Ha-ha.
“Maliye, isyan ettirmeden milletleri soyma sanatından başka bir şey değildi.”
Sayfa 116Kitabı okudu
“İnsan bilimlerine hor bakmak, Hristiyanlığın belli başlı karakterlerinden biriydi.”
Reklam
417 syf.
9/10 puan verdi
«Ana hukukunun kadına muazzam bir toplumsal iktidar konumu sağladığı dönemleri ve halkları bir tarafa bırakırsak, kadın cinsinin durumu sürekli ezilenlerin, ikinci sınıf insanın, aşağı bir cinsin durumu idi. Erkeğin çıkarcılığı, daha güçlü olanın kanlı şiddeti, kadının ve toplumsal etkisinin gelişmesini demir zincirlere vurdu ve bu olgunun üstünü
Kadın - İkinci Cins 1
Kadın - İkinci Cins 1Simone de Beauvoir · Payel Yayınevi · 1993529 okunma
“Kadınla erkek arasında kayırdığı cins için bile pek zararlı bir hak eşitsizliği kuran peşin yargıların temelli yıkılıp gitmesi, insan zekâsının genel saadet uğrunda, en önemli ilerlemelerinden biridir.”
Sayfa 195Kitabı okudu
“… uygar milletlerde kötülükleri doğuran bilgi ışıklarının artması değil, gerilemesidir.”
“Her din sistemi, tabiata aykırı her türlü acayiplik, mutlaka tabiat kanunlarını bilmemekten ileri gelir.”
Sayfa 165Kitabı okudu
Reklam
Mukayese yapmayın...
"Kendi yaşayışını, başkalarıyla karşılaştırma Bak nasıl yaşarsın." #Condorcet
“… bazı insanların kendilerine daha az eşit insanlar bulunsun diye bir efendi kabul etmeleri doğal bir şey değildir.”
Sayfa 208Kitabı okudu
“… hakları elde etme, insanların siyasi topluluklar halinde birleşmesinin tek amacıdır, devleti idare sanatı da, bu hakları tam bir eşitlikle, çok geniş bir alanda tutup korumayı sağlama sanatı olmalıdır.”
Sayfa 131Kitabı okudu
“… adları sanları, ödevleri, iktidarları ne olursa olsun, devlet adamları, halkın, efendisi değil, memurlarıdır…”
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
“… kadınların çok saygı gördükleri, çok eşliliğin kaldırıldığı memleketlerde bile ne hak, ne adalet, ödevler ve ayrılma hakkı bakımından tam bir karşılığa, aldatmaya karşı verilen cezalar da tam bir eşitliğe kadar gitmiyordu.”
Güldüm..:d
“Onların gayesi, aydınlatmak değil, hüküm sürmek olduğu için, halka yalnız bütün bildiklerini bildirmemekle kalmıyorlar, ona göstermek istedikleri bilgileri de yanılmalarla bozuyorlardı. Onlar halka doğruluklarına inandıklarını değil, kendi işlerine yarayanı öğretiyorlardı. Kendilerinin insanlardan üstün, tanrısal bir karaktere bürünmüş, geri kalan insanlara yasak olan bilgileri doğrudan doğruya gökten alınmış görünmelerine yarayan doğaüstü, kutsal, göksel şeylerle karıştırmadan halka hiçbir şey göstermezlerdi.”
“Her insan, başkasının yanılmalarını ortadan kaldırmadan önce kendininkileri adamakıllı tanımak, gerçeğin keşfi uğrunda tabiatın çıkardığı güçlükleri bir yana atmadan önce, kendi zihnini bir dereceye kadar temizlemek ihtiyacında idi.”
Sayfa 123Kitabı okudu
Bu da tanıdık geliyor..:d
“… papazları kaba hareketlerle, kolayca inanıveren cahil halka boyun eğdiriyorlardı; kendi açgözlülüklerine, gururlarına göre oynamak için, dini sosyal hayatın bütün ilişkilerine karıştırıyorlardı…”
331 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.