İnsan insan değilken yalnızlık da yalnızlık değildir bir kere
"Sevme korkusu öyle kötürüm etti ki herkesi, yalnızlıktan bunalan insan, dönüp yine kendi yalnızlığına sığınıyor." Hislerin gerçekliğini yaşamayı seviyorum. Yaşarken gerçeklik duygusunu tatmadan ölüp gidince ne anlamı olacak ki? Kitaplardaki imkansızlıklar, saçma sapan sevgilerden daha imrenilesi gelirdi hep. Ve okurken "Bir gün
_Kalbin yolu güzeldir ama tehlikelidir. Zihnin yolu sıradandır ama güvenlidir. Erkek en güvenli ve en kestirme yaşam tarzını seçmiştir. Kadın duyguların, hislerin, ruh hallerinin en güzel ama en sarp, en tehlikeli yolunu seçmiştir. Ve bugüne kadar dünya erkekler tarafından yönetildiği için kadınlar muazzam şekilde azap çekmiştir. O, erkeğin
Reklam
Çoklu bir hayat yaşıyordum.
Sayfa 83 - MARTIKitabı okudu
Hasta olsun ya da olmasın bir insanın sessizliğini, sessizliğin semantik ve duygulanımsal çoklu katmanlarını: kaygının, hüznün, huzursuzluğun, yalnızlık özleminin, iletişim reddinin, iletişime dair can yakıcı arzunun, umutsuzluk küllerinin ve umudun kızgın korlarının iç içeliğini göz önünde bulundurmaksızın, dinlemek ve yorumlamak mümkün değildir. Sessizliği dinlemek ve yorumlamak, söyleşinin ön şartlarından biridir.
Sayfa 244
İbadet bir sanattır. Onun dükkanı halvet (yalnızlık), aleti ise açlıktır. Bazı Salih kişiler mideyi kalbinin altında kaynayan ve üzerinden buhar çıkan bir çanağa Benzetirler. Buharın; çoklu kalbi kirletir ve karartır.
Sayfa 138
Yalnızlık.. tekli yalnız ve çoklu yalnızlık.. Hep yalnızlık
Sabahları cadde tarafında yer alan apartman kapısından anonim bir yalnızlığa çıkıyor, akşamları ise avluya bakan mutfak penceresinin önüne yerleştirilmiş masaya oturup, karşı evlerde yoklama verir gibi art arda yanan ışıklarla birlikte kolektif bir yalnızlığa dönüyordum
Reklam