülebilir. Rab, kendisinin Baba'ya gitmemiz için yol olduğunu söylemek istedi; kendisi Baba'ya gitmemizin yöntemidir. Eğer O'na sahipsek, yola sahibiz demektir. Eğer O'na sahip değilsek, yola sahip değiliz demektir. Eğer O'na sahipsek, yönteme sahibiz demektir. Eğer
Sayfa 8 - Akarsu YayınlarıKitabı okudu
"Böyle bir hayatınız olsun ister miydiniz?" Cevap vermemize fırsat tanımadan devam etti pa­zarlamacı. "Ne saçma değil mi? Böyle bir soruya insan nasıl ce­vap verebilir ki? İnsan henüz yaşamadığı bir hayatı nasıl satın alabilir? Kesinlikle haklısınız. O yüzden size Yeni Yaşam Organizasyonu olarak çok çok özel bir hizmeti­mizi göstermek istiyorum. Bu bilişim teknolojisi devri­minin geldiği son nokta…Kim derdi ki matematik dün­yamızı bu kadar radikal bir biçimde değiştirecek? Laf aramızda lisede matematikten hep kalırdım. Ama şimdi ekmeğimi onun sayesinde kazanıyorum. Eğer dilerseniz, ilginizi çekmeyi başardıysam... Bugünlerde en zor şey insanların dikkatini çekmek. Sizce de öyle değil mi? Ne­den? Her şey ilginç çünkü. Her şey ilginçse aynı zaman­ da her şey sıkıcı demektir. Benim gibi. Hayır size drama yapmak için söylemiyorum. İşin kötüsü bu benim işim. Daha önceden prova edilmiş bir metni canlandırıyorum sizler için. Evet tamam itiraf ediyorum, şu ana kadar söylediğim her cümleyi daha önce binlerce kez söyledim başkalarına. Bu cümleyi de. Ve evet bu cümleyi de. Evet sizi başkalarıyla çok defa aldattım. Ama bunun zerre ka­dar önemi yok. Önemli olan beni dinlemeye devam et­ meniz. Az sonra şu kapıdan girip o eşsiz deneyimi yaşa­mayı kabul etmeniz. Orada çok özel bir demo bekliyor sizi... Benim gibi hazır bir sunum değil. Tamamen size özel bir deneyim olacak. İçinde yaşayabileceğiniz bir ta­nıtım. Prova edilebilecek bir hayat."
Burada kararı etkileyecek soru şudur: Yalnız ve yalnız insana özgü olan ve köklerinin küçük beyinde olduğunu saptadığımızı söylediğimiz duyulara koşut olmayan duyumsal deneyim var mı acaba? Beyin kabuğunun çok fazla gelişmiş olmasının, insamn durmadan artan bir zihinsel yetiye ulaşmasını olası kıldığı, ancak küçük beyninin, pirimat atalarınınkinden pek farklı olmadığı, dolayısıyla, duygulan açısından bir gelişme göstermediği, en iyi olasılıkla, “güdüleri” ile ancaV ve ancak bastırma ya da denetleme yoluyla başa çıkabileceği görüşü sık sık dile getirilmektedir.12 Yalnızca insana özgü olan ve ne zihinsel bir özellik gösteren ne de genelde hayvanın duygusal deneyimleriyle benzeşen insansal deneyimlerin varlığını kabul ediyorum. Nörofizyoloji alanında söz sahibi olmadığımdan, beyinle beyincik arasındaki belli ilişkilerin, özellikle insansal olan bu duygulara temellik ettiğini, yalnızca tahmin edebilirim. Sevgi, sevecenlik, tutku gibi, yaşamı sürdürme işlevine hizmet etmeyen tüm etmenler gibi özellikle insana özgü olan etkin deneyimlerin beyinle beyincik arasındaki karşılıklı etkileşim temeline dayandığı, dolayısıyla insanı hayvandan ayıran özelliğin 12 Başka bir öğretiden yola çıkmakla birlikte, birçok diğer konuda, bu kitapta dile getirilenlere benzer sonuçlara varan Ludwig von Bertalanfy gibi önemli bir biyolog bu görüşü benimsemiştir
Reklam
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.