ilk defa diğer okuduğum kitaplarına göre farklı bir hayat hikayesini ele almış . Babası tarafından dini eğitimden uzak , her istediği yapılan bir kız olarak yetişen Buse, Enes adındaki dinine bağlı genç bir hocaya aşık olur . Bu olaylar başörtü yasağının olduğu , dini faaliyetlerin yasaklandığı bir dönemde gerçekleştiği için Enes hocanın yaşadığı
Vah akılsızlar! Başımı, üstünde bir ayva gibi kıracağım taş mı yok, duvar mı yok? Deniz mi, dere mi, uçurum mu yok? Cam, kemik, odun mu yok? İmsanı ne öldürmez ki? Görüyorsun ya, insan ne çerden çöpten!
Merhaba arkadaşlar. Acı dolu, mide bulandırıcı, hassas kalpleri cehennemin bile cennet olduğuna ikna edecek yaşamlarla dolu bir eseri geride bıraktık. Jack London okuma serimizin de sonlarına yaklaşıyoruz. Yaşanmış hayata dair bir anı olarak nitelendirebileceğimiz bu eser aslında çok önemli noktalara parmak basıyor. Biz de bu noktaları elden
Hadley, lise aşkıyla birlikte yaşıyordur ve çocuğu da vardır. Eklemem de gerekir ki bu adam (adam demeye şahit ister) tam bir çöp ama geri dönüştürülemeyen çöplerden. Neyse işte bu çöpten bir çocuk yetmezmiş gibi tekrardan hamile kalıyor, ne kadar şerefsiz olursa olsun kız ayrılmıyor. Sonrasında Hadley, sevgisini çocuklarının babasını kuzeniyle yakalayınca terk ediyor. Başka yere taşınıyor ve orada da Elijah'la komşu oluyorlar, birbirlerinden ilk başta nefret etsede sonrasında işler değişiyor tabi.
Başkasını düşünmeyenler “Adam” değildir. Efendilik,çelebilik,insanlık ,başkasını düşünmekle başlar.Sırf kendisi için yaşayanlar dünyadan nasipsizdir,ne ottan farkları vardır ne de çöpten.Kızmaca yok.
Gaslighting.
Türkiye Cumhuriyeti 100'üncü kuruluş yıldönümünü kutlamaya hazırlanırken, dünyada yılın kelimesiydi.
ABD'nin en köklü sözlük yayıncısı Merriam-Webster tarafından belirlenmişti. Çünkü, dilbilim dünyasının en saygın adresi kabul edilen Merriam-Webster'ın internet sitesinde, dünya çapında en çok aranan, anlamı en çok merak
Cam,plastik,metal,kağıt için kavga edenler,bunlar için adam bıçaklayanlar,ekmeğini alın teri ile çöpten çıkaranlar,çöplükte yaşayıp oranın ezileni ve sömüreni olanlar ve şehrin en büyük geri dönüşüm çöp işletme fabrikasının sahibi olanlar,belediyenin çöp arabasının şoförü ve ailesi ...Bu insanların hayattaki yolu bir dağın efsanesinin eteklerinde birleşir .O dağsa çöp dağıdır.
Çöp toplayarak yaşayanlar yoksul değildirler yaşadıkları yoksulluktan daha fazlasıdır . Onlardan biri olan onurlu, tertemiz bir aile bir gün çöpte bir şey bulur ve o günden sonra hayatları iyi ve kötü şeylerle asla eskisi gibi olmaz .
Trajik gelişmelerle varlıklı bir ailenin sırlarının ailenin iş adamı olan oğlu Levent tarafından öğrenilmesiyle, Levent’in eşinin sınıf farkına karşı tutumlarıyla ve yoksul bir mahallede İngilizce öğretmeni olmayı tercih etmesiyle çöpten ekmeğini kazananların yolları kesişir.
Bu roman küf,dışkı,pas,ekşi ve ağır bir kokuya sahipken bir ailenin huzuru,mutluluğu ve onuru ve bu ailenin etrafındaki iyi insanlar tüm bu pis kokuları bastırır.Ya kötüler?Tüm bu kokulardan daha ağır kokarlar...
Çöpten dağ,mucizeler yaratır hikayeler doğurur,trajik yaşanmışlıklara neden olur ve tüm yaşananlar efsane doğurur..
Görünmeyen hatta görülmek istenmeyen kişileri,hayatları anlatan roman içindeki karakterleriyle,yaşananlarla beni hayli etkiledi.
ÇöpGönül Çatalcalı · Tekin Yayınevi · 20229 okunma
Vakti zamanında bir adam, bir başka binayla paylaştığı bahçesi olan bir evde yaşar. Bahçeler ortak, binalar ayrı.Adam evinde işiyle o kadar meşgul ki, bir kez bile bahçeye dönüp bakmamış, bahçe çer çöpten, ölmüş bitkilerden, tenekeden geçilmiyor.Bir gün yan binaya bir kadın taşınıyor, kadının evdeki ve kendi işleri bitince bahçe dikkatini çekiyor,