"Yaşamım tıpkı geçen yüzyılın ruhuna benziyor artık. Önce devrim heyecanı, sonra da çöküş."
Sayfa 80 - Can Yayınları | Modern - Üçüncü Basım: Mayıs 2021, İstanbul - Çeviren: Şemsa GezginKitabı okudu
Çöküş
Yaşamınızın çöküşe yaklaştığını nasıl anlarsınız?
Sayfa 322Kitabı okudu
Reklam
... Hepimizin böyle çöküp gitmesi, dünyanın kurgusunun çöküş ve yitim üzerine kurulu olmasından. Bizim varlığımız o prensibin gölgesinden başka bir şey değil.
Sayfa 468 - OşimaKitabı okudu
Devletin, içine düştüğü yıkılış ve çöküş uçurumunun derinliğini ve dehşetini göremeyen zavallılar, doğal olarak ciddi ve gerçek çözüm yolunu görmemek için gözlerini yumarlar. Çünkü o ciddi ve gerçek çare, kendilerini daha çok korkutur. Akıl ve anlayışlarındaki sınırlılık, karakter ve ahlaklarındaki zayıflık ve yozlaşma gereği böyledirler.
Çöküş
1990’ların başında Türkiye, Avrupa Birliğine girecek propagandaları ile sömürü pazarı haline getirildi. Başbakan Tansu Çiller döneminde imzalanan Gümrük Birliği Antlaşması ile birlikte tıpkı Osmanlı Devletinin 1830’larda İngiltere ile imzaladığı Balta Limanı Antlaşması gibi ülkeyi açık pazar haline getirmişti. Dışarından gelen ürünlerden vergi alınmayınca ya da 10 birim alınırken 1 birime düşürülmesi ile birlikte Türkiye’nin İhracat ve İthalat dengesizliği cari açığa neden oldu. Dışarıdan vergi alınmadan ülke içine giren mallara karşı iç üretici bunlarla rekabet edemeyince kurumlar kapanmaya ve işsizlik artmaya başladı. Akabinde yaşanan süreçte büyük bir Ekonomik Kriz patlak verdi. Biz bundan ders aldık mı? Şayet alsaydık daha önce 1830’larda imzalanan Balta Limanı antlaşmasından ders alırdık….
Herşey bir çöküş ve yıkılış hali içindeydi. İmparatorlar ve ordular, müesseseler ve mevkiler, mal ve mülk, rüyalar ve fi­kirler, yıllardan beri koltuğu üzerinde, bazen sola, bazen sağa eğilmiş oturan, yarı ölüden farksız bir durumdaki bahtsız ve­zir, günün birinde nasıl olur da yuvarlanmazdı?
Sayfa 445Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.