159 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Dua etmek, aşk duymanın, hissetmenin ve sevmenin tecellisidir.” . “Dua şiddetli olmalıdır; sürekli, içten ve ısrarlı olmalıdır;yani dua bir dil alışkanlığı ve laklaktan ibaret olmamalıdır" . "Sevgiyi, sevdiğini bilmeyen kalb,Rabbine dua edemez" -Dua etme tarzınızı değiştirebilcek,duanın önemini kavrayabilmenizi sağlayacak nadide bir kitap. Ali Şeriati’nin okuduğum ilk kitabı.. Alexis Carrel'in Dua kitabının çevirisiyle başladıktan sonra İslamiyetteki dua kavramını konu edinmiş. Şeriati’nin engin birikiminden bana çok şey katacağını ve sizlere de katacağını düşünüyorum..kitabı sadece kitaptaki güzel dualara amin demek için bile okunmaya değer.. Ve en önemlisi Dua etme alışkanlığı edinmek,duanın olmazsa olmazlığını anlayabilmek için bu kitabı OKUYUN-OKUTUN. "Dua bir emanet gibi, Allah'a sık sık dua eden kişinin yanındadır. Allah'a dua ve ibadet etme şimşeğinin parıltısı, dua edenin yüzünde, hareketlerinde bakışlarında daima ışıldar ve nereye giderse gitsin bu ışıltıyı da beraberinde götürür. " . “Rabbim!gönlümün meşgul olmasına neden olan önemli işlerime sen kafi ol. Beni yarın sorguya çekeceğin işlerle vazifelendir.Zamanımı, beni yapmam için yarattığın işlerle vazifelendir.” . “Allahım! İrademi, bilgimi, isyanımı, ihtiyaçsızlığımı, hayretimi, ruh inceliğimi, cesaretimi, ve yalnızlığımı artır.” .
Dua
DuaAli Şeriati · Fecr Yayınclık · 2000976 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Geç tanıştığım güçlü bir kalem ama ne derler geç olsun güç olmasın.Okurken bazen hüzünlenip bazen ürperdiğim ama elimden bırakamadığım bir hikaye daha tıpkı "0" da olduğu gibi biraz ters oldu ama ilk "0" la tanıştım yazar Türker Ünlü ile ve iyi ki aldım deyip önceki kitaplarını sipariş verirken buldum.Şimdi sıkı bir takipçisi
An
AnTürker Ünlü · Artshop Yayıncılık · 202011 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Tüm kitapsever dostlarıma mutlu akşamlar ve kitaplarla güzelleşen vakitler diliyorum. Sevgili Hayatî Sır, çok yazdı, çok anlattı büyüklere ters giden bir şeyler olduğunu, dikkat edilmesi, önlem alınması gerektiğini. Fakat gördü ki büyükler onu dinlemiyor, O' da çocuklara yazdı anlattı. Hayatî Sır kaleminiêeline aldı, defterini açtı,
Kelimelerin Hayalcisi
Kelimelerin HayalcisiHayati Sır · Hayykitap · 202310 okunma
Bazı insanlara bakıyorum Allah ım diyorum İslâmiyeti ne güzel taşır, benden çok daha güzel yakışır. Rabbim mağfiretiyle İslamla şereflendirsin bizleri
Bilinemeyen'e Tutun!
Bütün büyük değerler; güzellik, sevgi, Tanrı, dua; önemli olan her şey, hayatı yaşanır kılan her şey, üçüncü kategori olan bilinemeyene aittir. Bilinemeyen, Tanrının bir başka ismidir. Gizemli ve mucizevinin bir başka adıdır. Onsuz kalbinde bir merak uyanamaz. Ve meraksız bir kalp, bir kalp değildir. İçinde hayret olmadığı zamanlar, çok değerli bir şey kaybediyorsun. O zaman, gözlerin tozla doludur. Berraklığını yitirirler. O zaman kuş ötmeye devam eder ama sen etkilenmezsin. Kalbin heyecanlanmaz çünkü açıklamasını biliyorsundur. Ağaçlar yeşildir. Ancak yeşillik seni bir dansçıya, bir şarkıcıya dönüştürmez. Varlığında bir şiiri tetiklemez. Çünkü açıklamasını biliyorsundur. Ağaçları yeşil yapan klorofildir. O yüzden ortada şiir kalmaz. Açıklama orada olduğu zaman, şiir kaybolur. Bütün açıklamalar birer araçtır, amaç değil. Eğer bilinemeyene güvenmiyorsan, bir gülün güzel olduğunu nasıl söylersin? Güzellik nerede? Gülün kimyasal bir parçası değil. Gülü istediğin kadar analiz et, içinde bir güzellik bulamazsın. Eğer bilinemeyene inanmıyorsan, bir insana otopsi yapabilirsin ama ruh bulamazsın. Tanrıyı arayabilirsin ve onu hiçbir yerde bulamazsın. Çünkü o her yerdedir. Zihin onu ıskalayacaktır. Çünkü zihin, onun bir nesne olmasını ister ve Tanrı bir nesne değildir. Tanrı bir titreyiştir. Eğer varoluşun sessiz sesi ile uyum içindeysen, tek elin alkışıyla uyum içindeysen, o zaman Hintli mistiklerin, ana hat dediği şey ile uyum içindesin. Varlığın müziğiyle. Eğer gizemlerle uyum içindeysen, o zaman Tanrının varolduğunu bilirsin. Hepsi bu! O zaman Tanrı, varoluşla aynı anlama gelir.
222 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Merhabalar, okumaktan sıkılmadığım kalem Yaşar Kemal ile geldim bu defa. Üç Anadolu Efsanesi, Köroğlu, Karacaoğlan ve Alageyik... Yazarın yaptığı uzun ve derin araştırmalar ile, halk diline mal olmuş efsaneleri birleştirerek oluşturduğu bir eser. Hep duyduğumuz (bende ismen biliyordum ama gerçek hikayelerini hiç araştırmadığımı fark ettim kitabı okurken) bu üç şahsı yazardan bir daha okuyoruz. En güzel yanı birinci ağızdan yapılan araştırmalarla yazarın gerçeğe en yakın hikayeleri kendi engin kalemi ile bize sunduğunu bilmek. Köroğlu ve Karacaoğlan dillere pelesenk olmuş farklı zamanlarda yaşamış birer halk ozanı, haklarında farklı farklı öyküler olsa da gerçek olan tek şey onların yüreğinden kopup gelen, günümüze mal olan dörtlükler. Kitabı okurken sevdalanmış, içi yanan bir insanın yanı başından oturmuş, yüreğinden kopa kopa söylediği türküleri, bir eliyle de tellerine vurduğu sazını duymamak elde değil. Masal tadında efsane tadında olan bu kitabı okumayı çok sevdim. Yaşar Kemal'in betimlemeleri ile adeta o dönemlere gittim, o türküleri duydum, o havayı içime çektim. Birde Karacaoğlan ve Köroğlu'nu tanıdım Alageyik efsanesini öğrendim. Ben sevdim, yazarın kalemini sevenler muhakkak okusun derim. Selam ve dua ile.
Üç Anadolu Efsanesi
Üç Anadolu EfsanesiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 201710,5bin okunma
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
Sevgi bakıştaydı, gözdeydi... Ona bakanlar onu sevmedikleri için hiçbir güzelliğini göremiyorlardı. Dua ve Naz farklı iklimlerde, farklı evlerde, farklı coğrafyada büyümüş, gözlerini her sabah olduramadıklarına açıp, yenilgilerinin altında kanatlarının ezilmesine alışmış, anılarını ve geçmişlerini silerek umudu uzaklardaki evlerde ararken daha çok yok olmuş, sözde yaşayan iki kadındı. Ta ki kader onları hikâyelerinin bitimine, yolun sonuna yakın bir yerlerde sürpriz bir şekilde birleştirene kadar. Hayat geç demez, bitti demez, vedalaşmaya az kaldı demez, her zaman son sözü söyler... Hayat inatçı, iki kadın daha da inatçı, o zaman ölüm gemisine binmeden yapılacak çok şey var. Sonbahar yenilgilerin, ıssızlığın, yalnızlığın, hüznün mevsimidir. Bir kadın, bir insan isterse ve çabalarsa hayatın neresinde olursa olsun her şeyi başarır. Bunun için ihtiyacı olan tek şey seni yoran şeylerden arınıp yola bakmak şüphesiz. Hayatta ne kadar iyi olursan ol birilerinin hikâyesinde hep kötü, hep sevilmeyen olursun. Bir kadın dibe vurunca oradan ya güçlenerek çıkar ya da orada sonsuza dek kalır. "İstanbul da benim gibi" diyordu; "dışarıdan bakınca çok güzel, ihtişamlı, büyüleyici ama bir o kadar kırılmış, bir o kadar yorgun." Kantarın dengesi bozuktu; hep ver, ama hiç alma ya da aldığını sandığın küçük teselli kırıntılarıyla avun.
Son Bahar
Son Bahar
Son Bahar
Son BaharNilüfer Çınar Gökkaya · Az Kitap · 202315 okunma
Kıymet Bilmek..
"Allah kıymetini bilene denk getirsin" demişti bir nine. İlk başta neden böyle bir duada bulunduğunu anlamamıştım. Daha sonra öğrendim ninenin hikayesini yıllarını verdiği uğrunda çalışıp varlık kazandırdığı eşi tüm bu emeklerin kıymetini bilmeyip kuma getirmişti. Bunu duyunca ilk başlarda duayı sadece hayırlı eş için etti sanmıştım. Zaman gösterdi.. Ramazan vesilesiyle iftara birilerine gidiyor ya da davet ediyorduk. O sırada denk geldiğim olaylar düşünmeme sebep oldu. Evladına emek verip evler alan ama onun bir odasına sığıntı gibi konulan babalar gördüm. Lafla da olsa ağır geldik insanlara o yüzden ölümümü bekliyorlar diyordu. İstiyorduki sen başımızın tacısın olur mu öyle şey desinler. Ama güzel bir kelime bile söyleyen yoktu. Evlat babasının kıymetini bilmiyordu. Yıllarca saçını süpürge etmiş, tarlalarda çalışmış yetmemiş bir de bulaşıkçı olarak çalışan bir kadın gördüm. Ömrü hayatın ne birini incitmiş ne de bu yönde bir harekette bulunmuştu. Kazandıkları eşine çocuklarına gidiyordu. Kendi için yaptırdığı diş bile eşinin gözüne batıyordu. Her an her hareketi onlar için alay konusuydu. Anladımki eşte kıymet bilmiyordu. Gittim ve gördüm gelin. Her derde ihtiyaca koşan saygıda kusur etmeyen. Yine de ne bir hayır duası ne de bir teşekkür edilen. Verdikçe hep daha fazlası istenen. Anladımki kayınlarda kıymet bilmiyordu. Günler aylar yıllar geçti. Her yüzde her kişide gördüm bu duanın farklı tezahürünü. Anladımki insan en çok eksik kaldıklarına yönelik dua edermiş..
çiçekler gibi insanlar
Böyle farklı açıların olması ne kadar güzel. Hasta bir insana hangi c vitamini olursa olsun tüketmesi gerektiği gibi İslâmiyetteki bilgiler. Mezhepler misali ortada eksik ya da yanlış yok. Kimin hangi yolu tercih etmeye ihtiyacı var ise o patikalar zaten açılmış. Ne hikmetli görüşler var. Tıpkı rengarenk ve çeşit çeşit çiçekler gibi insanlar.
Kalb i Mecruh

Kalb i Mecruh

@Kahveyemeftun
·
25 Mart 03:21
❝ Rahatı Terk Etmesi..
Peygamber (s.a.v)'in vasıfları sayılırken rahatı terk etmesi de O'nun vasıfları arasında yer alır. O'na rahat yoktu. Rabbi, O'na, " Boş kaldın mı hemen ( başka ) işe koyul " ( İnşirah,7), yani yorulduktan sonra bile başka bir işe koyul buyurduğunda Rabbine itaat etmiştir. Bu ayet ile alakalı beş görüş vardır: 1. Farzları bitirdikten sonra geceyi ihya et. Bu Abdullah b. Mesud'un görüşüdür. 2. Namazı bitirdikten sonra duaya başla. Bu Abdullah b. Abbas, Dahhak ve Mukatil'in görüşüdür. 3. Dünya işlerini bitirdikten sonra ahiret işlerine yönel. Bu Mücahid'in görüşüdür. 4. Teşehhüdden sonra dünya ve ahiret için çalış. Bu da Şabi ve Zühri'nin görüşüdür. 5. Bedenin sağlıklı olduğunda ibadette yorulmak için gayret göster.
Fatiha Suresinin İçeriği
Yedi âyetten oluşan bu değerli sürede, Allah'ın yüce sıfatlara sahip olmasını gerektiren en güzel isimleri zikredilerek O'na hamd edilmekte, şanı yüceltilmekte ve övülmektedir. İnsanların dönüş yeri olan din/hesap günü anılmaktadır. Kullar Allah'tan istemeye ve O'na yalvarmaya; hiçbir güç ve kuvvetlerinin olmadığını itiraf
Reklam
"Mektubu okuyacak mısın?" diye bağırdı Harriet. “Dua edin. Bunu yapmanı tercih ederim.” Emma baskıya maruz kaldığı için üzgün değildi. Okudu ve şaşırdı. Mektubun üslubu beklentisinin çok üstündeydi. Sadece gramer hataları yoktu, aynı zamanda kompozisyon olarak bir beyefendiyi utandırmazdı; Dil sade olmasına rağmen güçlüydü ve
“Bunların ardından gelenler de derler ki, ‘Ey rabbimiz! Bizi ve bizden önceki iman etmiş kardeşlerimizi bağışla; kalplerimizde iman edenlere karşı kötü bir düşünce ve duyguya yer bırakma. Rabbimiz! Kuşkusuz sen çok şefkatlisin, çok merhametlisin.’” (Haşr, 59/10) Mesaj: 249. Sahabeyi saygıyla anmak ve onlara hayır duada bulunmak gerekir. 250. Ahirete göçmüş müminler için dua etmek ve onlar için mağfiret dilemek güzel bir davranıştır.
Sayfa 546Kitabı okudu
Dualarınız Kalbinizden Olsun!
İbrahim Ethem Kuddise Sirrûh Hazretleri, padişah iken gördüğü bir rüya uğruna tacı tahtı terk ediyor, derviş oluyor, diyar diyar dolaşıyor. Seneler sonra seyr-i sülûkünü tamamladıktan sonra Belh şehrine tekrar geliyor. Kendi yaptırdığı camide yatsı namazı kılıyor. Dışarıda kar var, hava çok soğuk… "- Şurada kıvrılayım da sabah olunca
Eğer sana çocukluğunda dua etmek öğretildiyse, yaşayabileceğin çok güzel bir deneyim elinden alınmış demektir; dua kendiliğinden olan bir şeydir.
ALLAH BİR KULUN HAYRINI İSTERSE ٣٩. «إِذَا أَرَادَ اللَّهُ بِعَبْدِ خَيْرًا اسْتَعْمَلَهُ، يُوَفِّقُهُ لِعَمَلٍ صَالِحٍ قَبْلَ الْمَوْتِ». 39. "Allah Teâlâ bir kulunun hayrını isterse, Onu bir hizmette çalıştırır. Ölmeden önce ona sâlih ameller yaptırır."¹ Bu hadis-i şerîfi en çok hadis nakleden yedi kişiden biri olan Enes ibni Malik radıyallahu anh rivayet etmiştir. Allah Teâlâ bir kulunun iyiliğini istiyorsa, Ölmeden önce onu hayırlı bir işe yönlendirir. O da ölünceye kadar o güzel işi yapar. İbadetlerini aksatmaz. Dünyanın geçici güzelliklerine aldanmaz. Ailesi, komşuları, iş arkadaşları ondan hoşnut olur. Öldüğü zaman, onu tanıyanlar kendisinin salih bir insan olduğuna şahitlik ederler. "Allah rahmet etsin” diye ona dua ederler. Rabbim hepimize salih ameller yaptırsın.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.