Ben Selahattin Demirtaş olarak çok açık net söylüyorum, kişisel olarak hiç kimseye ne kinliyim ne öfkeliyim ne intikam duygularıyla doluyum. Bir hal-kın temsilcisi olarak tıpkı diğer arkadaşlarım gibi çözüm adına bu bedeli öde-dim. Kişisel intikamla hareket ederek ne halkımın kaderiyle oynarım ne siyasi geleceğiyle oynarım. Bunlar doğru değildir. Öyle yapmadık, yapmayacağız da. Çözüm adına kim, nerede katkı sunarsa biz ödediğimiz bedelinin biriktir-diği tüm enerjiyi onun arkasına yığarız. Bu seçim arifesinde de kimse bu tar-tışmaları birkaç belediye tartışmasına, pazarlığına indirmemeli. Hiçbir şekilde biz bu bedelleri birkaç belediye koltuğu için ödemedik. Bu mücadeleyi de bu-nun için yürütmüyoruz. Bunu herkes bilmeli, bütün siyasi partiler bilmeli. Çı-kacaksa buradan bir sonuç, onurlu bir barış çıkmalı. Umut ediyorum buna ve-sile olur.
216 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Spoiler içerebilir.
Paulo Coelho, Veronika Ölmek İstiyor’da, varoluşumuzun her dakikasında yaşam ile ölüm arasında bir seçim yapıyormuş gibi hissetmemizi istiyor. Toplumun alışılmış kalıplarının dışına çıkanları, farklı düşünceleri yüzünden önyargıları göğüslemek zorunda kalanları ve tüm olumsuzluklara rağmen hayatın sonsuz değerini anlatıyor. Veronika görünüşte her istediğine sahip, renkli bir yaşam süren, genç ve güzel bir kadındır. Buna karşın bir şeylerin eksik olduğu hissiyle mutsuz bir hayat sürer. Başarısız bir intihar girişiminin ardından kendini bir akıl hastanesinde bulur. Üstelik çok kısa bir ömrü kaldığını öğrenir. Veronika hastanedeyken az ömrünün kaldığını öncelikle inkar eder. Bir süre inat eder ama inat etmenin bir çözüm olmadığını anladığı zaman yarın ölecekmiş gibi yaşamaya başlar. Ve bu şekilde yaşamak Veronika'nın kendisini bulmasını, ve hayata yeniden tutunmasını sağlar. Her ne kadar kitabın ana karakteri Veronika olsada; akıl hastanesinde yatmakta olan diğer hastalarında dikkat çekici hayat hikaylerine ve Veronika'nın bu kişilerle olan etkileşimine tanıklık etmiş oluyoruz. "İnsanlar ancak koşullar buna elverdiğinde delirme lüksüne sahiptirler." Keyifli okumalar.
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 202084,5bin okunma
Reklam
Düşünebilmek
Bize herhangi bir soru sorulduğunda(nasılsın gibi çok basit bir soru da olsa, çok zor bir trigonometri sorusu da olsa) bu soruyu cevaplamak için tam olarak ne yapıyoruz? Ben, bende dahil olmak uzere hiç bir insanın herhangi bir soruyu cevaplandirirken düşünebildiğimizi/ düşündüğümüzü düşünmüyorum. Düşünmemiz gereken durumlarda herhangi bir eylem
Sorguladığım bu. Şimdiye dek insanlar doğanın karşısına bir sahte-doğa, yani insan kurumlarını çıkardılar meşeye ya da kayına bakar gibi bakıyorlar aileye. Sonra bu sahte-doğaların insan özgürlüğünün ya da insanın zorunsuz seçiminin sonucu olduğunda anlaştılar. Bunun sonucunda da doğanın karşısındaki yeni kategoriye, kültüre çok büyük önem verir oldular. Bu soruları inceleyen Lévi-Strauss nerede doğanın nerede kültürün olduğunun bilinmediği sonucuna varıyor, çünkü sadece ad sistemleri evreninde değil biçimler evreninde de tam tamına seçim sorunlarıyla karşılaşıyoruz. Ad sistemi simgeciliğinden her türlü biçimin simgeciliğine, konuşan doğadır. Sağa ya da sola kıvrılarak, sağ elli ya da solak olarak konuşur doğa. Onun tarzı aileler ya da arabesk desenler gibi birtakım zorunsuz seçimler yapmaktır. Nitekim şu anda kendimi sular arasındaki bir ayrım çizgisinde buluyorum, suların nasıl ayrıldığını anlayamıyorum. Bu sıkıntımı paylaşmak istedim. Çözüm getirmiyor, bir zorluğa işaret ediyorum
Sayfa 247 - MetisKitabı okuyor
Evlenmek, hayat okyanusuna açılmak manasına gelir. Okyanusun ortasında, "vazgeçiyorum" denilmez. Evlenmeye niyetlenen kişi okyanusa açıldığını, okyanusun ortasında geminin terk edilmeyeceğini bilmelidir. Kusurlar evlilik öncesinde görülmeli, evlilikte değil. Bunun için adaylar evlilik öncesinde gözlerini dört açarken, evlilikten sonra yarım açmalı. Evlilik öncesinin heyecanıyla gözler yarım açılır ve kusur görülmezse yanlış seçim yapılır. Evlilik durumunda ise gözler dört açılıp kusur aranırsa yine yanlış yapılmış olur. Evliliğin gerçekleşmesinden sonra gözler yarım açılmalı ki, kusurlar az görülebilsin; kusur odaklı değil, çözüm odaklı olunabilsin.
Sayfa 122Kitabı okudu
"Belki de seçimi tanrıya güven duymaktır !" dedi. " Bu insana göre bir seçim değildir. Bu insanca bir çözüm değil, kendi dışındaki bir yanılsamaya tutunmaktır. Böyle bir seçim, başka bir şeyi, doğaüstü bir şeyi seçmek, insanı daima güçsüz kılar. Daima onu olduğundan daha fazla küçültür."
Reklam
508 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.