Nasihatin bir üslup ve tarzı vardır ve nasihat nezakete ihtiyaç duyar. Aksi taktirde rezalete dönüşmüş olur ve bu durumda onun fesadı, salahından daha çok olmuş olur.
_İnsan, Meleklerin Cevherindendir. _Nurlu bir cevher, melek gibi marifet-i ilahi ile süslü olunca, elbette meleklerin arkadaşı olur. _İnsanlar görünüşte insana benzeseler de hakikatte halleri başkadır. Kıyamet gününde manalar görünecektir. _İnsanın içindeki ahlakın tamamı 4 kısımdır. Hayvan, canavar, şeytan ve melek ahlakları. _Allah’tan başka
Reklam
Hepinizi sevgi ve saygı ile selamlarım. Gayem ne kendimi methetmek ne de hususi bir maksatla menfaat teminidir. Sa­dece genç bir Türk subayının çalışma sahasının müsaadesi öl­çüsünde neler yapabileceğinin gösterilmesi ve bazı tarihi va­kaların da daha yakından aydınlatılması ve canlandırılması­dır. Bazı vakalarla ilgili olan şahısların mühim bir
DR. RIZA NUR Hekim, siyasetçi, yönetici, siyasi müzakereci, araştırmacı, dergi yayıncısı olarak Osmanlı Devleti'nin son dönemi ile Milli Mücadele ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yıllarında unutulmaz hizmetleri olan, milletimizin yetiştirdiği değerli bir isimdir. AİLESİ, DOĞUMU, TAHSİL HAYATI Dr. Rıza Nur'un baba tarafı yaklaşık 1750
Çağımızda kadınlarla erkekler arasında uydurma bir eşitlik yarışı başlatılmıştır. Yaratılıştaki husûsiyetlere zıt olan bu yarış sebebiyle, hanımlık ve annelik vazîfeleri zedelenmiş, âilenin huzur ve sükûnu kaybolmuş, toplum hayatı sarsılmış, fertler şahsiyetini yitirmiştir. Kadın ve erkeğin fizikî, rûhî yaratılış ve fitratları eşit değildir ki, fiilî veya hukûkî eşitlik gerekli olsun. Mühim olan, her alanda bir eşitlik değil, haklar ve vazifeler arasındaki dengedir. Cenâb-ı Hak, kadınlar ve erkekler arasında birbirlerini tamamlayan, çok güzel bir vazîfe taksimi yapmış ve her ikisine de ayrı ayrı kâbiliyetler vermiştir. Kadın ve erkek, ancak maddî ve mânevi olarak bütünleştiği zaman yaratılış gâyesine uygun bir olgunluk ve ahenk meydana gelir; âile ve bunun neticesinde toplum huzurlu olur.
Sayfa 184 - Erkam YayınlarıKitabı okudu
safa nazar sahibi de bir bakışla iyi eder."
Nitekim "Benim katımda en çok sevdiğim ibadet nasihattir hadis-i kudsisi de hatırlatılıyor. Mürşidlerin en önemli nasihatleri zikir. Müridin her fırsatta, halk içinde veya yalnızken, daima zikir içinde olması gerektiğini anlıyoruz bir kez daha. İşte güçte, evde dışarıda, çarşıda pazarda, akraba ziyaretinde zikir içinde olan bir dil ve kalp, şüphesiz ki beladan uzak olacağı kadar Rabb'iyle arasındaki perdeleri de ortadan kaldıracaktır. Ondan sonra attığı her adım, söylediği her söz Hakk üzere olacaktır. Şeyh Muhammed Ibnu'l Habib, divanında "sen işini zikrullah eyle" demiş ki dervişlerine en mühim nasihati olarak kabul edilmiş. Resul-i Ekrem'in bir hadisinde "Allah'ı zikredenle zikretmeyenin arasındaki fark diriyle ölünün arasındaki fark gibidir" buyurduğunu da söylemek gerekiyor. Diğer bir nasihat yediğinde içtiğinde ve kazandığında haramdan uzak olmak. Mümkün mertebe ticaretle uğraşmak. Özellikle nakşibendiyye yolunun nasihatlerinden biri olan nazar ber kadem, Fas'ta da karşımıza çıkıyor. Neye nazar edildiği önemli olduğu kadar, nelerden nazar alındığı da önemli. Habib Ahmed Meşhür el-Haddad soyle söylemiş; "İnsanlar kem nazardan bahseder ama unuturlar; bir de safa nazar vardır. İyi nazar vardır. Tıpkı kem nazar sahibinin bir bakışla hasta edebileceği gibi, safa nazar sahibi de bir bakışla iyi eder."
Sayfa 194Kitabı okudu
Reklam
Ben de Sizin Bir Kardeşiniz Gibiyim!
Gavs-ı Sânî hazretleri [kuddise sırruhû] istişareye çok ehemmiyet verirdi. Bir defasında mühim bir hadise üzerine biz evlatlarını huzuruna çağırdı. Ben, bir babanın evlatlarına nasihat edeceğini düşünürken, o, şöyle buyurdu: - Bu mühim meselenin istişaresinde ben de sizin bir kardeşiniz gibiyim. Hep birlikte istişare edeceğiz. Gavs-ı Sânî hazretleri [kuddise sırruhû] bununla istişarenin hayatımızda ne kadar önemli olduğunu, istişare için heyetin ne kadar gerekli olduğunu, heyet bireylerinin fikirlerini açıkça beyan etmelerinin ne kadar isabetli olacağını bizlere göstermek istiyordu. Aslında Gavs hazretleri bununla tevazuunu gösteriyor ve bizim rahatça fikrimizi beyan etmemizi sağlıyordu.
Kanije Savunması
Çok önemli bir konuma sahip bulunan Kanije'nin, Osmanlıların eline geçmesini bir türlü hazmedemeyen Avusturyalılar, kaleyi geri alma hazırlıklarına giriştiler. Arşidük Ferdinand kumandasında büyük bir ordu ile harekete geçtiler. Düşmanın hazırlıklarını başından beri casusları vasıtasıyla takip eden kale kumandanı Tiryaki Hasan Paşa, gecesini
Sayfa 201 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
BEKAR BİR ARİSTOKRAT Bayan Storner’i muhakkak bir ölümden kurtardıktan sonra Baker Street’teki evimize döndük… Ertesi sabah aklıma, bir zaman yüksek sosyete dedikodu konusu olan Lord St. Simon’un evlenmesi olayı geldi. Bu evlenme ve neticesi, artık konuşulmuyordu. Unutulmuştu… Yeni yeni öyle rezaletler patlak vermişti ki, dört sene önceki bu
BEKAR BİR ARİSTOKRAT Bayan Storner’i muhakkak bir ölümden kurtardıktan sonra Baker Street’teki evimize döndük… Ertesi sabah aklıma, bir zaman yüksek sosyete dedikodu konusu olan Lord St. Simon’un evlenmesi olayı geldi. Bu evlenme ve neticesi, artık konuşulmuyordu. Unutulmuştu… Yeni yeni öyle rezaletler patlak vermişti ki, dört sene önceki bu
22 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.