Issız bir evde,
Korkudan ağlayabilseydim;
Gözlerimi çıkarabilsem de,
Yiyebilseydim;
Senin sesin için yapardım
Bunları,
Yaşlı portakal ağacı sesin;
Senin şiirin için yapardım
"Concha başını sallayarak "her yoksul adam sosyalista... a como no? Ama zengin olunca hepiniz pek çok kapitalista" diyerek bitiriverdi bütün tartışmaları.
Daha dün gece, onu beş dakika görebilmek için balta darbeleriyle kolumu kesip atabilirdim. İşte bu yüzden konuştum, benden daha güçlü bir şeydi. Şimdiyse onu görmek gelmiyordu içimden, ona söyleyecek sözüm yoktu artık. Onu kollarıma alıp sıkmak da istemiyordum. Bedenimden ürkmüştüm, çünkü kül rengine dönüşmüştü ve terliyordu. Onunkinden de korkmayacağımdan emin değildim. Concha ölümümü öğrenince ağlayacaktı. Aylarca içinden yaşamak isteği gelmeyecekti. Ama ölecek olan bendim. Tatlı güzel gözlerini düşündüm. Bana baktığı zaman ondan bana bir şeyler geçerdi. Bunun bittiğini düşündüm. Şu anda bana baksaydı bakışı gözlerinde kalır, bana kadar ulaşmazdı. Yalnızdım.