552 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Ölmeden Önce Okunması Gereken 1 KİTAP
YouTube kitap kanalımda hayatımda en sevdiğim kitap olan Niteliksiz Adam'ı yorumladım: ytbe.one/QspgH8phl2k Oğuz : Oğuz Niteliksiz Adam 1 : NA1 i.hizliresim.com/y0J3mN.jpg NA1 : Beni neden buraya getirdin Oğuz? Oğuz : Ben senin içindeki cümleleri bu kafede çizik çizik ettim NA1. İçindeki matematiksel bir düzenle kurulmuş,
Niteliksiz Adam 1
Niteliksiz Adam 1Robert Musil · Yapı Kredi Yayınları · 20191,038 okunma
264 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Başın öne eğilmesin...
Sen ki, güzelliklere aşık, hayata bağlı, umudu hep içinde taşıyan, arkadaş canlısı, dost biriydin Ali'm. Sen ki, çevrendeki edebiyat dostlarınla en güzel sohbetlerini yapardın. Sen ki, edebiyatımıza en güzel eserlerini kazandırdın. Ama "Karanlık Güç"ler yazmana izin vermedi. Çünkü onlar emeğe düşman, onlar güzele düşman, onlar umuda
Başın Öne Eğilmesin
Başın Öne EğilmesinHıfzı Topuz · Remzi Kitabevi · 2007669 okunma
Reklam
240 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
22 Şubat 2018 İstanbul Ahmed abime; Mektubuma yeni başlamış gibi görünüyorum değil mi abi, ilk hitap edişimmiş, ilk cümleye başlayışımmış gibi. Yok ama. Sana mektup yazmayı dördüncü deneyişimdir bu. Sen nasıl yazıyordun ki acaba, canından çok sevdiğin Leylin'e? Hiç düzeltmeden içinden geldiği gibi mi, yoksa törpüleyerek mi? Ah, evet. Okudum
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,1bin okunma
''... 'Şimdi, söyle bakalım, bu kez nereye gitmek istersin?' ... Nora biraz düşündü... başka bir kediyi değil, kendi kedisini görmeyi cidden çok istiyordu... 'Peki. Voltaire'i evde tuttuğum hayatı görmek istiyorum. Benim Voltaire'imi... Kısa bir süre için de olsa, o hayatı isterim. Öyle bir hayat var, değil mi?' ... Voltaire'e seslene seslene, bakmadığı yer kalmadı. Onu ancak odasına dönüp yatağın altına baktığında bulabildi. 'Volts?' Kedi hareketsizdi. ... Fakat kedinin soğuk bedenine dokunur dokunmaz durumu anlayıp büyük bir üzüntüye ve şaşkınlığa kapıldı... 'Anlayamadım.' dedi Nora. Bayan Elm okuduğu sayfadan gözlerin ayırmadı. 'Anlayamadığın çok şey olacak.' 'Voltaire'in hala yaşadığı hayatı istemiştim.' 'Aslında istemedin.' 'Ne?' Bayan Elm kitabı bıraktı. 'Onu evde tuttuğun hayatı istemiştin. İkisi apayrı şeyler.' 'Öyle mi?' 'Evet. Kesinlikle. Onun hala yaşadığı hayatı istemiş olsan, hayır demek zorunda kalacaktım.' 'Niye ki?' 'Çünkü öyle bir hayat yok.' ''
Sayfa 64 - Domingo Yayınevi
Novoye Vremya'da intihar eden genç bir kızın çok dikkat çekici, uzun bir mektubu yer aldı. 25 yaşındaydı, soyadı Pisareva’ydı. Bir zamanlar hali vakti yerinde olan bir toprak sahibinin kızıydı, Petersburg’a gelmiş, kendini geliştirmeye vermiş ve Ebe Okuluna girmiş. Sınavları geçmiş ve zemstvo sağlık merkezinde iş bulmuş, mektubunda paraya hiç
Seksen yaşındayım ve geçen yıl, yetmiş sekiz yaşında ölen eşim, son nefesini vermeye yakın, “var mı bir isteğin?” diye sorduğumda, kedilerden nefret eden bana dedi ki, “lütfen kedimize iyi bak…” Evimizdeki kedinin, eşimin değil, ikimizin de kedisi olduğunu, evladımız olduğunu daha yeni anlayabildim. Meğer bir kedide eşimin kokusunu, sevgisini,
Reklam
Seksen yaşındayım ve geçen yıl, yetmiş sekiz yaşında ölen eşim, son nefesini vermeye yakın, “var mı bir isteğin?” diye sorduğumda Kedilerden nefret eden bana dedi ki, “lütfen kedimize iyi bak…” Evimizdeki kedinin, eşimin değil, ikimizin de kedisi olduğunu, evladımız olduğunu daha yeni anlayabildim. Meğer bir kedide eşimin kokusunu, sevgisini,
Süt
Çevremde kimseler kalmadığında ortama çöken sessizliğin içinde sesinin tınısını işitmeye çalışırım. Gün içinde kulaklarımdan hiç eksik olmayan senden daha önce duymadığım sözcükleri sanki sen bana defalarca söylemişsin gibi zihnimde döndürüp dururum. Süt değişin mesela, dudaklarından henüz süt kelimesinin döküldüğünü duymadım. Lakin gün içerisinde
Seksen yaşındayım ve geçen yıl, yetmiş sekiz yaşında ölen eşim, son nefesini vermeye yakın, “var mı bir isteğin?” diye sorduğumda, kedilerden nefret eden bana dedi ki, “lütfen kedimize iyi bak…” Evimizdeki kedinin, eşimin değil, ikimizin de kedisi olduğunu, evladımız olduğunu daha yeni anlayabildim. Meğer bir kedide eşimin kokusunu, sevgisini,
Anlamıştım, bugün temizlik yapmaya başladığımda bir şey olacağını duyumsamıştım. Senin “selamlarını” ajan sezgisiyle hissediyorum. Meğerse sırların varmış, hem de sehpa büyüklüğündeki bu kitap kadar kocaman sırların! Bravo, teşekkürler, Nâzım! Az bulunur, mükemmel bir kitap. Herhalde şimdi evimizdeki en güzel kitap. Senin kendi yazdıklarını
Reklam
Ah şu her şeye bununu sokan satıcı kadınlar olmasa!!..
Leopoldo hemen büyük mağazaya daldı, yürüyen merdivenlerle spor malzemelerinin satıldığı kata çıktı. Orada parlak bir rafın üstünde her renk ve her biçimde koşu ayakkabıları diziliydi. Onları seyrederken yüreği güm güm atıyordu. Ah, şu ayakkabılara sahip olmayı ne çok istiyordu! Onların bir çiftini ayaklarında görebilmek için neler vermezdi. Hepsinin en güzeli gibi görünen bir çift ayakkabıya elini uzatmak üzereydi ki, arkasından bir sesin, "Bir şey mi istemiştin küçük?” diye sorduğunu işitti. Leopoldo döndü baktı: bu her şeye burnunu sokan türden bir satıcı kadındı.
Seksen yaşındaki bir adamın eşine yazdığı mektup
Seksen yaşındayım ve geçen yıl, yetmiş sekiz yaşında ölen eşim, son nefesini vermeye yakın, “var mı bir isteğin?” diye sorduğumda, kedilerden nefret eden bana dedi ki, “lütfen kedimize iyi bak…” Evimizdeki kedinin, eşimin değil, ikimizin de kedisi olduğunu, evladımız olduğunu daha yeni anlayabildim. Meğer bir kedide eşimin kokusunu, sevgisini,
610 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Film izler gibi okuduğum harika bir kitaptı Billy Milligan'ın Zihinleri. Yazar olanı olduğu gibi yazdığı için biraz daha kolay okudum. Çok etkilendim; farklı açılardan bakmayı denedim, empati yaparak okumayı, onu anlamayı çalıştım. Hiçbir kitapta anlatılanı bu kadar özümsemeye çalışmamıştım. Anlatılanların gerçek olması, gerçek olanın olduğu gibi yansıtılması bu çabalarımı destekledi. Kitabı genel anlamda çok beğendim. Üzüldüm, kederlendim, tebessüm ettiğim anlar bile sınırlıydı. Sonra yüzümde tebessüm oluşacak kadar az mutlu zamanlar geçiren 24 kişilikli Billy'e biraz daha üzüldüm. En merak ettiğim şey de şu oldu. Evet kitap bitti ama ya Billy'nim hayatı? Anlatılanlardan sonra ne oldu? Hastalığı geçmese bile geriledi mi? Gerçekten bu süreci de çok merak ediyorum. 54 yıllık hayatında bir gün yüzü görememiş mi gerçekten? Ah Billy sana yapılan haksızlıklar karşısında sadece bunları okuyabiliyor olmama çok üzüldüm. Hayatta travmaların farklı boyutları olduğunu tabi ki biliyordum ama senin hikayen çok başkaydı. Yaşarken göremediğin değeri umarım şimdi görüyorsundur. BUGÜN ÇOCUĞUNUZA SARILIN "CANINIZ YANMAZ" demiştin ve bunu herkese duyurmak istemiştin. Bugün senin çocuk yanına sarılmak istiyorum umarım hissedersin.
Billy Milligan’ın Zihinleri
Billy Milligan’ın ZihinleriDaniel Keyes · Koridor Yayıncılık · 2020479 okunma
Opia
‘’Sağ bacağını bir adım öne at, tamam işte böyle; şimdi gülümse.’’ Flaş, flaş ve bir kez daha mavi gözlerini kadrajıma almama izin ver. Bembeyaz bir tuval gibi parlarken fotoğraflarda, seni en güzel renklere boyamak sonra da günahlarımla kirletmek istiyordum. Garip, en sevdiğim varlığa kendimi açtığımda olacaklardan korkuyorum, seni kollarıma
28 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.