çok manidar!
Yasalardan bana ne? Güç bende değil mi? Cornelius VANDERBILT
Sayfa 304 - Doğan Yayınları, 85. BaskıKitabı okuyor
Şükür, gayretin sonucunda elde edilenlere karşı hissedilince çok daha manidar, çok daha tatmin edicidir. Kelime kalıplarımıza özellikle dikkat etmek gerek.
Reklam
Çok manidar ve üzerine düşündürücü !!!
Bir şeyden nefret edebilmemiz ya da hoşlanmamamız için onun kendi benliğimizde var olması gerektiğini ve yine ancak içimizde olan bir şeyi sevebileceğimiz ya da ondan hoşlanabileceğimizi öğrenmek beni büyülemişti.
Elektrikli sandalyede idam edileceği saatten birkaç saat önce kendini öldürmeye çalışmıştı. Onu acilen kasabadaki hastaneye götürmüşler, uzmanları çağırmışlar, hayatını kurtarmışlar ve sonra öldürmek için tam zamanında Sing Singe geri götürmüşlerdi. Çok manidar. Bu dünyadaki her şey gibi. Acaba onu öldürmeden önce intihara teşebbüsten yargılamışlar mıydı? Bunu nerede okuduğumu hatırlamıyorum. Bir dedektif dergisiydi sanırım. Zavallı orospu çocuğunun ölmesine izin veremezlerdi. Hayır. Onu onlar öldürmeliydi yoksa adil olmazdı...
Sayfa 106 - Ayrıntı Yayınları | Birinci Basım 2013
Manidar
Hatırladıysam mutlaka bir anlamı vardır. Hatırlayabildiğimiz her şey öyle ya da böyle anlamlıdır. Kendimle ilgili çok az anım var. 
Sayfa 127Kitabı okudu
"Bazen basit bir gövde gösterisi manidar bir açıklamadan çok daha etkili olabiliyor."
Reklam
Garip ve âcib bir hadise;
Bu ayda bir gün avluya indim, baktım. Gelen kar üstünde, Risale-i Nurun eczalarında tevafukatına işaret eden boyalar; kırmızı, sarı mürekkepler misillû, o karın üstünde serpilmiş katreler ve noktalar var. Çok hayret ettim. Sâir yerlere baktım, avlumdan başka yerlerde yoktu. Endişe ettim, kalben dedim: Risale-i Nur umum memleketle, belki Kur'ân hesabına Küre-i Arzla o derece alâkadardır ki, onun başına gelen belâdan, musibetten bulutlar dahi kan ağlıyorlar. Bir-iki adam çağırdım, onlar da hayret ettiler. Benim endişe ve telâşımı gören hane sahibinin biraderzâdesi Mehmed Efendi zannetti ki, ben karın çokluğundan yolu kapamasından telâş ediyorum. Ben yukarı çıktıktan sonra, yolu açmak için o karı iki tarafa atıp o işaretli mânidar kırmızı, sarı hadise-i cevviyeyi kapatmıştı. Ona dedim: Kapatmasaydın daha iyi idi. Aynı günde, Risale-i Nur aleyhinde üç hadise zuhur eyledi: Birincisi: Afyon Adliyesiyle buradaki zabıta çavuşluğudur. Kitaplarımın iadesine dair müracaatıma mukabil, "Daha temyizden tasdik gelmediğinden karışmayız" diye o cihetten benim ümidimi kırdı. İkincisi: Aynı günde, benim ahvâlimi tecessüs etmek için mahsus bir polisi, Afyon'a gönderdiğini öğrendik. Üçüncüsü: Aynı günde, İstanbul'da bir münâfık "İhtiyar Risalesi"ni bahane ederek aleyhimizde propaganda etmiş, adliyeye aksettirmiş. Bu gibi hadiselerden müştaklar çekinmeye başladılar. Ben de لِكُلِّ مُص۪يبَةٍ قَالُوا اِنَّا لِلّٰهِ وَ اِنَّٓا اِلَيْهِ رَاجِعُونَ dedim, "Hasbünallahü ve ni'melvekil" siperine girdim.}
Manidar
"...onu yanlışlıkla öldürdük. Yanlışlıkla çok sayıda insan öldürdük, ama şimdi, her şey düzeldi, özür diliyor ve böyle yanlışlıkların bir daha tekrarlanmayacağını bildiriyoruz. " -"Onlar öldürüyor, onlar özür diliyor..."
Sayfa 198 - Yapı Kredi Yayınları
çok manidar
Şakacı Güler, gülümser bir şakacı, Güldürür, düşündürür, Arada-bir durur, gözleri dalar, Neler söyler, neler susar.. Yoksa, çok acı bir şakayı Şakadan da olsa, Çok yalın bir karanlığa mı saklar.. Oynadığı oyunsa, Yaşamda oynadığı Oyununu mu yaşar.. Oyunda yaşadığı, Yaşamını mı oynar.. Yaşarcasına, oynarcasına. Öyküler anlatır olmuşcasına, Sonunu mutlu bağlar, Gider evinde ağlar.
Sayfa 260
Çok manidar:)
“Eşyayı dahi incitme’ diyen medeniyetin mensuplarıyız. Su içtikleri bardağı öpen mevlevileri düşünün. Ormana girerken genç ağaçları korkutmamak için baltanın sapını bezle saran tahtacıları. Şimdi ise birbirlerinin küçük bir hatasını bekleyen ne çok insan var.”
Reklam
Gertrude Stein Near East or Chicago'da (Yakın Doğu veya Chicago), "Hiç kimsenin soru sormadığını varsayalım. Bu durumda cevap ne olacaktır," diye yazar ve manidar bir şekilde soru işareti koymaz. İnsanlar arasında olup biten pek çok şey bu soru-cevap rutininin, hediye verip hediye saklama şeklindeki bu kompulsif ritüelin sahne arkasında devam eder. Fakat Stein'ın bahsettiği varsayım bizim biraz ötemizde görünmektedir. Sanki onun çizgisinde gidersek ne olduğunu bilmediğimiz bir şeyi bırakacakmışız gibi.
Sayfa 177
"Bazen basit bir gövde gösterisi manidar bir açıklamadan çok daha etkili olabiliyor"
Kaçmak istiyordum. Burası ciddi anlamda zengin görünüyordu. Bill Gates tarzı zengin. Burada ne arıyordum? Bilinçaltını manidar bir sırıtışla, Ne aradığını çok iyi biliyorsun, dedi. Evet, Christian Grey’in yatağında olmak istiyordum.
Sayfa 145 - Pegasus Yayınları - PdfKitabı okuyor
"Bazen basit bir gövde gösterisi manidar bir açıklamadan çok daha etkili olabiliyor."
çok manidar bir söz
Gül ektiğin yerde evlat, Devedikeni büyüyemez
Sayfa 260 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 8. BasımKitabı okudu
731 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.